Muhteşem Yılbaşı Sofraları-Sinem Yıldırım
İstanbul cemiyet hayatının önemli ve sevilen isimlerinden Sinem Yıldırım bizlere yılbaşı sofrasını anlattı, birbirinden güzel ve özel markaları bünyesinde barındıran Luxuria‘da, kristaller ve gümüşler kullanarak muhteşem bir yılbaşı sofrası hazırladı…
Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?
Aslında gerçekte zaman diye bir şey yok. Zaman insanın evrimi için yaratılmış bir takvim sistemi. Ama psikolojik olarak yeni bir başlangıç, yeni bir defter sayfası, yeni bir oluşum, yapamadığımız şeyleri yapmak, yapamamamız gereken şeyler yapmamak, yeni bir imkan gibi geliyor bana yeni yıl. Yeni bir başlangıç, yeni bir milat. Yeni yıl kendi tekamül sürecimdeki yeni bir adımdır bence.
Yeni yıl için özel geleneklerimiz var mı?
Ben doğduğumdan beri evimde Çam Ağacı süslenirdi. Annem çok özen gösterirdi. Çam Ağacı, altına hediyelerin koyulduğu, evin içinde ışıl ışıl yanan, süslemenin de hazırlamanın da belli bir ritüel içerdiği obje bizim için. Ben ve çocuklarım da bu güne kadar yılbaşı ağacı olmayan bir yılbaşı geçirmedik. Her sene süslüyorum altına hediyeler koyuyorum. Bu düz ve sakin yaşamda hediyeleri açmak olsun, Çam Ağacı süslemek olsun bir heyecan katmış oluyoruz.
Unutamadığınız çok özel bir yılbaşı anınız var mı?
Küçük kızıma hamile olduğum yılbaşı gecesi çok özeldi. Hera 11 Ocak doğumlu. Hera ile 31 Aralık ve 1 Ocak’ı hamile olarak geçirmiştim ve yılbaşı için özel bir elbise arıyordum. Düşünsenize yılbaşından on bir gün sora doğum yapacaksınız kocamansınız ve hiçbir şeye sığmıyorsunuz. Sonra buldum tabi. Küçük kızımın içimde olduğu son günlerdi onlar. İnanılmaz mutlu ve huzurluydum. Bu yüzden doğum yaptığım yılı hiç unutamıyorum.
Yılbaşı sofrasında olmazsa olmaz dediğiniz bir şey var mı?
Olmazsa olmaz benim için hiçbir zaman uygun bir tanımlama değildir. Genelde çocuklarıma yönelik bir sofra hazırlıyorum. Yemeğin arkasından her daim çıkarabileceğim çikolatalı bir tatlı olsun isterim. Bir de masamda mum olması benim için çok önemli. Mum yanmayan masada hiç oturmadım diyebilirim. Ve masamda küçük, minik, peçetelerin altında saklanmış çocuklara eğlence olarak hazırlanmış hediyeler olur. Ama yemek ve menü anlamında hafif besinler olur. Yılbaşında insanların neden bu kadar çok yemek yeme ihtiyacı hissettiklerini anlayamıyorum.
2012’ye nerede ve nasıl girmeyi planlıyorsunuz?
Şuan hiçbir planım yok. Çok yoğun işlerim ve seyahatlerim var. Türkiye’de olacak mıyım? onu bile bilmiyorum. Ama Türkiye’de olursam muhakkak çocuklarımla belli bir saate kadar belirli bir program yapıp sonrasında farklı bir şey yapabilirim. Geçmişte en güzel programlarımdan biri İstanbul dışında ormanlık bir yerde arkadaşlarımla vakit geçirmiştim. Herkes çoluk çocuk gelmişti. Birlikte oranın salonunda yemek yedik. Sonra herkes odalarında vakit geçirmişti. Yani uzatılmış bir hafta sonu tatili gibiydi. İstanbul dışında ormanlık bir bölgede sevdiklerimle, çocuklarımla vakit geçirmeyi daha çok seviyorum. Yılbaşında İstanbul’da olmayı pek sevmiyorum.
2012 için beklentileriniz nelerdir?
2012 dünyaca beklendiği üzere bir eşik atlama ve geçiş yılı olacak bence. 2012’nin herkesin kendi bilincinde bir sıçrama yapması veya yapmaması durumunda geri bırakılması gibi bir misyonu var bence. Bu evrensel olarak böyle. Tabi ki bilinçlerde oluşacak olan bu sıçramayla ümit ediyorum ki karşısındakini kendinden ayırmadığı, tüm insanların ve yaratılmış tüm varlıkların bir olduğu bilincinin yerleştiği farklı bir çağa geçiş olacaktır. Umarım tüm dünyada insanlar için o geçiş yapılacak ve insanlar koşulsuz bir olup, sevgiyle birbirlerini seveceklerdir.
Peki, masanınız ismi ve konsepti nedir?
Masamın ismi Nar-ı Aşk, mor ve gümüş rengini çok severimi. Kristaller ve gümüşler, hepsi bana bir kitapta okuduğum bir bölümü hatırlatır.
[nggallery id=754]