© Copyright 2018 Mag Medya
blank
Başa Dön

Yeni Sezonda Yeni Projeler

Yeni Sezonda Yeni Projeler

“Kızılcık Şerbeti” dizisinden sonra şimdi “Bir Sevdadır”da yer alan Alara Bozbey; oyunculuğa adım atışını, tiyatro sahnesine ilk çıkışını, çocukluğunu ve sosyal sorumluluk projelerine verdiği destekleri MAG Okurlarıyla paylaşıyor.

 

 

Kızılcık Şerbeti’nden sonra yeni bir projede yer alıyorsunuz. “Bir Sevdadır” dizisindeki Nehir’i sizden dinleyebilir miyiz?

Nehir, sıcakkanlı olduğu kadar ağırbaşlı, asil bir kadın. Sevdiği insanların yanında naif, içten bir kadınken yerine göre net ve kararlı bir yüzü de ortaya çıkabilir. İletişim becerisi ve güzel konuşmasıyla karşısındakini hızlıca etkileyebilir. Yurt dışında okumuş, mezun olduktan sonra da kariyerine Barselona’da devam etmiştir. Genç yaşta iyi bir yönetici olmayı başarmıştır. Plancı bir kadın olduğu için stratejilerini iyi belirler. Bir ortama girmeden önce her şeyi araştırır ve mutlaka ezberler. İçgüdülerine güvenir ve ters giden bir şey olursa bunu çabucak sezer. Bu yönünü kendime benzetiyorum. Babası Boğaziçi Futbol Kulübünün sahibidir ve kızına da güveni tamdır. Nehir, yönetim kurulunun başında. Onun en büyük becerileri iletişim ve insan yönetmek. Baskın karakterinden dolayı inatçı bir kadın ve hedefine ulaşana kadar çaba sarf etmekten çekinmez. Küçük yaşta annesini kaybettiği için sevgiye doyumsuzdur. Aslında naif ve kırılgan bir yapıya sahiptir; fakat bunu mahir bir şekilde herkesten saklar…

 

Ufukta yeni projeleriniz var mı?

Yeni sezonda çekilecek çok güzel diziler var, hem dijitale hem TV’ye. Heyecan duyduğum hikâyeler var, heyecanımızı ayakta tutacak projelerle yeni sezona güzel bir giriş yapacağız umarım.

 

Bir tiyatro oyuncusu olarak sahneye çıktığınız ilk anı hatırlıyor musunuz? Neler hissetmiştiniz?

Ahhhh! O an yaşadıklarımı ömür boyu unutamayacağım kesin. Çok panikledim, kuş gibi titredim. Heyecandan başım dönüyor, midem bulanıyor, dizlerim birbirine çarpıyordu. Bütün metni unuttuğumu düşündüm ve çocukken hayal ettiğim anı yaşamak için dakikalar sayıyordum. Hayal ettiğim şey artık önümdeydi fakat yaşayacağım anı hiç hayal etmediğim için çok heyecanlandım. Çok güzeldi! Herkesin, hayalini kurduğu şeyi yaşamasını diliyorum. Muazzam bir duygu.

 

En başa dönersek, oyunculuğa nasıl karar vermiştiniz?

Oyunculuk yapmak hep içimden gelen bir şeydi. İlginç bir karakter gördüğümde direkt onu taklit ediyor, herkesi eğlendiriyordum çocukken. Sonrasında bu yolculuğa başladım; eğitim, dizi derken tüm zorluklarına rağmen hiç vazgeçmedim bu aşktan.

 

Hazır başa dönmüşken biraz da çocukluğunuzu anlatır mısınız? Nasıl bir çocuktunuz, idealleriniz nelerdi, şimdi o ideallerin neresindesiniz?

Ben çok meraklı ve yeni bilgiye çok açık bir çocuktum. Hatta okuma yazmayı sürekli “Burada ne yazıyor?” diye sormaktan sıkıldığım için beş yaşımda kendim öğrendim. Eğer bir şeyi merak ettiysem en ufak detayına kadar öğrenmek için uğraşırdım. Hâlâ da öyleyim diyebilirim aslında, yeni bilgi beni çok heyecanlandırır. Bayılırım yeni bir hikâye dinlemeye, hiç bilmediğim bir şey ile alakalı bilgili birinden bilgi edinmeye; yeni bir kültür, yeni bir şehir, yeni bir mutfak görmeye, tanımaya.

 

Sosyal medya hesaplarınızdan da görüldüğü üzere pek çok konuda oldukça duyarlı birisiniz. Sosyal sorumluluk projeleri konusunda ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? Sizce bunun önemi nedir?

Ben şöyle düşünüyorum; eğer bir konuyla alakalı sesimizi duyurup insanların bilinçlenmesi gereken yerde öncülük edebiliyorsak, bunu sonuna kadar yapmalıyız. Benim hassas noktam çocuklar ve hayvanlar; UCİM’i destekliyorum, çünkü çok zor bir konu ile mücadele ediyorlar. Burada çok önemli bir şey var ki o da, zarar görmüş çocukların daha iyi olmaları için psikolojik destek vermeleri ve onları topluma kazandırmak için çalışmaları. Kahraman çocuklar onlar… Onlar adına seslerini çıkarmaları ve zarar verenlerin cezalarını almaları için sonuna kadar hak aramalarını çok önemsiyorum. Onun için payıma düşen ne varsa yapmaya gayret ediyorum.

 

Çok güzel bir fiziğiniz var. Spor ve sağlıklı beslenme konularında nasıl hareket ediyorsunuz?

Çok teşekkür ederim. Ben ağır spor yapmayı sevmedim hiç bir zaman. Fitness hiç bana uygun değil, koşmayı zararlı buluyorum mesela. Evet, kendime bakmayı çok seviyorum, ama şöyle bir şansım var; sevdiğim besinler çok sağlıklı olduğu için bir şekilde kilom aynı yerlerde kalıyor. Su içmek çok önemli, su içmeyi de çok seviyorum. Sebze ve balık ağırlıklı besleniyorum. Denizden ne çıksa yerim diyebilirim. Bir de sahilde yürüyüş yapmak beni çok motive ettiği için yine o da -bir zorunluluk gibi değil- keyfi yaptığım şey, fiziğimi korumama yardımcı oluyor.

 

Moda ile aranız nasıl?

Moda sektörü çok renkli ve kadınların takip etmekten çok keyif aldığı bir alan. Ben de takip ediyorum tabii. Elegan kadınları çok beğenirim, mesela Victoria Beckham’ın tarzı…

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.