© Copyright 2018 Mag Medya
blank
Başa Dön

Güneşin Yıkıcı Etkilerinden Korunun

Güneşin Yıkıcı Etkilerinden Korunun

Düzenli güneş koruyucu kullanılsa bile güneşin yüksek ısı ve ışık etkisi yüzünden cildin sağlıksız yaş alabileceğini belirten Uzman Estetisyen ve Cilt Koçu Filiz Karslıoğlu, cildin sağlıklı ve ışıltılı haline kavuşması için, kendi ismiyle kurduğu Cilt Atölyesi’nde uygulanan işlemleri genel hatlarıyla MAG Okurlarına aktarıyor.

 

Kış size, yaz boyunca ne yaptığınızı sorar, demiş bir Rumen atasözü… Yaz bu kadar önemlidir bizim için. Güneş ve deniz bir araya geldiğinde koca bir yılın yorgunluğunu sanki bedenimizden, ruhumuzdan alır götürür. Yaz bizi yeniler, ruhumuzu şifalandırır; ancak, bize bu kadar iyi gelen yaz ayları, güneşin yoğun etkisiyle cildimiz için bu kadar faydalı değildir.

Yapılan birçok klinik çalışma göstermiştir ki, en büyük organımız olan derimiz en çok yazın yaş almakta ve yıpranmaktadır. Güneşin UVA-UVB ışınlarının yoğun yıkıcı etkisi deri kalitemizi etkilemekte ve cildimizin savunma sisteminde hasar oluşturmaktadır.Güneşlendiğimizde ortaya çıkan bronzlaşmanın sebebi de; derimizin savunma sisteminin verdiği bir tepkimedir.

Tüm yaz aylarını düzenli güneş koruyucu kullanarak geçirsek de, güneşin yüksek ısı ve ışık etkisi yüzünden cildimiz kurumaya, sağlıksız yaş almaya başlar.

Peki, yazın bu yıkıcı etkisini ortadan kaldırmak için neler yapılabilir? En önemli yol arkadaşımız; alacağımız profesyonel bakım destekleridir. Cilt tipimize uygun medikal ve yoğun nem bakımlarıyla cilt hasarı minimize edilebilir. Neme doyan cildimiz lekesini baskılar, çizgilerini yumuşatır ve yağlanma, aknelenme problemini  kontrol altına alır.

Güneş koruyucu ve bronzlaştırıcı yağların yoğun kullanımı sonucu genişleyen gözeneklerimizi, artan siyah noktalarımızı ve beyaz butonlarımızı medikal ve vakumlu temizlik işlemleriyle cildimizden uzaklaştırabiliriz. Unutulmamalıdır ki, genişleyen gözenek bir anti-aging problemidir ve yüzümüzün sarkarak deforme olmasını tetikler.

Son dönemlerin en kabul görmüş saf oksijen ve anyon bakımı çok iyi bir alternatiftir. Güneş ışınlarından hasar almış cildimiz; havadan gelen vitamin olarak bilinen “anyon” ile serbest radikal hasarlarını azaltırken, saf oksijen ile de kolajen üretimini hızlandırır, cildi nemlendirir ve pH’ını yeniden dengeler. Böylece hücre yenilenme sürecimiz normale döner, nem rezervlerimiz maksimum seviyeye ulaşır. Cilt tonumuz gözlemlenebilir şekilde eşitlenir.

Yeni nesil radyo frekans uygulamaları ile deri altına, gerekli tüm vitamin ve mineraller iğnesiz şekilde gönderilir. İşlem sırasında oluşan elektriksel alan sayesinde, cilt üzerinde mikro kanallar oluşturulur ve bu kanallardan cildin ihtiyacına uygun serumlar ağrısız ve acısız şekilde hasar görmüş ve nem kaybı yaşayan hücrelerin bulunduğu alt tabakaya nüfuz ettirilir. Böylece cildin her bölgesi eşit şekilde vitamin ve minerallere doymuş olur.

Uzmanınızın desteğiyle, cilt tipi ve kaygılarınıza uygun şekilde oluşturulan dermokozmetik ürün reçetesi ile cildinize son dokunuş yapılır. Size özel çıkarılan kullanım şekilleri ve düzenli kullanım sonucu cildimiz sağlıklı ve ışıltılı haline hızlıca döner.

Tüm bu profesyonel destek ve dokunuşlar sonucunda; cildimiz sağlıkla yaş almaya kaldığı yerden devam edecektir. Size de yazın güzel anılarının, yüzünüzde bıraktığı gülümsemenin keyfini çıkarmak kalacaktır.

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.