Sevgilinizle Birlikte Aşk Kokan Şehirlere
Seven ve sevilen herkesi bir Sevgililer Günü heyecanı kapladı. Kimileri güzel bir tatilin, kimleri özel bir hediyenin, kimileri sürpriz anların peşinde… Sevgilinize sunduğunuz armağanın gerçek ifadesi ona gösterdiğiniz değer değil; nelerden daha kıymetli olduğudur. Ona hazırladığınız sürpriz daha neler yapabileceğinizi gösterir. Belki değerli bir yüzük vermek, belki de dünyanın en güzel köşesine götürmektir aklınızda olan… Ancak bu Sevgililer Günü’nde, ne yaparsanız yapın aklında unutulmaz anılar bırakın…
Paris’te Aşk Başkadır
Yüzyıllardan beri tarihte aşkı, romantizmi, gizemi ve mutluluğu sembolize eden Paris, insanın içine dolan sarayları, kafeleri, sanatçıları, uzun caddeleri, ışıltılı mağazaları ile içine düştüğünüz anda sizi sarıp sarmalar… Gizli zevkleri ve parfüm kokulu sokaklarının ince kıvrımlarıyla, bildiğimiz şehirlerin hepsinden farklı.. İnsanın kendini unutmaya, belki de kendini bulmaya başladığı bir şehir…
Paris dünyanın 24 saat yaşayan şehirlerinden birisi. Büyüsü hiç kaybolmayan, kokusu hiç bitmeyen bir kent Paris… Kadınları gibi zarif, şarapları gibi lezzetli, modası hiç geçmeyen tarihi binaları ama hep moda olacak dünyanın markaları ile başlayıp tarifi hiç bitmeyecek bir aşk şehri.
Bitmeyen Enerji ve Barselona!
Gaudi’nin insanın kafasını karıştıran sanat anlayışını, Miro’nun bizleri resmedişindeki etkileyici canlılıktaki renkleri, Las Ramblas, arenalar, stadyumlar, yüzyılların eskitemediği dar sokaklardan ulaşılan geniş bulvarlar, akşam üstü “Tapas” keyfi, gece, müzik ve dans…
Barselona kendine özgü bir tarzı olan, dinamik bir şehir… Franco döneminin bitmesinin ardından Barselona, enerji patlaması yaşamakta ve ilginç galeriler, şık butikler, farklı gece kulüpleri ve dinamik atmosferi ile de her geçen gün yenilik arayan misafirlerini ağırlamaktadır.
Masal Şehri Prag
Vltava Nehri’nin kıyısında kurulu bir masal şehri Prag… Yüzlerce kulesi, tarihi anıtları, resim gibi eski sokakları, romantik köşeleri, çatıları, kaldırımları ve sokak lambaları ile insanı romantizmin zirvelerine taşıyan bir şiir… Tarihi mimari düşkünlerinin nefeslerini kesen, eşsiz, altın bir şehir Prag…
Art Nouveau, Barok ve Rönesans tarzı mimarinin en iyi örnekleri, süslü sokakları ile gerçeküstü bir masal diyarı… Kafka’ya ilham veren bu şehirde gezerken, cezbedici kafelerden birinde alacağınız bir kadeh Çek Birası, Dvorjak ezgilerinin yankılandığı müze ve saraylarında yapacağınız özel ziyaretler ile masal kentin keyfini çıkarın.
Ebedi Kent Roma
İnsanoğlunun tarihi yazdığı demokrasi şehri. İyi ve kötü, aşk ve zulüm hepsi bir arada. Burası tarihi Julius Caesar’ın güçlü kenti, trajediler merkezi, romantizmin beşiği, destansı Roma… Dünyanın kültür merkezlerinin başını çeken Roma, tarihine saygı duyarak gelmiş ve eski mimarisini koruyarak aynen devam ettirmiş. Şehirdeki Barok yapılar, görsel şölen sunarken sizi romantizm eşiğinde tarihe boğuyor, hayal kurduruyor, aşıklar şehrinde adeta aşık olmaya zorluyor.
İki milenyum boyunca ziyaret edenleri büyüleyen Roma, hala dünyanın en romantik ve aynı zamanda en zinde seyahat rotalarının başında geliyor. Roma’ya hem sanat: Michelangelo, Raphael, Caravaggio, Bernini ve Borromini; hem yaşama sanatı: yemek, şarap, gelato, pizza, spagetti, espresso, tiramisu; hem de moda: Prada, Gucci, Armani, Cavalli, Valentino ve daha niceleri için mutlaka gitmelisiniz. Gittikten sonra ise eğer hala okumayanlardansanız Dan Brown’ın en çok satanlar arasında yer almış kitabı Melekler ve Şeytanlar’ı okuyun ve şehre hayallerinizle tekrardan bir göz atın.
Barok Zerafeti ile Viyana
Avrupa’nın en güzel barok başkentleri arasında ilk sırada yerini alan romantik şehir Viyana; sanatın, müziğin, vals’in, yüksek kültürün ve baştan çıkarıcı tatların şehri olarak bilinir. Geleneksel yapısıyla çelişkili olarak modernizmin doğduğu yer olarak kabul edilen Viyana vaktiyle birçok müzisyene, yazara, sanatçıya ve entelektüel kesime ev sahipliği yapmıştır. Klimt, Schiele, Loos ve Freud olmasaydı günümüzde müzik, mimarlık ve edebiyat şüphesiz çok farklı ele alınacaktı.
Mimarisi, tarihi, valsleri ile göz kamaştıran, içinde ünlü bestecileri, yazarları, filozofları barındırmış ve çeşitli imparatorlukların, ulusların gelip geçtiği bir kent Viyana… Tarihe ismini yazdırmış üç büyük simgesi var Viyana’nın.“Sisi” adıyla ünlü kraliçe Elizabeth, eşi Franz Joseph ve ünlü besteci Mozart. Bu ünlü üçlüyü, sokaklarda dolaşırken, ufak bir kitapçı dükkanında ya da afişlerde görmeniz mümkün. Sisi, başlı başına bir marka olmuş durumda. O zamanlar saçına taktığı minik yıldızlar herkesin gözdesi. Tabi Mozart’ın o enfes çikolatalarını, çikolata severler için hatırlatmak gerek…
Kısacası bu şehirler, her sokağında ayrı bir heyecanın ve lezzetin saklı olduğu, romantizmin ve keyfinin dorukta yaşandığı dünyanın aşk kokan şehirleri… Romantik bir kaçamağınsa bence tam zamanı.
[nggallery id=1004]