Frea Naturalz Gıda Sektöründe Z Kuşağı Trendleri

Z Kuşağı ve gıdalar arasındaki ilişkileri inceleyerek sektörü nelerin beklediğini tahmin etmenin mümkün olduğunu belirten Frea Naturalz kurucusu Dr. Naz Demirkılıç; bu jenerasyonun davranışlarını ele alıyor…

Geçmişe, bugüne ve geleceğe yön veren jenerasyon, 1997-2012 tarihleri arası doğumlular ya da bir diğer ifade ile Z Kuşağı… 2020 yılı itibarı ile dünya nüfusunun %32’sini oluşturan bu grup global tüketicilerin %40’ını oluşturmakla birlikte piyasadaki en güçlü gruplardan biri haline gelmiş durumda. Davranışları ile markaları, sektörleri ve diğer tüm kuşakları etkileyen Z Kuşağı’nı yakından takip etmek iş dünyasının olmazı. Hal böyle olunca Z Kuşağı tüm şirketler için stratejik hedef kitlelerin en üst sıralarında yer alıyor.

Z Kuşağı ile gıdalar arasındaki ilişkiyi inceleyerek sektörün nasıl şekilleneceği ve gelecekte bizleri ne tür gıdaların beklediğini tahmin etmek mümkün. Yeme içmeyi, kendini ifade etme şekli olarak nitelendiren bu jenerasyon; satın aldıkları, tükettikleri veya çevrimiçi ortamlarda paylaştıkları gıdalar ile oldukça yakın ilişki içindeler. Bu bağlamda gıdaların sadece lezzetli veya sağlıklı olması onlar için yeterli değil. Marka ve ürün ile bağ kurabilmeleri için benzer bir çevresel duruşu, politik görüşü hatta kültürel kimliğini yansıtıyor olmalarına özen gösteriyorlar. Bunu başarıp sahip oldukları yaşam deneyimlerini, geçmişlerini ve benliklerini aktarmalarına yardımcı olacak gıda ürünleri ise Z Kuşağı’nın alışveriş listesinin en tepesinde yer alıyor. Diğer kuşakların aksine küresel bir dünyaya doğan bu kuşak, bir parmak hareketi ile dünyanın farklı bölgelerindeki mutfaklara kolaylıkla erişim sağlayabiliyor. Bu da onları keşfetmeye ve yeni lezzet arayışları içerisine girmeye yönlendiriyor. Global ve bütünsel bir dünyaya doğmuş olmanın sonucu olarak damak tatları bir hayli gelişmiş ve enternasyonal olan bu tüketici grubunun dikkatini farklı kültürler ve çeşitli mutfaklardan özgün tatlar barındıran markalar çekiyor.. Örneğin; deneyim olarak nitelendirdikleri lezzet serüvenlerini bir üst seviyeye taşıyacak baharatlara ilgi duyuyorlar.

Yakın geçmişte geride bıraktığımız pandemi süreci ile birlikte mutfağa yönelen ve yemek pişirme sevgisini keşfeden bu nesil için “ev yapımı” terimi hazır malzemeleri karıştırmaktansa kaliteli ham maddelere ulaşarak sıfırdan pişirmek anlamına geliyor. Bu grupta yer alan yeni nesil aşçılar, farklı kültürlere ait yemekler ile ilgili keşif yaparken işlerini kolaylaştıracak, zaman kazanmalarını sağlayacak ve kısa yol oluşturacak çözümlere açıklar. Dolayısıyla doğal içerikli soslar, salçalar, baharat karışımları en çok ilgi duydukları ürün grupları arasında yer alıyor.

Z Kuşağı; çocuklarını “doğal” yiyeceklerle büyütmeye gayret gösteren X ve Y ebeveynlerinin eseri. Dolayısıyla bu kuşak gıda tüketimini bütünsel olarak ele alıyor. Onlar için “taze”, “organik” veya “sürdürülebilir” ifadeleri  kadar tükettikleri her gıdanın güvenli, dürüst ve şeffaf bilgiler sunuyor olması da önemli.

Z Kuşağı; öğün yerine geçebilecek temiz içerikli, sağlıklı ve lezzetli atıştırmalıklar ile beslenmek istiyor. 2019 yılında yapılan bir araştırma bu jenerasyonun, sağlıklı ve lezzetli bir atıştırmalığı; kahvaltı, öğle veya akşam öğününe alternatif olarak nitelendirdiğini belirtiyor.

Z Kuşağı, dünyanın ve çevrenin ne denli hassas olduğu bilinciyle büyüyor. Tercih ettikleri markaların geri dönüşümlü veya çevre dostu ambalajlarla sunuluyor olmasına özen gösteriyor. Bu nedenle, Z Kuşağı’nı hedefleyen şirketler çevre atıklarını azaltmak adına geri dönüşümlü ambalajlar ve yenilebilir pipetler gibi alternatiflere yöneliyor.

Z Kuşağı tüketicileri gıdanın geleceğinin, plastik ve ete olan bağımlılığımızı azaltmak anlamına geldiğini ifade ediyor. Bu nedenle gıda dönüştürme verimliliğine sahip, daha düşük sera gazı emisyonları üreten, çevre, gıda, beslenme güvenliğine ve daha sağlıklı bir yaşam tarzına olumlu katkı sağlayan bitki veya biyo-bazlı alternatif protein seçeneklerini tüketmeyi tercih ediyor.

Tüm bu noktalardan hareketle gıda israfını önleme, sürdürülebilir beslenme ve sağlıklı gıda temalarının gün geçtikçe önem kazandığı günümüz dünyasında Z Kuşağı’nın bizleri daha iyi bir geleceğe yönlendirecek olduğu aşikar. Değişen iklim koşulları ve artan dünya nüfusu  ile birlikte gıdaya erişimin gün geçtikçe daha zor hale geleceğini biliyoruz. Öte yandan Z Kuşağı’nın pazardaki etki gücünü göz önünde bulundurduğumuzda geleceğe umutla bakmak için hâlâ sebep var!