Bahçeköy Orman Okulları Orman Okulu ile Yaratıcı Çocuklar

Bahçeköy Orman Okulları kurucusu Filiz Karaman Hökelek, orman okulunun çocuklara kattıklarından da bahsederek eğitim felsefesi hakkında bilgi veriyor ve oryantasyon sürecini

MAG Okurlarıyla paylaşıyor.

 

Eğitim ve çalışmalarınıza değinerek kendinizi tanıtabilir misiniz?

2000 yılında Antalya’ya tatile gidip bu şehre âşık olan ve bu aşkın peşinden de Antalya’ya yerleşen bir ailenin tek çocuğuyum. Bizde aileden gelir girişimci duygusu. Zaman alması önemli değildir. Sürecin tadını çıkarıp sonuç almak çok keyif verir.

 

2009 yılında Girne Amerikan Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun olduktan sonra on iki yıl, Türkiye’nin önde gelen iki eğitim kurumunda öğretmenlik yaptım. Bu süreçte Çağ Üniversitesinde yüksek lisansımı bitirdim ve alternatif eğitim felsefeleriyle ilgili eğitimler aldım. 2021 yılında hayatımdaki en büyük idealim olan, kendi okulum Bahçeköy Orman Okullarını açtım. Tutku ve özverili çalışmanın, bir ideali gerçekleştirmedeki en önemli iki unsur olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden Bahçeköy Orman Okulları tutku ve özveri ile doğan bir Antalya markası örneğidir. En önemlisi; sıfırdan doğan, bir kadın girişimci markasıdır.

 

Orman okulu nedir? Bu yaklaşım hakkında biraz bilgi verir misiniz?

Orman okulu, düzenli oturumlarla bütünsel büyüme fırsatları sunan, çocuk merkezli, ilham verici bir öğrenme sürecidir. Oynamayı, keşfetmeyi ve risk almayı destekleyen uzun vadeli bir programdır. Doğal bir ortamda öğrenenlerden ilham alan, uygulamalı deneyimler yoluyla güven ve benlik saygısı geliştirir. Orman okulu, yaratıcı çocukları desteklemek için öğrenme stillerini ve becerilerini sürekli geliştiren, dünya çapında binlerce eğitimli uygulayıcı tarafından paylaşılan bir gelişime sahiptir. Çocukların sosyal, duygusal, ruhsal, fiziksel ve entelektüel olarak gelişmesine yardımcı olur. Çocukların bir şeyler denemeleri ve risk almaları için güvenli, yapılandırılmamış ortamlar oluşturulur.

 

Neden bu eğitim felsefesini benimsediniz ve franchise vererek yaygınlaşması gerektiğini düşünüyorsunuz?

Orman okulu felsefesini benimsememdeki neden pandemi oldu. Pandemide bir anda evlere kapandık. Her şey değişti hayatımızda ve kendimize şu soruyu sormaya başladık: “Acaba kendi kendimize yetebilecek miyiz?” Bence birçok insan da bu soruyu kendine sormuştur. Her yer kapalı. Kısıtlı imkânlar var ve bizler bir anda sadece sağlıklı yaşamak için çaba sarf etmeye başladık. Ekmek yapmayı, pizza yapmayı bile öğrendik. Bir hafta önceki önceliklerimiz değişti. Bizler kısıtlı imkânlarla kendi kendimize yetebilmeyi, çözüm odaklı olmayı öğrendik. İlerde torunlarımıza anlattığımızda sanırım onlar için anlaşılması güç bir olay olacak.

 

Dünyada, ülkemizde, şehrimizde bu kadar hızlı değişimler söz konusu iken aklıma gelen soru şuydu: “Peki, yeni nesil için eğitimde ne gibi yenilikler yapabiliriz?”. Nesiller değişiyor fakat eğitim sistemimiz aynı. Çocuklarımızın yirmi yıl sonrasını şekillendirirken ne gibi yenilikler yapabiliriz? Akademik bilgiyi zaten çocuklarımız öğreniyorlar. Peki, fiziksel ve ruhsal gelişimlerini, problem çözme yetilerini, kendi kendilerine yetebilme becerilerini vb. nasıl geliştirebiliriz? Bunları sorgularken ve araştırırken dünyadaki farklı eğitim modelleri olan orman okulu, Montessori, Reggio Emilia, Waldorf ile tanıştım. Bu kırılma noktası kariyerimin seyrini belirleyen bir dönemeç oldu. Uzun süren eğitimler sonucunda Bahçeköy Orman Okulları doğdu. Açık alanda eğitimler veren okulların yaygınlaşması, daha çok çocuğu orman ile buluşturmak için franchise sürecine başladık.

 

Bahçeköy Orman Okullarında hangi eğitimler veriliyor? Aktivite ve etkinliklerinizi anlatır mısınız?

Biz, Bahçeköy Orman Okulları olarak çocuklarımızla her hafta ormandayız. Okul ve orman sürecimiz birlikte bir müfredat dahilinde ilerliyor. Akredite bir okuluz ve çocuklarla ormana gitmek bizim için bir gezi değildir. Ormanı bir okul, sınıf olarak kullanıyoruz. Okulumuz ağaçların altında doğal bir bahçeye sahip. Ormanda olmadığımız günlerde ise; geleneksel eğitimde sınıf içinde geçen etkinlikleri bahçemizdeki açık hava sınıflarında yapıyoruz. Çocuklarımızı doğal olana ve doğaya yönlendiriyoruz. Sürdürebilir eğitimi 2 ila 6 yaş dönemine taşımış durumdayız. Okulumuzda mümkün olduğunca geri dönüşüm, ileri dönüşüm, doğal, gerçek materyaller ve eşyalar kullanılmaktadır. Bunu tüm ebeveynlerimizle desteklemekteyiz. Tüm süreç çift dil olarak yani İngilizce ve Türkçe ilerliyor. İngilizce öğretmenlerimiz sınıf öğretmenlerimiz ile birlikte aktif olarak çocuklarımızla bu süreci yönetiyor ve ciddi eğitimler alıyorlar.

 

Bahçeköy Orman Okullarını öne çıkaran özellikler neler?

Okulumuzdaki tüm süreçlerin çift dil (İngilizce ve Türkçe) olarak ilerlemesi ve çocuklarımızın akranlarıyla beraber açık havada, ormanda, doğada olmaları Bahçeköy Orman Okullarını öne çıkaran özellikler. Ebeveyn, okul, öğretmen üçgenindeki iletişimi çok önemsiyoruz, çünkü en kıymetlimiz çocuklarımız ortak noktamız. Bu yüzden ebeveynlerimizi de okulumuzdaki süreçlere dâhil ediyoruz. Onlar da okulumuzun birer üyesi ve bunun farkındalar, hep birlikte harika “an”lara sahibiz. Bu yüzden okulumuzu öne çıkaran özelliklere “samimi iletişim”i de ekleyebiliriz.

 

Okulunuza kabul ettiğiniz 2 ila 6 yaş arası çocukların oryantasyon süreci nasıl geçiyor?

Çocuğumuzun okula kaydı yapıldıktan sonra ebeveynimizden ilk bilgileri ediniz. Ne oynamayı sever, hangi oyunları sever, en sevdiği oyuncağı nedir öğreniriz. Okulumuzda her hafta bir oryantasyon planlaması yaparız ki hep içerdeki çocuklarımız etkilenmesin hep aramıza yeni katılacak çocuğumuz ile birebir ilgilenelim. Ebeveynimiz ile oryantasyon gününü planladıktan sonra ilk açık hava sınıfı ile başlar süreç. Çocuğumuz onun sevdiği oyunlar ile hazırlanan atölyede öğretmeni ile bir saat oynar ve “Okul bitti, ilk günün harikaydı.” şeklinde çocuğumuzu yolcu ederi. Öğretmenimiz ile ilk günün değerlendirmesini yapıp ertesi gün için ebeveynimize sesli mesaj ile bilgilendirme (İlk gün nasıl geçti, sevdiği şeyler ya da sevmediği şeyler neydi, ertesi gün planlanan saat ve süre, öneriler ve okul süresi bittikten sonra yapılacaklar vb.) yaparız. Bir saat ile başlayan okula uyum süreci her gün on beş ila otuz dakika sürelerle uzatılarak bir haftada tamamlanır. Tabii ki okula uyum süreci her çocuk için farklıdır. Bazı çocuklara bir saat yetmez, hemen akran birlikteliği arayan çocuklarımız olur bazen, bazen ise sadece izlemek ister ya da sadece öğretmeni ile kalmak ister. Çocuk odaklı çalışır, ona bağlı olarak planlama yapar; ebeveyn, okul ve öğretmen iş birliğine önem veririz.