Yaza Başlarken Herkese Kocaman Bir Merhaba!
Yakında çok özlediğim Venedik, Capri ve Bodrum’a gideceğim için çok memnunum. Bu sene Formentera’yı da keşfetmeyi bekliyorum. Ama şimdi sizlerle nerelere gideceğimi değil, nerelere gittiğimi paylaşmak istiyorum…
Berlin, Berlin
Öncelikle, babamın 70. doğum gününü kutlamak üzere, Mayıs ayı sonunda hepimiz Berlin’de toplandık. Babam, 1994-1998 yılları arasında T.C. Berlin Başkonsolosuydu. Çok eğlendik, eski dostlarımızı gördük, yeni restoranlar denedik, çocuk parkları keşfettik… Berlin, hem çocuklarla gidebileceğiniz, hem gastronomik bakımdan tatmin edici, hem de gece hayatı dinamik olan kozmopolit bir şehir.
Hotel Q (Knesebeck str. 67.), gördüğüm en orijinal odalara sahip! Ayrıca hafta sonu kaçamağı için en uygun otel belki de… Otelin kahvaltısı bir harika, Moet&Chandon Bar’da güneş batımında bir şeyler içmek de çok keyifli. Üstelik, Türkçe bilenlerin bile olduğu, çok yardımsever bir resepsiyon sizi karşılıyor.
Restoran Adnan (Schlüterstraße 33), kozmopolit bir kesimin eskiden beri seve seve gittiği, canlı bir İtalyan restoranı. Adından da anlayacağınız gibi, bu İtalyan restoranın sahibi bir Türk, şefler ise İtalyan. Biz de babamın Berlinli arkadaşları ile eski günlerde sık sık gittiği bu mekanda, babamın 70. doğum gününü kutladık. Öğle ve akşam yemekleri için Restoran Adnan’ı tavsiye ederim.
Pauly Saal, (Auguststraße 11-13, Mitte) eskiden Yahudi Kızlar Okulu olarak kullanılan bir binada… Hem öğlen için hem de akşam için tavsiye edebileceğim bir yer. Burada; farklı, rafine Alman mutfağından örnekler bulacak ve zengin menüsünden yemek seçmekte zorlanacaksınız. Üstelik harika bir dekor sizi bekliyor. Pauly Saal’ın yanındaki sergiyi gezmeyi de sakın unutmayın.
3 Minutes Sur Mer (TorStraße 167, Mitte) çok şeker bir Fransız bistro. Buraya akşam gitmenizi tavsiye ederim; pişman olmayacaksınız. Ayrıca Mitte’de akşam gezmek çok hoş.
Bikini Hotel, Monkey Bar Rooftop; harika bir mekan, sakın kaçırmayın. Peki mekanın adı neden böyle diyecek olursanız, terası ünlü Berlin Hayvanat Bahçesi’ndeki maymunlara bakıyor da ondan.
Berlin’de şehrin ortasında göl kenarında bir mola vermek isterseniz Cafè am Neuen See’ye (Lichtensteinallee 2, 10787 Berlin) uğrayın.
Alışveriş için Mitte’den şaşmayın. Alışverişe Schönhäuser Allee’dan başlayın. Weinmeister platz, gerçekten çok ilham verici. Wunderkind’e kesin uğrayın. Oranienburgerstraße, Hackesche Höfe’den geçmeyi de unutmayın…
Milano
Milano’da çok sevgili arkadaşlarım Paola Premoli ve eşi Raffaele’nin Brera’daki MC2 Saint Barth flagship mağazalarında (Via Solferino 3), Italia Independent ile organize edilmiş olan geceye misafirdim. MC2 Saint Barth; kadın, erkek ve çocuklar için harika mayolar yapan bir İtalyan markası. Gecede, limited edition gözlük ve mayo tanıtımı çok hoştu. Bu markanın ürünlerini, www.mc2saintbarth.com adresinde veya Türkiye’de Harvey Nichols ve Beymen mağazalarında bulabilirsiniz.
Milano’da bu aralar en çok hoşuma giden yer, eski zamanlardan kalma bir mahalle; “Cinque Vie”… Kendinizi, yarım saat de olsa Cinque Vie yakınlarındaki Via Santa Marta’ya atın, pişman olmazsınız.
Birbirinden hos orijinal mağaza sizi bekliyor… Size tavsiye ettiklerim: erkek ürünleri için Artisan, ‘1 gr aşk’ kolyesini bulabileceğiniz şu anki favori Milano mağazam Wait and See (via santa marta 14), Cooperative De Creation ve bir başka favorim olan İtalyan, genç tasarımcı G di Ginevra (www.segnidigi.com). Bir de vejetaryen, İsrail mutfağının yer aldığı bir restoran, mobilya ve kıyafetin bir arada olduğu Boidem’e uğrayın.
Elbette Antonia’ya gitmeden Milano’da alışveriş yaptım diyemezsiniz. Via Cusani 5 veya Excelsior, her iki şubesi de çok hoş…
Şimdi sizinle çok heyecanlı yeni bir haber paylaşmak istiyorum. Artisanal Cornucopia, www.milanoventuno.com sitesinde yer alacak. Bu yeni sitede, örneğin Luisa via roma veya net a porter gibi klasik sitelerden farklı olarak, henüz herkes tarafından keşfedilmemiş yeni ürünler sizleri bekliyor olacak.
Haydi herkes alışverişe…
İyi yazlar!
