© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Ece London – Modern Yadigârlar

Ece London – Modern Yadigârlar

Markasının doğuş hikâyesini; etik üretim ve el zanaatlarına duyduğu tutkuyla harmanlayarak anlatan Ece Taner, koleksiyonlarının özelliklerini ve ilham kaynaklarını MAG Okurlarıyla paylaşıyor.

 

 

Ece London olarak hikâyeniz nasıl başladı? Kendinizden de biraz bahseder misiniz?

2022 yılında İngiltere’deki eğitimimi tamamladıktan sonra klasik bir kariyer yoluna girmeyi planlıyordum; ancak, aynı yıl, üniversiteden arkadaşlarım İstanbul’a geldiğinde onlara Kapalıçarşı’yı ve kültürel mirasımızı gezdirirken tanıştığım zanaatkâr ustalar hayatımın yönünü değiştirdi diyebilirim. İngiltere’de yaşarken el işçiliğine ve zanaata olan ilginin ne kadar büyük ama temsil eden marka sayısının ne kadar az olduğunu fark etmiştim. Bu eksiklik ve kültürel zenginliğimizin değerini dünya ile paylaşma arzusu, Ece London’ın doğmasına sebep oldu.

 

Ece London, yalnızca mücevher tasarlayan bir marka değil; etik üretim ilkeleri, sürdürülebilirlik yaklaşımı ve unutulmaya yüz tutmuş zanaatları yaşatma vizyonuyla hareket eden bir elçidir. Ustalarımız adil ücretle çalışır, her parça bir sanat eseri gibi ele alınır ve her tasarımın ardında tarihsel bir bağlam yatar. Amacım, Türk zanaatkârlığının kadim bilgisini çağdaş bir estetikle birleştirerek kalıcı bir miras yaratmak.

 

Tasarımlarınız kullanıcılarına ulaşana kadar nasıl bir süreçten geçiyor?

Tasarım sürecimiz “yavaş moda” yaklaşımını benimseyerek tamamen etik ve sürdürülebilir üretim ilkeleri doğrultusunda ilerlemektedir. İlk adımda, tarihte insanların hayatına ışık tutmuş ve nesiller boyu aktarılmış mitolojik hikâyeler ve sembollerle bütünleşen temalar ele alınarak koleksiyonun ilham noktası belirlenir. Ardından ustalarımız, özenle seçilen doğal taşlara, unutulmaya yüz tutmuş bir el sanatı olan intaglio (taş kazıma tekniği) ile sembolleri ve hikâyeleri işler. Taşa kazınan semboller altın varakla tamamlanarak kalıcı bir görünüm elde edilir. Her tasarım, el işçiliğiyle üretildiği için kişiye özel bir hikâyeye dönüşür; hem fiziksel güzelliğiyle hem de taşıdığı anlamla güçlü bir bağ kurar.

 

Mücevher tasarımlarınızda sizi en çok ne etkiler? İlham kaynaklarınız neler?

Benim için mücevher, kişinin kimliğini ve ruhunu yansıtan kalıcı bir ifade biçimidir. Bu nedenle her tasarımımız yalnızca estetik değil, aynı zamanda anlatı üzerine kuruludur. İlhamımızı mitolojik öykülerden, kadim sembollerden, doğanın sunduğu taşların enerjisinden ve bazen sadece bir hikâyenin iz bıraktığı duygudan alıyoruz.

 

Ece London’da amaç, takan kişiye yalnızca güzellik değil; hikâyesiyle, taşıdığı enerjiyle, nesilden nesle aktarılacak bir anlam sunmak. Her koleksiyonun ardında, geçmişten bugüne köprü kuran bir anlatı yatıyor. Anlatılarımızın büyük çoğunluğu mitolojiden ilham alıyor. Bana göre mitoloji, tarihin sınırsız hayal gücüyle şekillenen bir oyun alanı. Bu alan, Ece London’ın dünyasını kurgularken bize yön veriyor; geçmişin sembollerini bugünün tasarımlarında modern birer yadigâra dönüştürmemizi sağlıyor.

 

Tasarımlarınızda en çok kullandığınız materyaller hangileri?

Tasarım felsefemiz gereği, doğal taşlar ve yarı değerli madenlerle çalışıyoruz. Özellikle 925 ayar gümüş üzerine 22 ayar altın kaplama kullanarak hem estetik hem de kalıcı bir son dokunuş elde ediyoruz. En çok tercih edilen taşlarımız arasında akuamarin, lapis, akik ve sedef yer alıyor. Kişiye özel çalışmalarımız dışında koleksiyonlarımızın tamamı bu malzemelerle üretiliyor.

 

Sizin için “kusursuz” bir mücevher neyi ifade eder?

Kusursuz bir mücevher, benim için ustalığından ziyade duygusal bir derinlikle tanımlanıyor. “Modern heirlooms” yani modern yadigârlar ifadesi de tam olarak buradan doğuyor. Kişiye özel yolculuğumuz, annenizden kalan bir taşla ya da bir seyahatte bulduğunuz bir deniz kabuğuyla başlayabilir. Koleksiyonumuzdaki her tasarım ise, nesilden nesle aktarılabilecek el zanaatlarını taşıyan bir sanat eseridir. Takan kişinin kimliğinden izler taşıyan, ona ilham veren ve kendini ifade etmesine olanak tanıyan parçalar yaratıyoruz. Ece London olarak, her tasarımın, kalbe dokunan anlamlı bir hikâye taşımasını hedefliyoruz.

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.