Didem Antebi
Güzelliğiyle herkesi büyüleyen, genç yaşta birçok başarıya imza atmış, çalışmayı seven, hem kariyer hem de çocuk yapan, istekleri doğrultusunda ilerleyen ve bir o kadar da eğlenceli bir kişiliğe sahip Didem Antebi…Zor hava şartlarında da olsa kendisiyle Çırağan Sarayı’nın en güzel yerlerinde muhteşem bir çekim gerçekleştirdik. Çekimden özel kareler sizlerle…
Ben çalışmadığım zaman rahatsız olan bir yapıya sahibim
Güzel bir evlilik yaptıktan sonra muhteşem bir kız çocuk dünyaya getirdiniz ve bir süre sonra tekrar iş yaşantınıza geri döndünüz. Hem çocuk hem de kariyer yapabilmek çok zor bir şey…
Ben zaten hep çalışan biriydim. Üniversitede okurken de çalışıyordum sonra da çalışmaya devam ettim. Açıkçası ben çalışmadığım zaman rahatsız olan bir yapıya sahibim, o yüzden hamilelik dönemim bitince iş hayatına hemen geri döndüm. Hem annelik yapabilmek hem de çalışmak tabi ki zor bir şey fakat zaman düzenlemenizi iyi yaparsanız bir sorun yaşamazsınız. Ben hem işte hem de annelikte yeterli olduğumu düşünüyorum. Artık bu zamanda çoğu anne çalışmayı tercih ediyor, bence iyi ki de öyle yapıyor çünkü çalışmak insanı zinde tutan, gündemi takip etmesini sağlayan ve kendini daha yararlı hissetmesine yarayan bir şey.
Şimdi “www.didemantebi.blogspot.com” diye bir bloğunuz var, bize ondan bahseder misiniz?
Evet, bir blog açtım çünkü oradaki özgürlük çok hoşuma gitti. Aklıma gelen her şeyle ilgili düşünmeden yazabiliyorum. Moda, endüstriyel tasarım veya annelik… Bir konu ile sınırlı kalmıyorum, o gün neden bahsetmek istiyorsam ondan bahsediyorum. Ayrıca insanlara yeniliklerden bahsetmek, haberdar etmek de hoşuma gidiyor. Bloglar ileride Türkiye’de çok popüler olacak ve emin olun bloggerlar modayı belirleyecekler.
İş için gittiğim bir yurtdışı fuarında eşimle tanıştım
Daha öncesinde neler yaptınız? Bildiğimiz kadarıyla tasarım yapıyordunuz…
Evet ben Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Moda Tekstil Tasarım Bölümü’nde okudum. Dediğim gibi okurken aynı zamanda tekstil firmalarına freelance çizim yapıyordum daha sonra 2003 yılında Türkiye’nin önde gelen tekstil firmalarından birine girdim, 2006 yılında oradan ayrıldım, bir sene de başka bir firmada tasarımcı olarak görev yaptım. Burada çalışırken iş için gittiğim bir yurtdışı fuarında eşimle tanıştım ve iş hayatıma bir süre ara verdim.
Moda tamamıyla kendin olabilmek demek her sezon değişen trendlerin maskarası olmamak demek…
Sizce “moda” ne demek?
Moda tanımlaması zor bir şey. Biraz klasik olacak bu söylediklerim belki ama bence moda cesur olmak, vücudunu tanımak, klasikle pop’u birleştirmek ve kendi tarzınla ortaya koymak. Yani moda tamamıyla kendin olabilmek demek, her sezon değişen trendlerin maskarası olmamak demek…
Şık ve hoş bir tarzınız var. Kendi tarzınızı bizimle paylaşır mısınız? Kıyafet seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Tarzım aslında klasik diyebilirim. Hiçbir zaman aşırıya kaçmam. Giyinirken o gün içimden ne geliyorsa onu giyiyorum veya ne tarz bir yere gidiyorsam ona ayak uydurmaya çalışıyorum. Saatlerce dolabın karşısında düşünmüyorum, zaten düşününce her şey berbat oluyor. Herkese tavsiye ediyorum; ilk tercih, en iyi tercihtir.
Gelecekle ilgili yapmayı istediğiniz projeler var mı?
Gelecekte yeni açtığım “www.didemantebi.blogspot.com” adlı blogun üzerine daha çok düşmeyi planlıyorum. Bu blogun binlerce kişi tarafından takip edilmesini ve başarılı olmasını çok istiyorum.
Spor yapmadan form tutmak imkansız
Çok güzel bir fiziğiniz var. Formunuzu nasıl koruyorsunuz?
Formu korumak gerçekten çok zor bir şey. Vücut çok nankör, 2-3 gün dikkat etmezseniz hemen kilonuzda oynamalar oluyor. En azından benim bünyem böyle. Açıkçası ben diyet yapmıyorum ama az yiyorum, hiçbir yemeği sonuna kadar bitirmiyorum, istediğim her şeyden azar azar yemeği tercih ediyorum. Tabi spor yapmadan form tutmak imkansız. Haftada 3 gün pilates yapıyorum ayrıca vaktim varsa pilates sonrası cardio yapıyorum.
Peki, “Didem Antebi”nin bir günü nasıl geçer?
Genelde keyfimoda.com’un çekimleri oluyor fabrikaya gidiyorum, çekimleri yapıyorum, blogla ilgili mutlaka bir post hazırlamam gerekiyor onunla uğraşıyorum, bazı sosyal aktivitelerim oluyor ve tabii ki en önemlisi Mila’yla olmaya özen gösteriyorum.
MAG okurları için söylemek istedikleriniz var mı?
Umarım çekimi beğenirsiniz çünkü zorlu hava şartlarında çok uğraştık… Çekim çok keyifliydi teşekkür ederim…
Gerçekten muhteşem bir çekimdi. Biz sizi dergimizde görmekten çok büyük mutluluk duyuyoruz. Biz de çok teşekkür ederiz…