Yeşim Yalçıntaş Design Büyük Ölçekli Konut Projeleri
Uzun yıllar konut ve otel inşaatlarının yönetim ve proje aşamalarında çalışarak deneyim edinen, ardından kendi ismiyle kurduğu firmasında hizmet vermeye başlayan Yeşim Yalçıntaş, taşarım anlayışını MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Eğitim ve çalışma alanlarınıza da değinerek kendinizden bahseder misiniz? Hangi hizmetleri veriyorsunuz?
Üniversite yıllarımdan itibaren, aile işimiz olan inşaat sektöründe uzun yıllar hem yönetim hem proje kısmında çalıştım. Üniversite mezuniyetim sonrası en büyük deneyim alanım konut ve otel projelerinde inşaatın her bir aşamasını görebilmek olmuştur. Sekiz yıl proje ve yönetim süreçlerinde yer aldıktan sonra Yeşim Yalçıntaş Design olarak kendi markamı kurmaya karar verdim.
Toplu konut projeleri kişiye, dokulara, insan ruhuna hitap eden çalışmalar olmaktan çıkıyor maalesef. Toplu konutlarda proje parametrelerini, kullandığınız malzemeleri, dokuları farklı detaylar belirliyor. Teknik kısmın hâkimiyetini kazandıktan sonra kişilere özel yaşam alanları organize etmenin, kendi zevkim, yaşam görüşüm ve kalite anlayışım doğrultusunda insanlara direkt yaşam alanları yaratmanın mutluluğunu deneyimlemek istedim. Kişisel olarak bu çok daha zevk aldığım ve beni mutlu eden şey oldu. Yeşim Yalçıntaş Design olarak özellikle üst segment konut ve ofis projelerinin tüm tasarım ve uygulama süreçlerinde müşterilerimize en iyi şekilde hizmet veriyoruz.
Bir projede en çok keyif aldığınız aşama hangisi?
Proje süreçlerimiz bir işten, yükümlülükten çok fazlası. Yeşim Yalçıntaş Design olarak öncelikli amacımız, müşterilerimizin beklentilerini en iyi şekilde anlayıp onları memnun edebilmek. Evler bireyle bütünleşir, yaşam alanınız sizin bir nevi kimliğiniz ve uzantınız olur aslında. Bu farkındalıkla, projelerimizin başından sonuna tüm süreçleri bizim için hakikaten çok keyifli. Müşterilerimizin kendinden izler taşıdığı, ruhunu yansıttığı, hayatını kolaylaştıran alanlar tasarlamak, yaptığımız işin en güzel hissi. Bu hissiyat müşterilerimizle bizi dostane bir çalışmaya ve empati kurarak ilerlemeye götürüyor. Dolayısıyla proje başlangıcından anahtar teslimine dek bize en keyif veren kısım müşterilerimizin hayalindeki yaşam alanlarını kendi gustomuzla harmanlayarak ortaya imza niteliğinde bir iş çıkarabilmek. Farklı yaşamları tanıyabilmek ve onların yaşam alanlarına bir değer katabilmek adına yürüttüğümüz tüm süreç bana çok keyif veriyor.
Sizce evin en çok özenilmesi gereken yeri neresi olmalıdır?
Evlerimizi kullanma şeklimiz, evde geçirdiğimiz vakit, alışkanlıklarımız ve yaşam şeklimizle direkt ilgili bir durum bu aslında. Projelerde müşterilerimizi bu sebeple en iyi şekilde tanımaya ve bu bağlamda tasarımlar oluşturmaya gayret ediyoruz. Müşterilerimizin beklenti ve hayat tarzlarına bağlı olarak evin bazı mahallerinde daha detaylı düşünmek ve bu şekilde çalışmalar yapmak gerekebiliyor. Evin en çok özenilen yeri diye ayırmak hakikaten zor. Alışkanlıklarımız doğrultusunda hayatımızı kolaylaştırabilecek özende tasarımlar; şahsi görüşümde mutfak, banyolar, yatak odaları. Kişisel konforumuz hayatta en önemli şey bana göre. Örneğin; yatak odası yeni günü karşıladığımız, bizi güne başlatan, içimizde birçok hissi başlatacak alan. Dolayısıyla hem tasarım hem konfor sizi tamamlamalı ve ruhunuzdan yansımalar barındırmalı.
Yenileme yaptığınız bir ev için hangi alanlarda hangi yüzeylerin kullanılmasını tavsiye edersiniz? Eskiden neler kullanılırdı, şimdiki tercihiniz hangi yönde?
Projelerimizde -özellikle konut projelerimizde- yaşayan, sıcak ve doğal dokulu yüzeyler kullanmaya özen gösteriyoruz. Tasarım aşamasında malzeme çeşitliliğini dengeli bir şekilde verebilmek, mekânın akışını en iyi sağlayabilmek önceliklerimizden. Bunları belirlerken tabii ki birçok parametreyi göz önünde bulundurmak durumundayız. Genel anlamda artık daha samimi ve sıcak yüzeyler kullanmak günümüzün olmazsa olmazı. Örneğin; geçmişte banyolarda tüm yüzeyler tamamen seramik kaplamalarla döşenirken artık projenin tasarımına uygun duvar kağıtları, yüzeylerde ahşap detaylar, çeşitli mobilyalar, doğal dokulu mermerler tercih ediyoruz. Keskin, küt hatlı ve sert bitişli yüzeyler yerine artık daha yumuşak formlar, oval hatlar kullanmaya gayret ediyoruz. Yaşam alanlarında muhakkak lamine parkelerin ortama verdiği sıcaklıktan faydalanıyoruz. Suni, yapay, sert yüzeyler yerine doğal dokular ve bitişler elde ederek projenin yaşayan bir tasarım olmasına özellikle dikkat ediyoruz.
Yaşam alanlarında dekoratif eşyaların yerine fonksiyonel öğeler tercih ediliyor. Doğru mobilya seçimi nasıl yapılır?
Son yıllarda hepimizin yaşam şekli, zaman tasarrufu, hayat kalitesi çok daha kıymetli bir noktada. Yaşam ve çalışma alanlarımız hem gözümüze, ruhumuza hitap etsin hem de işlerimizi kolaylaştırsın istiyoruz. Dolayısıyla zihnimiz de seçimlerimizi, eşyalarımızı buna uygun konforda tercih etmek istiyor. Projelerde kişilerin yaşam şeklini en iyi şekilde tespit edebilmek bu işin en kilit noktası. Onu en iyi şekilde anlarsanız o yönde yeni tasarımlar, fonksiyonel öğeler geliştirebiliyorsunuz. Profesyonel anlamda da bizi en tatmin eden şeylerden biri müşterilerimizin yaşam tarzına uygun şekilde hayat kalitelerini arttırabilecek tasarımlar organize etmek.
