Necatibey’de Yeni Konsepti ile Meram
- yaşını kutlayan ve yeni konsepti ile Ankaralı’lara merhaba diyen Meram Pastanesinin genç sahibi Efe Tarakçı ile 70 yılın ve geleceğin öyküsü.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
İsmim Efe Tarakçı Meram Pastanelerinin üçüncü kuşak sahibiyim. Ortağım Nazım Tarakçı ile beraber işin başındayız. Bilkent Üniversitesi Ticaret ve Yönetim Bölümü mezunuyum. Ankaralıyım burada doğdum öğrenimimi burada tamamladım. Eğitimimden sonra askerlik görevimi yerine getirdim. 6 yılı yakın bir iş yaşantım oldu kurumsal firmalarda yöneticilik yaptım. Ondan sonra birden durdum ben ne yapıyorum diye kendime sordum. 39 yılında bu işi yapmaya başlamış bir dedenin torunu olarak işin başına geçip daha ilerilere götürmenin boynumun borcu olduğuna karar verdim.
Ne zaman Meram’ın başına geçtiniz?
2009 başında geçtim. Geçer geçmez Necatibey’deki Meram Pastanesinin üst katında Cafe-Bistro bölümünü hizmete soktuk.
Bunun Yaparken amacınız nedir?
Meram pastanesi 1939 yılında Ankara’nın ilk pastanesi olarak hizmete girdi. Dedem rahmetli İbrahim Ethem Tarakçı tarafından kuruldu. Ondan öncede dedemin babası ve amcaları da Rusya’da pastacılıkla uğraşıp sonra Türkiye’ye geri dönmüşler. Necatibey’deki pastanemizde 1979 yılından beri faaliyet göstermekte. Meram konseptini 2009 yılında farklı bir bakış açısıyla sunmaya karar verdik. Klasik pastane formatından uzak durmaya çalıştık. Menüsünde insanların ihtiyaç duyabileceği her şeyi barındırabilecek şekilde bir sunum yapmaya karar verdik. Bunu yaparken de aşçısından, servisine, patronundan, işletmecisine kadar titiz davranmaya çalıştık. Başarıya giden yolun bir ekip çalışmasından geçtiğinin farkındaydık.
Menünüzün özelliklerinden bahsedebilir misiniz?
Menümüzde vreplerden, kreplere, makarnalardan, salatalara, sandıviçlerden, ana yemeklere ve tatlılara kadar uzanan güzel bir yolculuk sunuyoruz insanlara. Konseptimizde insanların da üretim sürecine tanıklık edebileceği açık bir mutfaktan yola çıkarak başladık. Uzun görüşmeler sonucunda şeflerimizle konuştuk ve anlaştık. Uzun deneme üretimlerimizden sonra menümüze hangi yiyecekleri koyacağımızın kararını verdik. Menümüzü deneyerek, tadarak ve tattırarak oluşturduk. Baharatlardan yola çıktık ince ayrıntılara girdik. Menümüz oluştuktan sonra sunumlara geçtik. Her yerde klasik yemek yerken sunulan tabak çanaktan ziyade farklı tahtalardan sunumlara geçtik. İnsanları her seferinde yemek yerken yormadan eğlenceli bir hale getirebilecek sunumları tercih etmeye çalıştık.
Niye Meram?
Meram, Konya’nın meşhur meram bağlarından almış ismini. Rahmetli dedemin ilk aşkı 1939 senesinde Konyalı bir arkadaşıyla münasebeti varmış ondan dolayı ismini meram koymuşlar. 1939 yılından 2009 kadar 70 yıldır hizmet veriyoruz ve 70. yaşını aynı ismimizle kutluyoruz.
Meram olarak gelecekteki projeleriniz nelerdir?
Şu anda isim yapmış cafe restoran zincirinin hiç biri yokken benim dedelerim bu işi yapıyormuş o yüzden şimdi büyük bir cesaretle Meram’ı 2009’da ve 2010’da daha fazla şubelerle nerelere taşıyabiliriz bunların fizibilite çalışmalarını yapıyoruz.
Yeni konseptinize müşterilerin ilgisi nasıl oldu?
İnsanların bu açtığımız mekâna ilgileri yoğun oldu. Bizde her zaman şu şekilde değerlendirdik; biz hiçbir reklam geliri oluşturmadık dışarıya bir reklam tabelası dahi asmadık amacımız Necatibey ve çevresindeki müşteri burada işi olan veya hayatını bir şekilde burada geçirmek zorunda olduğu için buraya her gün gelen insanlar olduğu için bir kere bile içeri gelen ve buraya gelen bir müşteriye yiyecek içecek artı hizmet konusunda memnun ederek buradan uğurlamayı hedef edindik ki o bizim reklamımızı dışarıda yapsın bir daha gelsin ve yanında birileriyle gelsin birileriyle geldiklerinde o birileride birileriyle gelsin ve böyle dağdan aşağı yuvarlanmış bir kartopu şeklinde giderek büyüyen bir müşteri portföyümüzü sağlam temeller üzerine kuralım istedik. İçimizdeki amatör ruhu ve heyecanı hiçbir zaman kaybetmemeye çalıştık ki bunu da müşterilere yansıtalım içeriye her adım attıklarında yeni bir heyecan duysunlar. Her bir şeyden tattıklarında onlara olumlu ve olumsuz ne düşündüklerini sormayı içten bir şekilde ihmal etmedik ki değişmeyen tek şeyin değişimin kendisi olduğu için bizde kendimizi onların verdikleri geri dönüşler ile değiştirmeye devam ediyoruz.
{gallery}roportaj/240609meram{/gallery}