Hasan Denizyaran
Müzikle Oyunculuk Bir Arada Olsun
Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutan “Yalnız Kurt” dizisinin kendisi için çok önemli bir yerde olduğunu belirtiyor Hasan Denizyaran. Şimdilerde, ekranların sevilen dizisi “Sahipsizler”deki Faruk karakterine hayat veren başarılı oyuncu, hem dizideki aşkını hem de gerçek hayattaki aşkı anlatıyor.
Birlikte çalışmaktan en çok keyif aldığınız partneriniz kimdi? Kiminle o uyumu yakaladınız sizce?
Bu zamana kadar partnerlerim konusunda gerçekten çok şanslıydım. Hepsiyle çok iyi arkadaş oldum ve birlikte keyifli zamanlar geçirdik. Aralarından bir seçim yapmak benim için gerçekten çok zor. Her biriyle farklı bir uyum yakaladım ve bu da işimi daha da güzel hâle getirdi.
Yer aldığınız yapımlardan sizi senaryosuyla, ekibiyle en çok etkileyeni hangisiydi?
Osman Sınav projesi olan “Yalnız Kurt”, benim için çok özel bir yere sahip. Osman Sınav’ın, üzerinde yıllarca çalışarak ortaya çıkardığı bir yapımda yer almak, kariyerim açısından oldukça önemliydi. Projedeyken sadece oyunculuk anlamında değil, hayata dair de pek çok şey öğrendim. Ekibin profesyonelliği ve enerjisi de benim için unutulmaz bir deneyim oldu.
“Sahipsizler”de Azize, Devran ile evlendi. İzleyicilerin yorumu, Faruk’un Azize’yi çekip kurtarması yönünde… Peki, Faruk bu durumda neler yapacak? Karakterinizi düşününce onun ne yapmasını isterdiniz?
Faruk’un Azize’ye olan sevgisi çok derin ve fedakâr. Bu yüzden onun mutluluğunu her şeyin önüne koyacak bir karaktere sahip olduğunu düşünüyorum. Faruk, kendi iç çatışmalarını yaşarken, Azize’ye doğru olanı yapmak için destek olmaya çalışacaktır. Eğer benim karakterimin hikâyesi burada benim tercihlerimle şekillenseydi,
Faruk’un Azize için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğini, ama bunu onun kararlarına saygı duyarak yapacağını görmek isterdim. Faruk’un hikâyesindeki kırılma noktası da belki burada gizlidir; sevgi ve fedakârlık arasında bir denge kurması gerekiyor. İzleyiciler için de bu iç çatışmanın derinliği oldukça etkileyici olacaktır.
Sevdiğiniz birisi, bir başkasıyla evlenmek zorunda kalsaydı, siz ne yapardınız?
Evlilik kurumu benim için kutsal bir bağ. Sevdamı kalbime gömer, onun mutluluğunu diler ve hayatıma devam ederdim. Bazı şeyleri kabullenmek zordur ama saygı ve sevgi, bu süreçte en önemli iki kavramdır.
Sizce aşk nerede ya da kimde?
Aşkın, herkesin ruhunun diğer yarısında saklı olduğuna inanıyorum. O yarıyı bulduğunuzda zaten her şey daha anlamlı hâle geliyor. Aşk, insana hem huzur hem de heyecan veren bir duygu.
Oyunculuğun yanında müzikle de ilgileniyorsunuz. Gitarı elinize alınca neler hissediyorsunuz? Söz yazıp beste yaptığınız oldu mu hiç?
On üç yaşımdan beri söz yazıyor ve beste yapıyorum. Müzikle ilgilenmek beni her zaman başka bir boyuta götürüyor, adeta başka bir dünyaya geçiş yapıyorum. Müzik, hayatın zorluklarından ve stresinden uzaklaşmak için en güzel sığınaklardan biri. Hayallerimden biri, oyunculuk ile müzisyenliği birleştirdiğim bir karakteri canlandırmak. Bu, benim için bir dönüm noktası olurdu.
Hiç karşınızdaki birini etkilemek için gitar çalıp şarkı söylediniz mi?
İtiraf ediyorum, bu yönteme birkaç kez başvurduğum oldu! Bazen duygularınızı ifade etmek için kelimeler yeterli olmaz ve müzik imdada yetişir. Hem şarkı söyleyip gitar çalarak hem de duygularımı karşı tarafa hissettirerek güzel anılar biriktirdim. O anlarda müziğin gücünü bir kez daha anladım.