Elif Yalın’dan Yeni Konseptler, Farklı Tatlar, Benzersiz Restoranlar
Elif Yalın, başarılı bir girişimci… Günün her saatinde benzersiz lezzetler sunan Mangerie ve farklı konsepti ile fark yaratan Delicatessen’in sahibi… Bildiğiniz restoran
sahiplerinden değil yalnız Yalın… Dekorasyonla bizzat ilgileniyor, mutfağa giriyor, yemek yapıyor, müşterilerini sıcak bir merhaba ile karşılıyor… Aynı zamanda catering hizmeti de veren Elif Hanım’la yoğun temposunun içinde MAG’a özel bir röportaj gerçekleştirdik… İşte sıra dışı fikirlerin ve restoranların yaratıcısı Elif Yalın’ı yakından tanımak için bir fırsat…
Elif Hanım öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Ankara’da doğup büyüdüm. Bilkent Üniversitesi’nde İşletme eğitimini tamamladıktan sonra A.B.D.’de Washington’da George Washington’da Halkla İlişkiler ve Pazarlama İletişimi eğitimi aldım. İstanbul’a yerleştikten sonra çeşitli reklam ajanslarında çalıştım. Yedi yıl kadar reklamcılık yaptıktan sonra o zamanki ortaklarımla birlikte House Café’yi açtım. 2004 yılında Bebek’te Mangerie’yi, 2007 yılında ise Delicatessen’i kurdum.
Yemeğe olan ilginiz nereden geliyor?
Ailemden geliyor, ben de kendimi bildim bileli mutfakla ilgiliyim.
Söylediğiniz gibi, ilk olarak Teşvikiye’de House Café ile başlayan maceranız Bebek’teki bir apartmanın beşinci katında Mangerie ile devam etmiş… Hem Türkiye’de hem de yurtdışında adını duyurmayı başarmış Mangerie’den bahseder misiniz?
Mangerie’yi altı sene önce açtım. Amacım her bakımdan doğru kalite standartlarına sahip, klasik bir İstanbul bistro’su yaratmaktı, uzun seneler boyu aynı yerde hizmet verirken aynı kalite standardını tutturabilecek bir yerdi. Mangerie, günün her saatinde benzersiz bir yeme içme keyfi sunuyor. Hem kahvaltı, hem öğle yemeği, hem de zengin şarap menüsü ile tamamlanan akşam yemeği sunuyoruz. Ayrıca Mangerie’de iş çıkışlarında akşamüstü içkisi de oldukça ilgi görüyor.
Mangerie ile yetinmeyip bir de İstinye Park’ta Mudo Mağazası’nın içinde Delicatessen’i açtınız. Delicatessen’in kelime anlamı da ilginç…
Delicatessen İstanbul, iyi yemeğin yaşam zevkinin temeli olduğuna inanan insanlara, her zaman ve her yerde iyi yemek imkanı sunmayı amaçlayan yeni bir yeme içme konsepti olarak tanımlanabilir. Amerika ve Avrupa’da çok yaygın olan “delicatessenler” hem yemek yiyebildiğiniz, hem de yemekle ilgili her şeyin bulunduğu şarküteriler aslında. Burada da müşterilerimiz, Delicatessen’de kullandığımız farklı malzemeleri, sosları, şarküteri ürünlerini ve zengin şarap listesinden perakende fiyatları ile şarap satın alabiliyorlar.
Bize ilham olan bu kelimeden siz de bir konsept getirdiniz Türkiye’ye. Delicatessen’e gelen konuklara diğer cafe ve restoranlardan farklı nasıl lezzetler ve nasıl bir ortam sunuyor?
İstanbul’un mekanlarının menü yapıları gün geçtikçe birbirine benziyor. Türkiye için yepyeni bir konsept olan Delicatessen’de Türk damak tadı ve yerel malzemeleri farklı dünya mutfaklarının teknik ve malzemeleri ile sentezleyerek yaratımlar yapmaya konsantre oluyoruz. Delicatessen menüsü, alışılmış tariflerden farklı olarak, “back to basics” anlayışı ile yaratıldı. Zengin şarap menüsü, 1000 şişelik şarap kavı, yemek eşleşmesi önermeleri ve tadım notları ile mükemmel bir yemek deneyimi sağlamayı amaçlıyoruz. Delicatessen’de, sabah kahvaltısından akşam yemeğine, akşamüstü kokteylinden beş çayına kadar bir günün içindeki tüm saat dilimlerinde hizmet veriyoruz. Bunun yani sıra farklı bir uygulama olarak, son dönemde ön plana çıkan “Home Entertainment”, yani “ev partileri ve evde eğlenmeye dönüş” doğrultusunda yarattığımız “Delicatessen Evinizde” hizmetimiz var. İster romantik bir akşam yemeği, ister yakın dostlarla bir brunch, ister elli kişilik bir doğum günü partisi, isterseniz de on kişilik bir öğle yemeği olsun, Delicatessen ekibi, tüm davetleriniz için farklı konseptlerde özel menülerini müşterileriyle birlikte yaratıyor. Ayrıca Delicatessen’de verdiğimiz yemek workshoplarımızda, yemek yapma teknikleri ile ilgili doğruları, doğal bir mutfak ortamında katılımcılarla beraber yemek yaparak, sohbet ederek paylaşıyoruz.
Mekanlarınıza gelen konukların geri dönüşleri nasıl oluyor?
Delicatessen yeni bir konsept ve biz de mümkün olduğu kadar kullanıcıların feedbacklerine göre kendimizi geliştiriyoruz. Delicatessen konsepti hem bizi, hem müşterilerimizi dinamik bir ilişki içinde tutuyor. Bizler için; tüm bu iletişim, misafirlerimize daha yakın bir ilişki kurabilmek ve onların istek ve beğenilerini daha detaylı öğrenebilmek için birer fırsat.
Gelecekte Mangerie’ye ve Delicatessen’e yeni şubeler eklemeyi düşünüyor musunuz?
Delicatessen’in İstinye Park Mudo City içindeki köşesinden sonra, nihayet hayal ettiğimiz gibi bir “Delicatessen”in “flagship” mağazasını Nişantaşı’nda Mim Kemal Öke Caddesi 19 numarada açtık. Daha sonra da yeni kurmuş olduğumuz “istanbuleats” çatısı altında gerçekleştirmeyi hayal ettiğimiz bir iki projemizi üç-dört sene içinde uygulamayı planlıyoruz. Zincir olmaktan önce, sektöre fikirsel yenilikler ve değişikler sunmak istiyoruz.
Hem sağlıklı hem lezzetli bir menü hazırlamanın püf noktaları nelerdir?
Mevsimselliği yaşatmak ve doğru teknikler ile yemek yapmak.
Menünüzde genelde sofistike uygulamalara mı yoksa genel ve klasik lezzetlere mi yönelmeyi tercih ediyorsunuz?
Delicatessen menüsü “back to basics” anlayışı ile yaratıldı. Bunlar geleneksel ve mevsimsel lezzetlerin kendi yorumumuzla modernize edilmiş hali. Menüdeki yemeklerin çok sofistike olduğunu ya da olması gerektiğini düşünmüyorum.
Yemek tariflerinize gösterdiğiniz özeni sunumlarınızda da gösteriyorsunuz… Sunumlar yemeğin lezzetinin önüne geçer diye bir endişeniz var mı?
Hayir yok. Yemek bir bütündür.
Parti ve açılışlarda da catering işi yürütüyorsunuz. Bu süreçte menüye nasıl karar veriyor ve nelere dikkat ediyorsunuz?
Delicatessen Signature Catering adını verdiğimiz catering hizmetimizde profesyonel ve yaratıcı ekibimizle; on kişilik özel akşam yemeklerinden beş yüz kişilik şirket toplantılarına kadar uzanan her tür ve konseptte catering ihtiyacında, farklı bakış açısı ve kişiye özel çözümler getiriyoruz. Delicatessen Signature Catering’de, boyuttan ve etkinlikten bağımsız olarak tüm catering hizmetinin o etkinliğe özel tasarlanması, yemek deneyiminin kanıksanmış catering uygulamalarından farklı olarak özel bir yeme içme keyfi sunması fikrinden yola çıktık.