Uzun Ömürlü Zamansız ve Özgün AtolyeWolf
Onuncu yılını kutlayan AtolyeWolf’un kurucusu Coşkun Güneş, iş birliklerinden de bahsederek markasının gurur anlarını ve yeni koleksiyonunun öne çıkan özelliklerini MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Biraz kendinizden bahseder misiniz? AtolyeWolf yola ne zaman çıktı?
1993 yılında İstanbul’da doğdum. İstanbul Üniversitesi mezunu, İstanbul aşığı biriyim diyebilirim. Üniversitede okurken her gün Kapalıçarşı’dan geçerdim. Orada gördüğüm takıların sadece kadınlar için oluşuna anlam veremiyordum ve bu nedenle erkek için takıya merakım başladı. Kendimi erkek takıları tasarlarken buldum. Tasarımlarım çevrem tarafından ilgi görünce de 2014 yılında AtolyeWolf ortaya çıktı.
Onuncu yılınızı kutlarken, bu yolculukta sizi en çok gururlandıran anlar nelerdi?
Öncelikle başlangıçtaki tasarımlarımın ilgi görmesi ve yakınlarımdan aldığım destek; sonrasında ise tasarımlarımı Türkiye’nin en önemli mağazalarından Beymen ve Vakkorama’da görmek, dergilerin ve ilgiyle takip ettiğim ünlülerin kullanımı, son dönemde İstanbul sanatçılarıyla başlattığımız iş birlikleri ve son olarak da DeFacto iş birliğimiz beni çok gururlandırdı.
On yıl boyunca markanın gelişiminde ne gibi değişiklikler oldu? Bu değişikliklerin markanızın felsefesine etkisi nasıldı?
On yıl içerisinde AtolyeWolf, sınırlarını çok fazla genişletti. Yeniliğe açık fakat çizgisi değişmeyen bir markayız. Her koleksiyon, trendlere ve yeniliklere bağlı olarak farklılık gösterse de AtolyeWolf kimliğini oluşturan unsurlar aynı kalıyor. Bu nedenle gördüğünüz bir ürünün AtolyeWolf olup olmadığını anlamanız mümkün. Felsefemiz de tam olarak bu aslında; özgün ve uzun ömürlü tasarımlar.
Yeni koleksiyonunuzun teması, öne çıkan parçalar, renkler ve materyaller nelerdir? Bu koleksiyon ile, kullanıcısına hangi duyguyu, felsefeyi aktarmak istediniz?
Yeni koleksiyonun teması “must have”, yani herkesin koleksiyonunda olması gereken ürünlerden oluşuyor diyebilirim. Bu koleksiyonda da AtolyeWolf’un imzası haline gelen sekizgen yapı ve logoyu görmek mümkün. AtolyeWolf olarak gümüş ve altın gibi değerli madenler kullanmaktayız. Sezonun renklerinde ise AtolyeWolf’un vazgeçilmezi olan siyah ve gümüş rengin yanında trend olan kahverengi yer alıyor. SS25 Koleksiyonu’na ek olarak geçtiğimiz ay “Love” koleksiyonumuz da çıktı. Bu koleksiyonda ise unisex kullanıma uygun “basic” tasarımlara kalp eklemeleri yaptık.
Bu koleksiyonlar ile birlikte AtolyeWolf’un klasiklerini tamamladık diyebilirim. Bazı tasarımlar AtolyeWolf’ta uzun süre yer alıyor. Bu da “must have” koleksiyonunun, her sezonun vazgeçilmezlerinden oluştuğunu gösteriyor. Özgün, uzun ömürlü ve zamansız tasarımlar… Koleksiyondaki duygumuz da bu şekilde.
Son olarak; geleceğe dair planlarınız neler?
Türkiye’de Beymen, Vakko ve İstanbul Modern’de yer alarak buradaki planlarımızı gerçekleştirdik diyebilirim. Yurt dışında ise çok yeni Galeries Lafayette ve Emporium ile anlaştık. AtolyeWolf şu an dünyanın sekiz farklı ülkesinde, belirli noktalarda satılıyor. Bu sayıyı gelecekte arttırmak ve bir Türk markası olarak dünyanın en seçkin mağazalarında yer almak istiyoruz.
