Tıp Doktorluğu ve Müzisyenlik

Üniversitedeyken oluşturduğu grupla müzik kariyeri başlayan Uzm. Dr. Peyami Duman müziğe ilgisini, yeteneğini; çaldığı enstrümanlara, yer aldığı müzik grubuna ve albüm çalışmalarına değinerek MAG Okurları için içtenlikle anlatıyor…

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1982 yılında Ankara’da doğdum. Tüm ömrüm, eğitim ve öğretim hayatım Ankara’da geçti. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum, Ufuk Üniversitesinden de uzmanlığımı aldım. Evliyim, Derin ve Demir adında iki çocuğum var.

Tıp doktoruyken müziğe yönelme arzunuz nasıl ortaya çıktı? Sanat sizin için ne ifade ediyor?

Tüm hayatım boyunca müziğe karşı bir ilgi ve yeteneğimin olduğunu biliyordum. Ankara Üniversitesinde okurken müzik kulübü ve stüdyomuz vardı. Orada ağabeylerimiz; bizden daha büyük, üst sınıflar müzik yapıyorlardı. Ben de okula başladığım zaman onlarla tanışma fırsatı bulunca ve bu imkânları da görünce müzik çalışmalarına başladım. Üniversitedeyken de bir grubumuz olmuştu. Onlarla Ankara’da değişik mekânlarda çalmaya başladık. Bir yandan okul hayatım devam ederken bir yandan da hobi amaçlı olmak üzere bazı mekânlarda çaldık. Üniversitelerin bahar şenliklerinde, Ankara’da bazı nezih mekânlarda da kendi müziğimizi yapma fırsatımız olmuştu. O dönemlerde davul çalıyordum ve vokaldim. Sanatın her dalı insan hayatında önemli yer tutan bir şeydir. Sanat güzelliktir, sanat rahatlamaktır, sanat özgürlüktür bence.

Saksafon çalmaya kaç yaşında başladınız? Okuldaki grubunuzdan bahseder misiniz? 

Asistanlık dönemimde solo enstrüman çalma isteğim oluştu. Saksafon her zaman, sesini ve tınısını çok beğendiğim bir enstrümandı. Asistanlık yıllarımda, bir hocamızdan iki yıl kadar saksafon için özel ders alma imkânım oldu. Saksafonun değişik türleri var. Bana en çok hitap eden alto saksafon, ben de şu an alto saksafon çalıyorum. 2011’de başladım.

Ankara Üniversitesinde okurken öğrenci arkadaşlardan oluşan bir grubumuz vardı. Pop, rock, reggae tarzında müzikler yaptık. Ben o zaman grupta hem solisttim hem de perküsyondaydım. Tabii ki okulumuzun zorluğu, Ankara Üniversitesinin zorluğu aşikâr. Okulun bizim için daha çekilebilir ve daha keyifli olmasını sağlaması açısından da müzik yapmak, bizim için çok değerli ve kıymetliydi. Hem üniversitenin imkânlarını kullanarak üniversitenin düzenlediği etkinliklerde hem bazı mekânlarda hem de diğer üniversitelerin bahar şenliklerinde çalma imkânımız oldu. Bir dönem Duman’ın alt grubu olarak da sahne almışlığımız vardır.

Tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Ne tarz müzik yapmaktan hoşlanıyorsunuz?

Şu an çaldığımız tarz; elektronik altyapı tabanlı pop, rock ve saksafonla bütünleştirilmiş bir tarz, özgün bir tarz çalıyoruz.

Müzik yaparken neler hissediyorsunuz? 

Müzik yaparken her şeyi unutuyorum denebilir. Hatta yemek yemeyi bile unuttuğumuz zamanlar oluyor. Özellikle provalarda kendimizi kaybediyoruz, çok keyifli vakit geçiriyoruz. Saksafon bence çok güzel bir solo enstrüman, tarihi de çok derin bir enstrüman. Saksafon çalarken kendimi tamamen özgür ve ortamdan uzaklaşmış hissediyorum. Çok yoğun çalıştığımız kliniğimizde, yoğun iş temposunda beni ruhen ve zihnen dinlendiriyor.

Albüm çalışmanız olacak mı?

Albüm çalışmamız olacak. Şu anda birlikte sahne aldığımız arkadaşlarımla kendi parçalarımız var. Grubumuz yaklaşık olarak dört senedir kendi içerisinde Batı müziğinden esinlenerek ülkemizde duymaya çok alışık olmadığımız sound’ları oluşturmak için çalışıyor. Elektronik müziği, günümüz tarzına uyarlayarak pop, trap ve R&B tarzlarını bir araya getirmeye çalışıyor. Gerek kendi oluşturduğumuz müziklerimiz, gerekse mevcut var olan şarkılara yapmış olduğumuz cover’larda, Batı ve Doğu sentezini daha önce rastlamadığınız bir şekilde duymanız mümkün. Mert Ziya Özkara, Mert Nadir Er ve Mert Efe Koç isimli üç gencin oluşturmuş olduğu “Black Wings Records”a benim de dâhil olmamla birlikte gelecekte çıkaracağımız şarkılar ve performans göstereceğimiz sahnelerimizin de bizleri çok daha güçlü bir konuma getireceğine inanıyorum. Şu anda yapmış olduğumuz tarzımız “indietronica”nın ülkemiz temsilcilerinden olmak için gençlerle yoğun bir çalışma sürecinin içine girdik. Umuyoruz, bu girmiş olduğumuz dönem içerisinde ismimizi çokça kez duyacaksınız. Repertuvarımızı biraz daha genişlettikten sonra albüm çıkartmayı düşünüyoruz.