Stilinize Dokunan Bir Kariyer
Bu zamana kadar birçok televizyon projesinin stylingine imza atmakla beraber erkek modası denince akla ilk gelen isimlerden biri olan başarılı Stil Danışmanı Başak Dizer ile modaya, hayatına ve kariyerine dair keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Moda sizin için ne demek?
Moda benim için sadece hobi ve ilgi alanıydı. Ben hobimi profesyonel bir şekilde işe dönüştürebilen şanslı kişilerdenim. Moda, özellikle ülkemizde lükse giriyor ve kesinlikle olmazsa olmaz değil, sadece hayatımıza biraz renk katmak için. Çok da ciddiye almamak lazım.
Stil danışmanı olarak neler yapıyorsunuz?
Reklam kampanyaları, marka sezon “lookbook” çekimleri, Dizi, televizyon programı, kanal tanıtımları, tiyatro oyunları, sinema filmleri baş rol oyuncularının ve televizyon yüzlerinin konsept stillerini oluşturuyorum. Kendimize ait bir” Room Styling Showroom” var ve bir de Room + Rumours konsept mağazamız. Ben erkek oyuncu ve erkek modellerle daha rahat çalıştığım için erkek tasarım ve styling tarafını üstüme aldım. Aslında tasarım mezunuyum ve 6 yıl Vakko ve Bilstore gibi mağazalarda tasarımcı olarak çalıştım. O zaman da alanım hep erkek koleksiyonuydu. Sonradan “styling showroom” açtık ve böyle devam etti.
Bu yılın trendleri neler?
Bolca desen. Özellikle çiçek deseni, metalik renklerde dore, lame ve bakır kumaşlar ön planda. Ayrıca, pastel tonlar; pembe, oranj ve sarılar oldukça moda. Midi kloş etekleri, pilili kısa pantolonları, volümlü uzun yelek ceketleri ve sweatshirt gibi parçaları bu sezon sıkça göreceğiz.
Room + Rumours’tan bahsedebilir miyiz?
Room + Rumours’ı 3 sene önce Room showroom uzantısı olarak açtık. Stylingden farklı olarak mağaza da olsun istedik. Çoğunlukla Türk tasarımcıların tasarımlarına yer verdik. Konsept mağaza içinde objeden erkek kadın aksesuarlarına, kıyafetten müzik kitap ve sanata kadar uzanan bir satış alanına sahip bir oluşum.
Yeni projeler var mı?
Biz televizyondaki projelerimizde sezonunun sonuna geldik. Çarpışma bitiyor. Vurgun ve Yüzleşme’nin de stylingi bitti. Fakat ağustosta tekrar konuşursak yeni projelerden bahsedebiliriz.
Formunuzu nasıl koruyorsunuz? Sporla aranız nasıl?
Her türlü yeni popüler sporu deniyorum ama ben çoğunluğun tersine spor salonunda fitness yapmayı çok seviyorum. Pilates, yoga, gravity yoga, EMS, yürüyüş ve koşuyu da haftada mutlaka 1 veya 2 defa yapıyorum.
Ne gibi bakımlar yapıyorsunuz?
Peeling, hamam ve kese, benim devamlı yaptığım bakımlar. Onun dışında özel bir bakım ritüelim yok. Saçıma hindistan cevizi yağı gibi bolca yağlar sürmek dışında tabii.
Çantanızdan eksik etmediklerinizi sorsak?
Japon yeşil çayı, çerez( ceviz, badem, hurma) dudak için ruj ya da nemlendirici, göz ve el kremi. Kulaklık, kitap ve cep telefonu da vazgeçilmezlerim elbette.
Tatil için özellikle ne gibi yerleri seviyorsunuz?
Hem kalabalık metropolleri hem de sakin plajlar ve kasabaları seviyorum aslında. İkisi de bana uyuyor. Tamamen moduma göre. Yeter ki seyahat edeyim. Her ortama hemen uyum sağlarım. Tabi yeni, heyecanlı yerler olması şart.