Soyer Holding Sürdürülebilir Ev Teknolojileri
Başarılı ve stratejik adımlarıyla sektörde yükselen bir ivme yakalayan Soyer Holdingin Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Soyer, şirketin sürdürülebilir ev teknolojilerindeki büyüme çözümlerine dikkat çekiyor.
Ev teknolojilerindeki sürdürülebilirlik yaklaşımınızın temelinde neler yer alıyor?
Sürdürülebilir ev teknolojileri yaklaşımımızın temelinde, iklim değişikliğiyle mücadelede tüketicilerimizle ortak bir adım atma fikri yatıyor. Enerji tasarrufu sağlayan ev aletleriyle, kullanıcıları daha bilinçli enerji tüketimi konusunda teşvik ederek, daha sürdürülebilir bir yaşam için onlara destek oluyoruz.
Sürdürülebilirlik konusundaki artan farkındalık, ev teknolojilerinde önemli bir trend haline geldi. Potansiyel ev alıcıları, enerji verimliliği yüksek ve yenilenebilir enerji kaynaklarına sahip evler için daha yüksek fiyatlar ödemeye istekli. Günümüzde, enerji maliyetleri birçok bölgede öncelikli endişe kaynağı haline gelmiş durumda. Bu durum, enerji tasarrufunu kolaylaştıracak çözümler bulmamız gerektiğini gösteriyor. Soyer Holding olarak, sürdürülebilir ev teknolojileri hizmetimizle, kullanıcılara enerji tüketimlerini ve harcamalarını azaltabilecekleri somut ve etkili yollar sunuyoruz.
Sürdürülebilir ev teknolojilerinin küresel ve Türkiye’deki ekonomik boyutu nedir?
Gelişmiş ülkelerde sürdürülebilir ev teknolojileri ihracatı 2018 yılında 60 milyar dolar iken, 2023 yılı itibarıyla bu rakam 160 milyar doları geçti. Aynı dönemde, gelişmekte olan ülkelerdeki ihracat ise 57 milyar dolardan 75 milyar dolara yükseldi.
Sürdürülebilir ev teknolojilerinin daha uygun maliyetli ve yaygın hale gelmesi, sadece iklim değişikliğiyle mücadele açısından değil, aynı zamanda ekonomik büyümeyi destekleme açısından da önemli faydalar sağlayabilir. Bu sektörün, 2030 yılına kadar 10 trilyon doları aşan bir pazar oluşturabileceği öngörülüyor.
Bu veriler, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin bu fırsatı değerlendirmek için hızlı hareket etmeleri ve daha çeşitli, üretken ve rekabetçi ekonomilere geçiş yapmaları gerektiğini gösteriyor. Önceki teknolojik devrimler, erken benimseyenlerin daha hızlı ilerleme ve kalıcı avantajlar elde etme şansına sahip olduğunu kanıtladı.
Sürdürülebilir teknolojilere yapılan yatırımların, umut verici ekonomik getiriler sağladığı açık. Dünya genelinde sürdürülebilirliği destekleyen düzenlemeler ve politikalar arttıkça, sektördeki şirketler de artan talep ve pazar fırsatlarından daha fazla yararlanacaktır. Bu noktada, sektördeki gelişmelerin istihdam yaratma ve ekonomik büyümeyi teşvik etme potansiyelini de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Sürdürülebilir ev teknolojileri sektörü, yeniliği ve girişimciliği teşvik edebilir; üretim, kurulum ve bakım gibi alanlarda istihdam olanakları yaratabilir.
Geçmiş dönem yatırımlarınızı ve gelecek hedeflerinizi anlatır mısınız?
2001 yılında, Ankara’da ilk mağazamızı açtık. 2018’de, Siemens’in Türkiye’deki en büyük bayisi olduk. Geçen bu altı yıllık süreçte bünyemize Samsung, LG, Electrolux gibi markaları da ekledik ve 2021 yılında, şirketimizi Soyer Holding çatısı altında birleştirdik. Yakın gelecekte, hem Türkiye pazarında hem de yurt dışında ticari faaliyetlerimizi geliştirme yönünde projelerimiz bulunuyor.
Dünyanın ikinci büyük ev aletleri üreticisi Electrolux’ü konsept mağaza anlayışıyla ilk kez Ankara’daki birçok AVM’ye taşıdık. Yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirerek, şirketimizi hem yurt içi hem de uluslararası alanda büyütmek için yeni yatırımlar yapıyoruz. Sürdürülebilir ev teknolojileri dışında, lüks konut projeleri ile inşaat sektörüne de adım attık.
Elektronik beyaz eşya, dayanıklı tüketim malları ve gayrimenkul gibi sektörlerde dünya çapında lider olmuş önemli firmaların bayiliği ile birlikte, çeşitli yatırım ve projelerle yükselen bir büyüme ivmesi kazandık. Sürdürülebilir ev teknolojileri ile, pazardaki yerimizi daha da büyütmek istiyoruz.