Pınar Altuğ’dan Minimal Tasarımlar
Ekranların sevilen yüzü Pınar Altuğ farklı sektörlerdeki çalışmalarına bir yenisini daha ekledi… Annesinin adıyla oluştuğu ve minimal tasarımlar içeren mücevher markasının keyifli yolculuğunu kendisinden dinliyoruz…
Hepimizin yakından tanıdığı Pınar Altuğ’u biraz da sizden dinleyebilir miyiz?
Hmm… Aslında inanın kendini anlatmanın ne kadar zor olduğu böyle sorulunca daha iyi anlaşılıyor:) Mesleki kısmından bahsedeyim o zaman; 1992 yılında bir tesadüf sonucu Neşe Erberk ile tanışmamla başlayan mankenlik kariyerim 1994 yılında Türkiye Güzellik Kraliçeliği ile taçlandı ve devamında televizyon çalışmaları başladı. Televizyon programları ve dizileri derken, yemek programımda verdiğim tariflerin derlendiği bir kitap da girdi hayatıma. Üç sene önce kendi ismimi taşıyan tekne tekstili yaptığım şirketimi kurdum ve şimdi buna “Selma by Pınar Altuğ” ismini verdiğim mücevher koleksiyonum da eklendi.
Mücevhere ilginiz ne zaman başladı?
Benim annem mücevher seven bir kadındı. Bütçesinin müsaade ettiği kadarıyla hep hakiki mücevherler takardı. Kız çocukları annelerinin izinden gidermiş, ben de annesine hayran bir çocuk olunca sonuç bu oldu…
Takı tasarımı konusundaki yeteneğinizi nasıl fark ettiniz?
Buna yetenek demeyelim de takmaktan hoşlandığım şeyleri koleksiyona dönüştürdüm diyelim.
Markanızın yolculuğu nasıl başladı? Marka isminiz nereden geliyor?
Uzun zamandır ismimi markalaştırmam gerektiğini düşünüyordum. Tekstil şirketimi kurup ismimi verdim. Sonrasında mücevher koleksiyonu çıkartma fikri ortaya çıkınca da annemin adını vermeden olamazdı.
Ürün yelpazeniz ve koleksiyonlarınızdan bahseder misiniz?
Yıldızlar, kalpler, ince ve küçük parçalar… Ama tabii ki altın ve pırlantadan oluşuyor. Koleksiyon kendi içinde birçok farklı kombin yaratma avantajı sağlıyor. Hem altın rengi seçeneği açısından hem de taşlı tassız modeller açısından oldukça zengin. Bugüne kadar sattığım kombinlerin hiçbiri birbiriyle aynı değil :))
Ürünlerinize nerelerden ulaşılabiliyor?
Şu an ürün satışlarımı yalnızca Lidyana.com üzerinden gerçekleştiriyorum. İnternet haricindeki satışlarım sadece bazı yardım kermeslerinde oluyor.
Koleksiyonlarınız arasında sizin için en özel olan koleksiyon ve parça hangisi?
İlk çizdiğim; koleksiyonun ilk parçaları olan twins küpe ve cuff yüzüklerim.
Markanızın tarzını nasıl tanımlarsınız?
Ben mücevherlerimi zamansız olarak tanımlıyorum. Her yaştan hanım, günün her saati, her kıyafetle takabilir Selmalarını 🙂
Tasarımlarınızda ilham kaynağınız neler oluyor?
En başta da söylediğim gibi kendi takmaktan hoşlandığım parçaları koleksiyona koyuyorum, dolayısıyla “şöyle bir şey güzel olurdu” diye düşünmem yetiyor. Ama elbette ki mevsimler veya özel zamanlar(mesela yılbaşı) tasarımlarımı etkiliyor.
Yeni yılda hangi ürünleriniz favori olacak?
Bence herkesin kendi için seçeceği ve beğeneceği bir Selma vardır. Ama yılbaşı için özel hazırladığım renkli taşlarla süslü kolye, küpe ve yüzükler çok eğlenceli…
Günlük kıyafetlerde ne tür takıları öneriyorsunuz?
Çok büyük parçalar olmadığı sürece bence her türlü mücevher takılabilir. Selma’nın bütün parçaları ister kot pantolon ve tişörtle ister bir döpiyesle isterseniz de bir kokteyl elbisesiyle kombinlenebilir.
Peki yılbaşı gecesinde, mücevher ne kadar ön planda olmalı, nasıl bir tarz oluşturulmalı?
Bana göre mücevher her kıyafeti tamamlayan en önemli unsur. Çok sade bir kıyafeti güzel, çarpıcı bir mücevherle bambaşka bir hale getirebilirsiniz.
Kişiye özel tasarımlar yapıyor musunuz?
Zaman zaman, talebe göre ve eğer yapabileceğim bir şeyse, elbette 🙂
Röportajımızı sonlandırırken yeni yıldan beklentilerinizi, yakın dönem proje ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
Her şeyden önce ülkemize barış ve huzur getirmesini arzu ediyorum. Son günlerde sanırım en çok ihtiyacımız olan şey bu. Ailem için de sağlık, mutluluk ve tabii ki başarı.
Projelerime gelince; televizyonla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor, bir süredir ekranda değilim ve artık özledim sanırım geri dönme zamanı. Kısmet :))