© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Op. Dr. Esra Çabuk Cömert Kadınları Bekleyen 2 Büyük Risk

Op. Dr. Esra Çabuk Cömert Kadınları Bekleyen 2 Büyük Risk

 Kadın hastalıklarında düzenli kontrollerin gerekliliğine vurgu yapan Op. Dr. Esra Çabuk Cömert, son yıllarda dünya genelinde artan iki büyük riski anlatarak, neler yapılması gerektiğine ve erken teşhisin önemine değiniyor. Kadın sağlığı, sadece fiziksel iyilik hâlini değil, aynı zamanda zihinsel ve duygusal dengeyi de içerir. Sağlıklı bir beden, sağlıklı bir zihin ve yüksek enerji demektir. Ne yazık ki, biz kadınlar bazen kendi sağlığımızı ihmal edebiliyoruz. Bugünlerde kadın sağlığı cephesinde özellikle üzerinde durmak istediğim iki önemli konu var: Yumurtalık kanseri ve rahim ağzı kanseri. Hayatın yoğun temposunda güçlü kalabilmek için bedenimizin bize verdiği sinyalleri zamanında fark etmek ve gerekli önlemleri almak, sağlıklı bir yaşamın en önemli adımlarından biri.

Son yıllarda, dünya genelinde rahim ağzı kanseri vakalarında belirgin bir artış yaşanıyor. Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre, sadece 2022 yılında dünya çapında 662.301 yeni rahim ağzı kanseri vakası tespit edildi. Bu artış yalnızca küresel ölçekte değil, Türkiye’de de dikkat çekici. Ülkemizde her yıl yaklaşık 2.374 kadın bu tanıyı alıyor ve görülme sıklığı yüz binde 4,5 olarak rapor ediliyor.

Yumurtalık kanseri de aynı şekilde sessiz bir artış eğiliminde. Ülkemizde tüm yaş gruplarında kadınlarda en sık görülen kanserler arasında yer alıyor ve yüzde 3,3 sıklıkla yedinci sırada bulunuyor.

Bu artışların nedenleri arasında; HPV enfeksiyonlarının yaygınlaşması, tarama programlarına katılım oranlarının düşük olması ve farkındalık eksiklikleri sayılabilir. Oysa her iki kanser türü de erken teşhis ile büyük oranda önlenebilir ya da başarılı şekilde tedavi edilebilir.

Yumurtalık Kanseri: Sessiz Tehlike

Yumurtalık kanseri, genellikle belirgin belirtiler göstermez. Bu yüzden de çoğu zaman “sessiz tehlike” olarak tanımlanır; ancak vücut, sinyalleri bize verir: Karın ağrıları, hazımsızlık, şişkinlik ve kasık ağrıları, dikkate alınması gereken önemli ipuçlarıdır. Menopoz sonrası dönemde, bu belirtileri “geçici bir şey” olarak görüp ertelemek, tedavi şansınızı azaltabilir. Bu sebeple, erken teşhis, bu kanserdeki en önemli yaşam kurtarıcı faktördür. Kendinizi dinlemeli, fark etmeli, belirtileri ciddiye almalı ve olası bir kanser riskine karşı fark ettiğiniz şeyleri mutlaka doktorunuzla paylaşmalısınız.

Yumurtalık kanserinin tedavi seçenekleri, kanserin evresine göre değişir. Erken evrelerde genellikle cerrahi müdahale ve yumurtalıkların alınması önerilir; ancak, hastalık ilerledikçe kemoterapi ve bazı durumlarda immünoterapiler devreye girer. Eğer kanser yayılmışsa, tahmin edilebileceği gibi daha karmaşık bir tedavi süreci başlar ve tedavi, genellikle cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi kombinasyonuyla yapılır. İmmünoterapiler, son yıllarda umut verici bir seçenek olarak öne çıkıyor. Bu tedavi yöntemi, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücrelerine karşı daha etkili bir savunma mekanizması geliştirmesine yardımcı oluyor.

Uzun yıllardır kliniğime gelen hastalarıma da önerdiğim gibi, yumurtalık kanserinin erken teşhis edilebilmesi için yıllık jinekolojik kontrolleri aksatmamak, ultrasonografi ile düzenli yumurtalık kontrolleri yaptırmak son derece önemli. Özellikle ailesinde yumurtalık veya meme kanseri öyküsü olan kadınlar için genetik testler ve danışmanlık, riski azaltmada büyük rol oynar.

Rahim Ağzı Kanseri: Önlenebilir Bir Tehdit

Rahim ağzı kanseri, genellikle HPV (Human Papilloma Virüsü) enfeksiyonunun neden olduğu bir hastalıktır. Neyse ki, HPV’ye bağlı rahim ağzı kanserlerinin çoğu, erken aşamalarda tespit edilebilir. Pap smear testi ve HPV testi, rahim ağzındaki hücresel değişiklikleri erken dönemde yakalamamıza olanak tanıyor. Ayrıca HPV aşısı, özellikle genç yaşlarda yapıldığında, rahim ağzı kanserine yakalanma riskini de büyük ölçüde azaltıyor.

Rahim ağzı kanserinin tedavi yöntemleri de yumurtalık kanserinde olduğu gibi kanserin evresine göre değişiyor. Erken evrelerde, kanserli hücrelerin bulunduğu bölgenin cerrahi müdahale ile çıkarılması yeterli olabilir; ancak, kanser ilerledikçe, tedaviye radyoterapi ve kemoterapi eklenebilir. İleri evrelerde, immünoterapiler ve hedefe yönelik tedaviler de uygulanmaktadır. Bu tedavi seçenekleri, kanserin yayılmasını engellemeyi ve hastalığı kontrol altına almayı amaçlar.

Tarama Programlarının Önemi

Yumurtalık ve rahim ağzı kanseri, erken teşhisle büyük oranda önlenebilir veya tedavi edilebilir hastalıklardır. Bu, düzenli kontrollerin ve tarama programlarının aksatılmadan yapılmasına bağlıdır. Türkiye’de, rahim ağzı kanseri tarama programları aktif olarak uygulanıyor ancak, katılım oranlarının arttırılması ve farkındalık düzeyinin yükseltilmesi gerekiyor. Yumurtalık kanseri içinse, daha fazla kadının yıllık jinekolojik kontrollerini aksatmaması ve yumurtalıkların düzenli olarak ultrasonla incelenmesi gerektiği bir gerçek.

Genetik Faktörler ve Aile Geçmişi

Ailede yumurtalık veya meme kanseri öyküsü bulunan bireylerde, bu kanserlerin daha erken yaşlarda görülme riski artmaktadır. Bu gibi durumlar, genetik danışmanlık alınmasını gerektirebilir. Genetik testler, özellikle BRCA1 ve BRCA2 gibi gen mutasyonlarının varlığını saptayarak, risk altında olan bireylerin erken tedavi almasına olanak tanır. Bu tür taramalar, kanserin önlenmesi veya erken evrede tedavi edilmesi konusunda büyük rol oynar.

Klişe ama doğru: Erken müdahale hayat kurtarır… Sağlık, sadece fiziksel değil, zihinsel ve duygusal bütünlüğü de içerir. Erken teşhis, sağlıkla ilgili her adımın en önemli aşamasıdır. Yumurtalık ve rahim ağzı kanserlerinin erken teşhisi, tedaviye başlama süresini kısaltır ve tedavi başarı oranını artırır. Hem bedenen hem de ruhsal olarak sağlıklı kalabilmek için, vücudumuzun verdiği sinyalleri dinlemeli ve sağlık taramalarını ihmal etmemeliyiz.

On sekiz yılı geride bırakan bir kadın doğum uzmanı olarak tüm kadınlara tavsiyem, şartlar ne olursa olsun kendinizi önemseyin, sağlığınıza değer verin ve düzenli kontrolleri ihmal etmeyin. Tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum.

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.