Nam-ı Diğer Gezimino: Mina Arıcan
Sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla dikkatleri üzerine çeken, Mina Arıcan nam-ı diğer Gezimino ile blogger olma macerası ve markası Bubble Trouble hakkında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Sizi tanıyabilir miyiz? Kimdir Mina Arıcan?
Bu soruya klasik olarak, üç kelimeyle cevap vermek istiyorum; yaratıcılığa düşkün, hayalperest ve yenilikçi.
Özel bir bankada finans sektöründe çalışırken, sosyal medyaya yöneldiniz. Bize bu geçiş sürecinden bahseder misiniz? Nasıl oldu?
Koç Üniversitesi, Ekonomi Bölümü mezunuyum. Üniversiteyi burslu okudum başarılı bir akademik geçmişim oldu. Ardından biraz da ailemin yönlendirmesi ile diyelim, önce büyük bir denetim firmasında sonrasında da özel bir bankanın hazine bölümünde işe başladım. İyi bir pozisyonda, başarılı bir şekilde kariyer adımlarını çıkıyordum aslında. Hatta işi bırakmaya karar verdiğimde sektörde öncü bazı yabancı bankalardan da teklif aldım
Her zaman kalbimde yatan, dijital dünyada var olmak ve yeme içme sektörüne yakın olmaktı. Tam zamanlı bu işlerle ilgilenmek istediğimi anladım. Maddiyatı bir kenara koyarak hayallerimin peşinden koşmaya karar verdim. Bu hayalimin altını, yıllar içerisinde doldurmuştum, aslında bir anda başlamadı. Üniversite zamanı çok farklı sektörlerde staj yaptım ama en çok zevk aldığım stajım, içerisinde Yüce Zerey’in bulunduğu Coca-Cola Company dijital stajı idi. O zaman anladım ki benim bulunmak istediğim sektör buydu. Ne kadar finansın içerisinde olsam da hep bir tarafından dijital dünyanın da içinde olmaya çalıştım. Türkiye’nin sektörde önde gelen yayınlarını çıkaran Ajans Medya kurucuları halam ve amcamın yıllarca kapısını az çalmamışımdır. Ama bu radikal karar da en büyük destekçilerim eşim Terim ve tabi ki Türkiye’de dijital ve sosyal medya denince akla gelen ilk isim, eşimin kuzeni ve benim de can dostum sevgili Buse Terim oldu.
Sosyal medyada kullandığınız “Gezimino” ismi nasıl ortaya çıktı?
Öncelikle isim fikri, eşim Terim’den çıktı. Bana hep Mina yerine Mino der, seyahat ettiğim yerleri de paylaştığım için “Gezimino” koy bence ismini dedi, öyle de kaldı.
Şu an hali hazırda bir sosyal medya hesabınız var ve gün geçtikçe artan bir takipçi kitleniz mevcut. “Gezimino” adlı hesabınızda, takipçilerinize nasıl bir içerik sunuyorsunuz?
Hesabımda, pandemiden önce seyahat ettiğim yerleri paylaşıyordum. Hatta gezimino.com web sitesinden de kişiye özel seyahat programı çıkarıyorum. Malum, seyahatler ertelendi. Ben de pandemi döneminde rotayı dünya mutfaklarındaki tariflere çevirdim. Ardından da kendi sağlıklı ve pratik tariflerimin de ilgi çektiğini fark ettim ve sağlıklı yemek tarifleri paylaşmaya başladım. Aslında bir nevi bu süreçte takipçiler beni yönlendirmiş oldu.
Son dönemin trendi olan Bubble Tea içecekler yapan bir mekân açtınız. Bubble Tea’ye olan ilgi ve Bubble Trouble adını verdiğiniz bu konsept hakkında bizlere bilgi verir misiniz?
Yıllardır gezdiğim her yerde en sevdiğim içeceklerden biriydi. Türkiye’ye beş, altı yıl önce getirmeye çalışmıştım olmamıştı, geçen seneye kısmet oldu. Pandemiden ötürü dükkânımızı kapadık. Ama ikram servisleri ve etkinlik hizmetleri devam ediyor. Türkiye’de ilerlemeye çok açık bir sektör olduğunu düşünüyorum. Markamız Bubble Trouble’ı öne çıkaran özellik de kendine özgü ve içinde hiçbir katkı maddesi olmayan taze içecekleri oldu. Gezimino’dan paylaştığım tarifler gibi Bubble Trouble’ın da bütün tarifleri, taze sebze meyvelerden oluşuyor. Yeni şube arayışım ve bir yandan da imtiyaz görüşmeleri devam ediyor. Umarım pandeminin etkilerinin azalmasıyla tekrardan girişimlerimiz hızlanacak.
Son dönemin en popüler konularından biri Instagram’a yeni eklenen Reels videoları. Biraz da hazırladığınız ve çok ilgi çeken reels videolarından bahsedelim.
Videolar çekmek, farklı içerikler üretmek… Her zaman bu konulara çok ilgi duydum. Hatta henüz ilkokuldayken okul etkinliğine davetiye tasarlamıştım. Yine küçük yaşlarda bilgisayar oyunu tasarlama, kodlama yapma gibi deneyimlerim oldu. O zamanlar Youtube yoktu tabi ki, nasıl yapıldığını öğrenmek şimdiki kadar kolay olmuyordu. Kısacası kendimi bu konuda hep geliştirmeye çalıştım, hep ilgim oldu. Instagram’ın reels özelliği ile birlikte bu yaratıcılığımı da kitlelerle paylaşma imkânı buldum. Özellikle şaşırtıcı, eğlenceli, dinamik reels videoları yapıyorum. Çok güzel geri dönüşler var. Herkes nasıl yaptığımı merak ediyor. Ben de öğrenmek istiyorum diyen takipçim var. Umarım çok daha fazla ses getiren videolara imza atabilirim. Bu konuda dünyaca ünlü Zach King en büyük idolüm diyebilirim.
Hepimizin ilgiyle severek takip ettiği, daha önce dergimize de konuk ettiğimiz Buse Terim gibi bir isim; sosyal medya için çekimlerinde sizinle çalıştığını birçok defa belirtti. Bu konuda neler düşünüyorsunuz, aranızdaki ilişki çok merak ediliyor.
Buse ile bambaşka bir ilişkimiz var. Ben onu dinliyorum, o benim fikirlerime saygı gösteriyor ve bunu bir iş gibi değil zevkle, keyifle, gönülden yapıyoruz. Bu samimiyet takipçilere de geçiyor diye düşünüyorum. Açıkçası bu konuda yine içimdeki fotoğraf sevgisini ortaya çıkaran, beni cesaretlendiren Buse oldu. Bu vesileyle kendisine buradan da tekrar teşekkür ediyorum. Beraber fotoğraflar, videolar çekiyoruz, düzenlemelerini yapıyorum ve güzel içerikler üretiyoruz. Son dönemde birçok markadan da bu yönde teklifler geldi, işbirlikleri yapıyorum. Umarım önümüzdeki üreçte daha büyük işlere, farklı markalarla ve daha fazla p