Merakınıza Değecek Bir Mekan Kiss The Frog
Sade lezzetlere, doğal sunumlara, samimi bir atmosfere, keyifli müziklere ve sıcak bir dekorasyona, makul fiyatlar ile sahip olabileceğiniz sıradaklıktan uzak bir mekan… Kiss The Frog… Restoran hakkında sahibi Gül Etker ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik…
1- On yıldır ara verdiğiniz restoran işletmeciliğine oldukça lezzetli deniz mahsülleri menüsüne sahip bir restoranla devam ediyorsunuz. Kiss The Frog – Seafood Brasserie serüveni nasıl başladı?
İki senedir hafif hafif yer bakmaya başlamıştım ama bir türlü istediğim gibi bir dükkan bulamıyordum. Bir arkadaşım bu mekanın boşalacağını söyleyince bakmaya geldim ama çok umudum yoktu. Nasıl olsa yine bir kusur bulurum diyordum. Mekana gelince; buranın benim olduğunu anlamam birkaç dakika sürdü. ‘Tam bana göreymiş’ dedim hemen. Sonra konsept kısmını düşünmeye sıra geldi. Zaten, deniz ürünlerine daha bir meyilliyim, bir de Türkiye’nin bu konuda çok bakir olduğunu düşünüyorum. Sonunda, neyi bulmak istiyorsam, ne yiyip, ne içip, ne müzik dinleyip de bulamıyorsam, bu boşluğu dolduracak bir mekan yapmaya karar verdim. Eski naif günlere olan özlemim de mekanın oluşmasında çok rol oynadı. Zorlamasız, samimi, lezzetli bir mekan yaratmaya gayret gösterdim.
2- Kısa zamanda İstanbul’un gözde restoranları arasındaki yerini alan mekanınızın başarısını nelere bağlıyorsunuz?
Yukarıda anlattıklarım etkili oldu sanırım. Ben nasıl hayal ettiysem, bire bir tuttu. Demek ki benim gibi hisseden çok insan varmış. Çok mutlu oldum tabii. Sade lezzetler, doğal sunumlar, samimi atmosfer, keyif veren müzik, sıcak dekorasyon, makul fiyatlar, medeniyet, değişiklik, sıradan olmamak…
3- Menü içeriğinizden bahsedebilir misiniz? İddialı olduğunuz lezzetleriniz neler?
Tamamen deniz ürünlerinden oluşan bir menü. Zaten Seafood Brasserie diye tamamladık ismimizi. Dünyanın her yerinde geziyoruz menüde. Sushi, pizza, dürüm, paella, istiridye, …
4- Bildiğimiz kadarıyla menüyü siz hazırlıyorsunuz… Nelere dikkat ediyorsunuz hazırlık aşamasında?
Evet, ben hazırlıyorum. Yukarıda anlattıklarım açıklayıcı sanırım.
5- Kaç kişilik bir ekibiniz var? Ekip arkadaşlarınızı seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
25 kişiyiz şu anda. Amatör ruhlu, güler yüzlü, eğlenerek işini yapan, hareketli, pratik, disiplinli olmalarına özen gösteriyorum.
6- “Kiss the frog” isminin hikayesi nereden geliyor? Kurbağa prens mi? ☺
Evet, masaldan yola çıktım. Her şekilde oyuncaklı bir isim. Konseptle çok örtüştüğünü düşünüyorum. Merak uyandıran bir isim olmasını tercih ettim, keza merak etmeye değecek bir mekan yarattık.
7- Şubeleşme veya franchise hakkında ne düşünüyorsunuz?
Hiç iyi şeyler düşünmüyorum, hatta inanmıyorum. Benim titizliğimde iş yapan birinin ve yarattığım konseptlerin kesinlikle şubeleşmeye uymadığını düşünüyorum.
9- Yakın dönem projelerinizden biraz bahseder misiniz?
Önceliğimiz; benim, personelimin ve misafirlerimizin Kiss The Frog’da çok mutlu olması… Keyifli bir ülkede, keyifli keyifli işimi yapmak. Vaktim kalırsa da iş dışında keyifli şeyler yapmak isterim. Başarı hırsım var ama büyüme hırsım yok.