© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well ile

Medicana International Ankara Hastanesi Feel Well ile

Sağlığı Yeniden Tanımlamak

Sağlık anlayışını, hasta olmadan da sürdürülebilir bir iyilik hâli yaratmak üzerine şekillendirdiklerini anlatan Feel Well Beslenme ve Yaşam Tasarımı Merkezi Kurucu Koordinatörü Elvan Odabaşı, bireyin beden hikâyesini anlamanın, beslenme ve sağlıklı yaşam süreçlerinde klasik yöntemlerden çok daha etkili olduğunu vurguluyor.

Projeniz Feel Well için Medicana International Ankara Hastanesi ile çalışmaya nasıl başladınız?

Bugüne kadar Ankara’da sağlık alanında pek çok yeniliği hayata geçiren Medicana International Ankara Hastanesi başhekimimiz ve genel müdürümüz Doç. Dr. Gülçin Türkmen Sarıyıldız, bu hayalin en kıymetli ortağı olarak yeni dünyanın ihtiyaç duyduğu önleyici sağlık vizyonunu gerçekleştirmek için kolları sıvadı. Bir hekimin en kutsal vazifesi iyileştirmektir; ancak, iyi ve sağlıklı kalmalarını sağlayacak halk sağlığı hizmetlerini sunmak da diğer bir görevidir. Feel Well, bu bakış açısıyla yalnızca bir sağlık hizmeti değil, sağlıkla kurduğumuz ilişkide “hasta olmadan da hastaneye giderek iyi, sağlıklı, uzun bir yaşamı mümkün kılmak” için tasarlanıp Ankara’ya kazandırılmış çok kıymetli bir hizmettir.

Bu merkez, kanser hastalarına nasıl çalışmalarla destek oluyor?

Kanserle mücadelede beslenme sadece kalori alımı değil, yaşam kalitesinin yükseltilmesiyle bağışıklığının desteklenerek umutla beslenmesi anlamına gelir. Merkezimizde, kanser hastalarına özel, tedavi süreçlerini destekleyen, kişiselleştirilmiş beslenme protokolleri yürütüyoruz. Kemoterapi, radyoterapi veya cerrahi süreçlere uyumlu diyet planlarıyla; iştahsızlık, mide bulantısı, bağışıklık zayıflığı gibi yan etkileri en aza indirmeyi hedefliyoruz. Mikrobiyota dostu ve inflamasyon karşıtı yaklaşımlarla besin intoleransları ve metabolik yanıtları dikkate alarak kişiye özel çözümler sunuyoruz. “Beraberiz” projesi ile de, kanser hastalarına bakım veren yakınlarına “Ne yedirmeli? Nasıl hazırlamalı? İştahsızlıkla nasıl baş etmeli?” gibi sorularını yanıtlarken yalnız olmadıklarını hissettirecek bir topluluk sunarak yaşamı onarma cesareti veriyoruz.

Obeziteyle mücadeleye Feel Well nasıl yaklaşıyor?

İnsan kendi bedeninden ve doğasından uzaklaşmasıyla daha az hareket ediyor ve dinleniyor, daha çok yoruluyor ve yüksek kalorili ama besin değeri düşük gıdalarla doymaya çalışıyor. Ne beden doyuyor ne de yaşam. Ülkeler bugün sağlık politikalarını yalnızca tedavi üzerine değil, önleyici ve sürdürülebilir yaklaşımlar üzerine kurmak zorunda. Feel Well ile obeziteyi sadece bir “beden sorunu” olarak değil, toplumun geleceğini ilgilendiren bir uyanış çağrısı olarak görüyoruz. Bu bir diyet değil, bir sağlık manifestosudur ve insan bedeni yeniden söz sahibi olmalıdır. Bireyin beden hikâyesini dinliyor, yeme davranışının arkasında yatan stres, travmalar, çocukluk kodları, bastırılmış duygular, görülmemişlik hissi gibi duygusal yükleriyle beslenme davranışlarını analiz ediyoruz. “Ne yiyorsun?” değil, “Neden, nasıl ve ne zaman yiyorsun?” diye konuşuyoruz. Sadece bedeni değil, yaralı benlikleri de incelikle besliyoruz.

Klasik “diyet listesi” anlayışına karşılık güncel yaklaşımlar nelerdir?

Klasik diyet listeleri kişisel değil kalıpsalken her bireyin genetiği, mikrobiyotası, yaşam ritmi ve metabolik ihtiyacı farklıdır. Kişiye özel, bilim temelli ve çok disiplinli bir şekilde ilerlenmeli. Feel Well’de, klasik liste anlayışının ötesinde, mikrobiyom temelli beslenme planları hazırlıyoruz. Bu bilinçle “bağırsak dostu hastane” yaklaşımını hayata geçirdik. Endokrin uzmanları, kardiyoloji (kalp-damar) uzmanları, gastroenterologlar ve psikologlarla birlikte çalışan entegre bir ekip olarak bireye bu besine neden ihtiyaç duyduğunu, onun hormon sistemine, kalbine, bağışıklığına ne yaptığını derinlikli, bütüncül ve iyileştirici olarak sunabiliyoruz. Diyet listesi, sadece yemek planı değil; bedenin, bağırsak ekosisteminin ve bir hayatın haritasıdır.

Sizce toplumda hâlâ kilo ve sağlık arasındaki ilişkinin yeterince anlaşılmamasının sebebi nedir?

En büyük yanılgı “sağlık eşittir kilo”. Bize öğretilen bu denklem, insanları yıllarca aynada bedenini yargılamaya, kendini rakamlarla tanımlamaya itti. Oysa ne tartıdaki rakam, ne bedenin biçimi, ne de ölçüler ile; sağlık, bir sayı değildir. Bunların hiçbiri, hücresel düzeyde iyilik halini, hormonal dengeyi, mikrobiyotayı ya da zihinsel gücü ölçemez. Bana kalsa tartıları yasaklarım, çünkü tartılar yalnızca ağırlığı değil, öz saygıyı, motivasyonu ve gerçek sağlık anlayışını da manipüle ediyor. Feel Well’de, insanları kilolarıyla değil, yaşamlarıyla değerlendiriyoruz. Beslenme tasarımlarımız, rakamlara değil; bağışıklığa, enerjiye, uykuya, ruh haline ve sürdürülebilir yaşama dayanır. Kendini tartmak isteyen birine “Gerçekten bedenini mi, yoksa öz güvenini mi ölçüyorsun?” diye soruyoruz. Bizce sağlık ölçülmez, yaşanır. Feel Well, o yaşamın iyi halidir.

Sosyal medyada ideal vücut algısı sağlıklı yaşama destek mi oluyor yoksa zarar mı veriyor?

Sosyal medya, ideal vücut algısını parlatırken bireyin beden algısını çökertiyor. Filtrelenmiş gerçeklikler, mükemmel açılar, hedefe odaklı ama hikâyeden uzak bedenler… Bugün insanlar, kendi bedenini değil; karşılaştığı bedenin standartlarını ölçüyor. Acı tarafı şu ki kimse kendi bedeninin duygusunu yaşamadan, başkasının bedenine benzemeye çalışıyor. Sosyal medya, sağlıklı yaşamı desteklemiyor; pazarlıyor. “Sağlık” adı altında manipüle edilen bedenler, insanların ne hissettiğini değil, nasıl görünmesi gerektiğini dikte ediyor. Oysa sağlık, görünmez bir şeydir. İdeal beden yoktur. Gerçek beden vardır. Her gerçek beden, yaşadığı şeylerin taşıyıcısıdır. Danışanlarımıza aynaya bakarken başkasının değil, kendilerinin gözünden bakmayı öğretmeye çalışıyoruz, çünkü en güçlü beden, başka biri gibi olmaya çalışmaktan vazgeçmiş bedendir.

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.