Kıvanç Kasabalı, Baba Olmanın Getirdiği Sorumlulukları Anlattı.

“Şehirden Uzakta” belgeseli ile Anadolu’nun güzelliklerini ve sıcak insanlarını ekranlara taşımaya devam oyuncu Kıvanç Kasabalı, oğlu Can ile olan ilişkisini ve baba olmanın getirdiği sorumlulukları MAG Okurları için anlattı.

Baba olduğunuzda hissettiğiniz ilk şey neydi?

İnanılmaz bir şaşkınlık içindeydim. Birçok duyguyu aynı anda yaşadım ama ilk aklıma gelen, bulutların üzerinde geziyormuşum gibi bir hissiyattı. Doğum sırasında Can’ı gördüğüm sahneyi unutamam.

Baba kavramını tek bir cümleyle tanımlayabilir misiniz?

Koruyup kollayan ve güven veren.

Genelde birçok erkek, baba olmadan önce baba olmaktan korkar. Sizin çekinceleriniz var mıydı?

Baba olmak gibi bir çekincem yoktu. Tabii ki annelikten çok farklı bir his ve bence aslında sonradan daha net anlaşılır bir durum babalık. Hiçbir ön yargım yoktu, her şeyi yaşayıp görmek istediğim için kendimi hiçbir şeye şartlamadım, sadece anı yaşamak istedim.

Kendi babanızın size davranışlarıyla, sizin, çocuklarınıza karşı davranışlarınızı kıyasladığınızda gördüğünüz en büyük fark nedir?

Benim babamla kıyaslarsam, davranış ve duruş olarak jenerasyon farkını çok net görebiliyorum. Eskiye göre şu an için babalık kavramı çok evrilmiş durumda bence… Çocuklarıyla ilişkide babalar çok daha aktif rol alıyorlar artık. Bu da baba ile çocuk ilişkisini daha güzel hale getiriyor.

Baba olduktan sonra hayatınızda neler değişti? Beklentileriniz doğrultusunda bir değişim mi oldu?

Baba olduktan sonra tabii ki hayata daha sorumlu bakmaya başladım. Kendimle ilgili önemli bir karar alırken oğlumun geleceğini de düşünür hale geldim; ama net olarak söyleyebilirim ki baba olmadan önce bununla ilgili hiçbir beklentim yoktu.

Oğlunuzla yapmaktan en keyif aldığınız aktivite nedir?

Baba oğul vakit geçirirken ne yaparsak yapalım keyif almaya dikkat ediyorum. Bir şeyi sadece yapmak için değil, gerçekten ne olursa olsun vaktimizi eğlenceli hale getirecek şekilde yapmak için çabalıyorum; ama düşündüğümde en keyif aldığımız anlar parkta basketbol ya da futbol oynadığımız, evde de resim çizdiğimiz anlar diyebilirim.

Oğlunuzla arkadaş gibi mi yoksa baba-çocuk çizgisinin keskin olduğu bir iletişimi mi tercih ediyorsunuz? İlişkinizi nasıl tanımlarsınız?

Aslında ilişkimde çok keskin çizgim yok. Bir denge içinde yürütmeye dikkat ediyorum ilişkimi. An geliyor baba oğul ilişkisi içinde gidiyoruz, an geliyor arkadaş gibi oluyoruz ama burada benim için önemli olan, ona karşı net bir duruşumun olması.

Çocuğunuzun kariyerini oluşturma sürecinde nasıl bir etkiniz var? Tercihlerini tamamen kendisine mi bırakıyorsunuz?

Şu an Can için hiçbir kariyer planlaması yapmıyorum, çünkü çok erken diye düşünüyorum. İleride onun keyif aldığı ve yapmak istediği şey daha önemli benim için. Tabii bir baba olarak tecrübelerim dahilinde yönlendirme yapabilirim ama onun yolunu kendim çizmek gibi bir derdim olmayacaktır.

Bugüne kadar aldığınız en güzel Babalar Günü hediyesi nedir?

Can’ın bana Babalar Günü için çizdiği resim.

Babalar Günü için iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Tüm babaların ve baba adaylarının Babalar Günü kutlu olsun.