Kendini Sahnede İfade Etmek Buse Orcan
İlk olarak, Gönül Dağı dizisiyle ekranlarda izleyen karşısına çıkan Buse Orcan, şimdilerde Kasaba Doktoru’ndaki Dr. Nazlı karakterine can veriyor. Güzellik yarışmalarında da dereceleri bulunan oyuncu, sanata olan ilgisini ve oyunculuk kariyerine dair merak edilenleri MAG Okurları için açıklıyor…
TRT1’de yayımlanan Gönül Dağı dizisiyle adınızdan söz ettiriyorsunuz ama aslında bu bilinirliğin geçmişi de var. Best Model of Türkiye maceranızdan biraz bahseder misiniz? Modellik kariyerine nasıl başlamıştınız? Hayatınızı biraz anlatır mısınız?
Yirmi yaşındayım. İzmir’de doğup İstanbul’da büyüdüm. Notre Dame de Sion Fransız Lisesi mezunuyum, şu anda Bahçeşehir Üniversitesinde okuyorum. Lisedeyken yarışmaya katıldım ve derece aldıktan sonra modellik yapmaya başladım. Bu süreçte birçok tasarımcıyla çalıştım ve moda haftalarında yer aldım; aynı zamanda diksiyon, sunuculuk ve oyunculuk eğitimi almaya da başlamıştım. Ailemin de desteğiyle birlikte, zamanla oyunculuğun beni daha mutlu, motive ettiğini gördüm ve kariyerimi bu yönde ilerletmek istediğime karar verdim.
Sanatın pek çok dalıyla ilgileniyorsunuz. Bunlara biraz değinir misiniz?
Çok küçük yaştan beri dans ve müzik, hayatımın bir parçası. On iki sene boyunca bale yaptım. Buna paralel olarak piyano ve gitar çalıyor, şarkı söylemekten çok zevk alıyordum. Daha sonrasında ise şan eğitimi alarak sesimi geliştirmek, doğru kullanmayı öğrenmek istedim.
Peki, sanata yönelmenizdeki motivasyonunuz neydi?
Enerjik, üretmeyi seven biriyim; bu, küçükken de böyleydi. İnsanın kendi arayışının o zamanlardan başladığına inanıyorum. Ben de baleye başladıktan sonra dansın ve müziğin ruhuma, bedenime iyi geldiğini fark ettim; motive oluyordum. Duygu ve düşüncelerimi sanatla ifade etmekten hoşlanıyorum. Bana alan yaratıyormuş gibi hissettiriyor. Aynı zamanda kalıcı bir disiplin, çalışma özverisi ve yaratıcılık da kattığını düşünüyorum.
İlk oyunculuk deneyiminizi Gönül Dağı dizisiyle yaşadınız. Bu yapımda yer almaya nasıl karar vermiştiniz? Asya nasıl bir karakter?
Deneme çekiminin hemen ertesi günü sete çıkmıştım. Benim için çok önemli ve heyecanlı bir dönemdi. Çalışmalarımın karşılığını alabilmeyi ve bu işi her ayrıntısıyla öğrenmeyi çok istiyordum. Gerçekten sette tecrübe etmenin ne demek olduğunu anlamaya başladım ve bunun için çok mutluyum. Asya çok iyi kalpli, merhametli, dürüst, doğal, aynı zamanda hayat koşulları sebebiyle çekingen ama bir o kadar da kabuğundan çıkmayı arzulayan, buna gücü olan bir karakterdi. Oynadığım süre boyunca karakterin kendi iç çatışma ve kalıplarını kırışını görmek çok güzeldi.
Kasaba Doktoru’na muhteşem bir giriş yaptınız. Bir kalp cerrahını canlandırmak size neler hissettiriyor? Rolünüze nasıl hazırlanıyorsunuz?
Öncelikle her Çarşamba TRT1’de ekrana gelen Kasaba Doktoru’nda oynadığım, böyle güzel bir ekibin içinde yer aldığım için gerçekten çok mutluyum. Dr. Nazlı’yı seviyorum. İşinde çok iyi, prensipli bir kalp cerrahını oynamak öz güvenli hissettiriyor. Nazlı’nın hırslarıyla duyguları arasında kalışına, çatışmalarına şahit oluyoruz ama düşündüğümüzde olaylara kötü duygularla yaklaşmıyor, sadece hayatını inşa ederken işinde çok iyi olma isteği onu yalnızlaşmaya itebiliyor. Role hazırlanırken sahnenin gerektirdiği tıbbi detayların doğru olması için sağlık danışmanımızla çalışıyoruz. İşinde profesyonel bir doktoru oynamak için bunlar gerçekten önemli detaylar. Ayrıca bu işte yer almanın benim için bir anlamı daha var; annem doktor olduğu için hastanede çok zamanım geçti ve oyunculukla tanışana kadar da çocuk doktoru olmak istiyordum. Yani hastane, tıp ortamına hiç uzak sayılmam ve adaptasyon sürecimde bana çok yardımcı olduğunu düşünüyorum, kendimi şanslı hissediyorum.
Küçüklüğünüzde, şu anda bulunduğunuz noktaya gelebileceğinizi hayal eder miydiniz?
Kendimi sahnede ifade etmeyi gerçekten seviyordum ama açıkçası oyunculuğun hayatımın merkezinde olacağını tahmin edemezdim. Bunu ben de zamanla süreç içinde anladım. Gün geçtikçe motive oldum ve oyunculuk adına çalışmanın, emek vermenin, bir karakteri oluşturma, oynama duygusunun beni ne kadar beslediğini, mutlu ettiğini fark ettim. Kesinlikle ancak çok sevilerek yapılabilecek bir iş. Yolumun uzun olduğunu ve her gün yeni bir şey öğreneceğimi düşünüyor, gelişimin hayat boyu olduğuna inanıyorum.
Dans eden ve şan dersleri almış biri olarak, bir müzikalde yer almak nasıl olurdu?
Harika olurdu. Şan dersi alırken de müzikal parçalarına çalıştığımız zamanlar olmuştu. Oyunculuk, müzik ve dansın birleşiyor olma düşüncesi beni çok heyecanlandırıyor. Bir müzikalde yer almak uzun zamandır hedeflerim arasında. Bir gün doğru zamanda, doğru adımlarla yapabileceğime inancım ve isteğim tam.
Geçmişte sahnelenen oyunlara, yayımlanan yapımlara baktığınızda hangi karakteri canlandırmak ya da hangi projede yer almak isterdiniz?
Black Swan filmi (ve Natalie Portman’ın oynadığı karakter) benim en etkilendiğim filmlerin başında gelir. Role hazırlık sürecini araştırdığımda aylarca tüm duyguları doğru yansıtmak için hayatını bir dansçı gibi sürdürüp o duyguları gerçekten yaşadığını, çalışmalarını, antrenmanlarını öğrendiğimde işe çok başka bir hisle bakmaya başladım. Böyle bir rolde yer almayı çok isterim.
Buse Orcan güzelliği için neler yapıyor?
Temelde rahatlığı da önemseyerek görünüşüme dikkat eden, özenen ve bundan keyif alan biriyim. Günlük hayatta kendi enerjimi doğru yansıtacak şekilde, abartıya kaçmadan, bakımlı ve zarif olmayı tercih ederim. Cilt ve makyaj konusunda da fazla ürün kullanmamaya çalışıyorum; daha çok beslenme odaklı denge sağlamaya çalışarak doğalında kalmak istiyorum.
Özel hayatınızda yapmaktan keyif aldığınız aktiviteler neler? Stresinizi nasıl atıyorsunuz?
Sevdiklerime, aileme, arkadaşlarıma vakit ayırmayı önemsiyorum. Hem planlı hem plansız, spontane, akışta, sevdiklerimle geçen günler beni mutlu ediyor. Deniz kıyısında, doğada olmayı seviyorum. Aynı zamanda işimle ilgili de gözlem yapmayı, yeni filmler izlemeyi, araştırmayı, psikoloji ve kişisel gelişim üzerine okumayı seviyorum.
Sporun hayatınızdaki yeri nedir?
Spor uzun süredir hayatımın içinde. Çeşitli türleri denemeye çalışıyorum. Aktif bir voleybol geçmişim oldu, kick boks veya fonksiyonel antrenmanlar da bana çok keyif vermişti ama pilates, vücuduma ve ruhuma en iyi gelen oldu. Zaman buldukça reformer pilates yapıyorum, aksi durumda evimde de olsa vücudumun ihtiyacına göre kendim egzersiz yapıyorum. Vücudu aktif tutmanın oyunculukta bedenin tamamıyla sahnede, anda olmak anlamında önemini de bildiğim için buna dikkat ediyorum.