Evrensel Kalitenin Adresi
Aktif Group markalarının otellerinden Metropolitan Luxury Hotels hakkında otelin Genel Koordinatörü ve Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği Başkan Yardımcısı Volkan Demir ile gerçekleştirdiğimiz röportajı sizlerle buluşturuyoruz…
O kurlarımızın genel bir bilgiye sahip olması amacıyla Metropolitan Otelleri’nin ne zaman, kim tarafından kurulduğunu kısaca aktarabilir misiniz bizlere?
Aktif Group markalarından Metropolitan Luxury Hotels, 2004 yılında Ankara’da açılan ilk oteli ile turizm sektöründe hizmet vermeye başlamıştır. Olduğumuz her sektörde, yaptığımız her işte en iyi olmaya odaklanmış bir şirket olarak kendi markamızla zincir olmak en büyük hedefimizdir. Bu hedef doğrultusunda Taksim ve Kabataş semtlerindeki otel projelerimizi bitirerek markamızı İstanbul’a taşımış bulunmaktayız.
Otelinizi rakiplerinden farklı kılan düşünce ve hizmetleriniz nelerdir?
Metropolitan Luxury Hotels, değer yaratmayı, beklentilere evrensel kalitede ürünler ve hizmetler sunmayı amaçlar. Bu doğrultuda, ülkesi ve misafirleri için; güvenilirlik, devamlılık ve saygınlık simgesi olmayı hedefler.
En önemli gücümüz, yetkin personelimizdir. Konusunda uzman personelin, eğitim ve deneyime dayalı gücünü grubumuza dahil ederek, yeteneklerini ve yaratıcılıklarını en verimli şekilde kullanabilmelerini sağlamak ve gelişmelerine imkan tanıyan bir çalışma ortamı yaratmak, grubumuzun, kendini nesilden nesile aktarmak için seçtiği yoldur.
Genel olarak Ankara turizmini ve otellerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
İşletmeler misafirlerine bir şeyler sunulabilirler ama asıl konu hizmetin nasıl sunulduğudur. Otelcilikteki en büyük iki eksiklik güler yüz ve vücut dilinin olmamasıdır. Bu sebeple misafir memnuniyetini ön plana çıkarırken personel memnuniyetini de düşünerek planlarımızı yapıyoruz. Kaliteli hizmetin, konusunda uzman kişilerle verilebileceğinin bilincindeyiz.
Ankara’nın dünya başkentleri arasında az tanınan ve az bilinen bir turizm kenti olduğu gerçeğini kabul etmek gerekiyor. Eskiyen yatırımlar restore edilmeli ve modernizasyon için gerekli tedbirler alınmalıdır. Yabancı sermaye yatırımlarını turizm sektörüne çekecek özendirici teşvikler getirilmelidir. Diğer taraftan, sektörün rekabet gücünü arttırmak bakımından yüksek ÖTV oranları düşürülmeli, sektörün önemli enerji giderleri olan elektrik, su, doğalgaz maliyetleri için düşürücü önlemler alınmalıdır. Hiç kuşkusuz sektörün gelişmesinin önündeki en önemli engellerin başında gelen tanıtım ve pazarlama konularındaki yetersizlikler giderilmelidir.
Ankara turizminin gelişmesi için ulusal ve uluslararası organizasyonların düzenlenmesi, yerli ve yabancı tur operatörleri ile seyahat acentaları için info turlar düzenlenmesi ve hepsinden önemlisi yerli ve yabancı yatırımcıları bölgeye çekmek için özendirici teşviklerin getirilmesi ve bu teşviklerin artan bir ivmeyle devam etmesi gerekir. Esenboğa Havaalanı’nın yanında yer alan ve temeli atılan fuar merkezinin bir an önce bitirilmesi tanıtım ve pazarlama faaliyetleriyle ulusal ve uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapması en büyük beklentilerimizdendir. Özelikle Ankara’nın sahip olduğu kongre turizmi, kültür turizmi, sağlık turizmi, termal turizm vb. potansiyelleri harekete geçirilmeli ve tanıtıma ağırlık verilmelidir. Ayrıca uluslararası sermayenin dolayısıyla uluslararası otel zincirlerinin ülkemize gelmesi için kayıt dışılığın ve haksız rekabetin azalması, sosyal güvenlik, vergi reformu gibi yapısal reformların gerçekleşmesi gerekir.
Türkiye’deki turizm sektörünün geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok zengin kültürel ve tarihi bir mirasa sahip Türkiye, eşsiz doğal güzellikleriyle birlikte değerlendirildiğinde, turizm potansiyeli bakımından dünyanın en önemli ülkeleri arasında yer almaktadır. Bölgemizdeki siyasi krizlere rağmen Türkiye’nin turizmde yükselmeye devam ettiği bir dönemde terör olayları nedeniyle yeni ve acil stratejiler uygulaması zorunlu hale gelmiştir. Öncelikle sektörde yaşanan örgütsel dağınıklık giderilmeli ve sektördeki tüm aktörleri bir araya getirecek yasal bir üst kuruluş oluşturulmalıdır. Devlet-özel sektör dengesi ve iş bölümü yeniden değerlendirilmelidir. AB’de genel eğilim hem yerel yönetimlerin hem de merkezi hükümetin özendirme ve yönlendirme görevi üstlenmesi dışında kalan diğer işlemlerin özel sektöre bırakılması yönündedir. Gündeme defalarca gelen ancak sonuçlandırılamayan Türkiye Otelciler Birliği Yasası’nın çıkarılması bu dağınıklığı kaldırarak devlet-özel sektör dengesini sağlayacaktır.
Protel ile çalışmaktan memnun musunuz? Hizmetinize sağladığı katkılar nelerdir?
Protel ile Metropolitan Otelleri iyi bir iş ortağı oldu. Protel’in sağlayıcısı olduğu Opera Otel Yönetim Sistemi otel yönetiminde kaliteyi sağlarken, alanında uzman ekibi 7/24 destek hizmeti veriyor.