Begüm Topçu

Anneliğin, hayatını yeniden doğmuş gibi keşfetmek olduğunu ifade eden başarılı tiyatrocu Begüm Topçu, çocuklarıyla kaliteli vakit geçirmenin önemini ve annelikle gelen değişimleri MAG Okurlarıyla paylaşıyor.

Anneliği bir cümleyle anlatmanızı isteseydik neler söylerdiniz?

Annelik bence yeniden doğmak demek. Her şeyi onunla beraber yeniden keşfetmek, insanın özüne tanık olup tüm serüvenini karşılık beklemeden en masum haliyle ince ince işlemek demek.

Anne olmakla birlikte hayatınız nasıl bir değişime uğradı? Beklentileriniz doğrultusunda bir değişim mi oldu sizin için?

Hayata daha anlayışlı, daha şefkatli yaklaşmaya, onu daha yumuşak algılamaya, anlamaya başladım. Yetişkinlerde bile, aslında onların da zamanında çocuk olduğunu bilerek, bunu unutmamız gerektiğini düşünmeye başladım. Bu, düşünce boyutundaki değişimim. Hayatımdaki değişime gelince; değişeceğini biliyordum elbette, konfor alanına ve deliksiz uyuduğum gecelere hasret kalacağımı, kendime vakit ayırmakta zorlanacağımı ama onların dünyamıza girişi en güzel değişim, hayatımın en güzel değişimi.

Şu anki çocukların en büyük avantajı nedir sizce?

Güzel ebeveynleriz bence -şu dönemdeki ebeveynlerin hepsini kastediyorum. Çocuklarımızın birer birey olduğunun farkındayız; duygularını, yaşadıkları her şeyi önemsiyoruz. Bizlerin hasret duyduğu şeyleri onların hiçbir şekilde hissetmeden büyümesini sağlıyoruz, elimizdeki tüm imkânların doğrultusunda. Onları ciddiye alıp önemsemek çok değerli bence. Çok şanslılar…

 Çocuklarınızın ismine nasıl karar verdiniz? Bir hikâyesi var mı?

Bizim sanat merkezimizde eğitim alan beş yaşındaki öğrencimizin ismiydi Masal; Cantuğ’un da benim de çok hoşumuza gitmişti ve ilk defa duymuştuk. Kızımız olacağını öğrendiğimizde hiç tereddüt etmeden “İsmi Masal olsun!” dedik. Annemin ismi kızımda yaşasın diye de Meral Masal koymaya karar verdik. İkinci kızımızın ismi de Duru Peri. Peri ismini ben çok istedim; yine Peri isminde tanıdığım bir kız çocuğu vardı, tam peri kızı gibiydi. Onun ismini de ona çok yakıştırmıştım. Masal’ın bir kardeşinin olacağını öğrendiğimizde Peri olsun istedim, eşimse Duru istiyordu; o zaman ismi Duru Peri olsun dedik.

Çocuklarınızın kariyer planlamasına dâhil olmayı düşünüyor musunuz, yoksa kararı tamamen kendilerine mi bırakacaksınız?

Rahmetli babamın, hayatta kulağıma küpe olan bir cümlesi vardır: Bir insan sevdiği işi yapmalı, demişti zamanında. Bu benim hayatımın en kıymetli cümlesi oldu ve sevdiğim işi yapabildiğim için, bana bu konuda desteğini esirgemediği için her zaman minnettar olmuşumdur. Ben de çocuklarımın, onlar hangi mesleği ve ne yapmak istiyorlarsa arkalarında olacağım ve onları destekleyeceğim. Elbette ki önerilerde bulunurum ama onların kararlarına her zaman saygı duyarım.

Beraber yapmaktan en çok keyif aldığınız aktiviteler neler?

Kızlarımla birlikte tuvallerimize, klasik müzik eşliğinde, akrilik boyalarla doğaçlama resim yapmak en sevdiklerimizin arasında. Ailecek kumpir-film gecesi yapıyoruz; bu da hepimizin en keyif aldığı aktivite… ve beraber gittiğimiz turneler tabii ki! Bizimle geldikleri zaman “Sahnede bizimle oynamazlar mı acaba?” diye düşünüp yaptığımız bir çılgınlık, unutulmaz anılara dönüştü. Gerek yolculuğumuz, gerek o kadar seyircinin karşısında keyifle tadını çıkararak verdikleri selam, en eğlenceli aktivitemiz oluverdi.

Annenizden aldığınız ve sizin için önem taşıyan bir öğüt var mı?

Yok maalesef… ama olsun çok isterdim. Maalesef annem, torunlarını göremedi, anneliğime şahit olamadı…

İleride çocuklarınızın sizinle aynı mesleği yapmasını ister miydiniz?

İsterim tabii, neden istemeyeyim! Onlar hayata 1-0 önden başlayacaklar.

Çocuklarınızla evde birlikte yaptığınız aktiviteler neler? Nasıl geçiyor bir gününüz?

Ben, evim kirlenmesin, hep düzgün kalsın diyen bir anne değilim. Eğer çok eğleniyorsak, salonumuz dağılabilir; canımız boya yapmak istediyse, masamızın üstüne bir örtü serip dilediğimiz gibi boyalarımızı açıp boya yapabiliriz; kış olsa bile, eğer köpükle oynamak istiyorlarsa diledikleri gibi oynayabilirler; her şey temizlenir, toparlanır, önemli olan kaliteli vakit geçirmek. Zaman zaman açarız müziğimizi, dans ederiz içimizden geldiği gibi.

Anneler Günü mesajınızı paylaşır mısınız?

Annemi kaybettikten sonra ilk kutlanan Anneler Günü kadar içimi acıtan özel bir gün olduğunu hatırlamıyorum… O zaman demiştim ki kim bilir kaç tane anne, anne olma hasretiyle bu acıyı yaşıyor, kaç tane evlat annesiz Anneler Günü kutluyor… Çocuklarımla beraber bu gün, anlamını yeniden buldu. Sağlıkla, güzelliklerle nicelerini analım; acıları, olanları unutmadan…