21 Aralık’ta Bizi Neler Bekliyor?

21 Aralık günü geldi çattı… Son zamanlarda herkes bu konuyu konuşur oldu. Maya takvimine göre bu tarihte dünyanın sonlanacağı, kıyametin kopacağı düşünülüyor. Biz de bu beklentiler doğrultusunda uzman Astrologlar ve bilirkişilerden 21 Aralık günü bizi nelerin beklediğini araştırdık.

Sırlar Açığa Çıkıyor

Aldea Füsun Dağlı

Kuantum Yaşam Koçu Aldea Füsun Dağlı, bugüne dek enerji sistemleri gibi konularda uzman olarak çeşitli eğitimler vermiş ve Enerji Sistemleri Uzmanlığı yapmıştır. 21 Aralık günü neler olacağını kendisine sorduk…

 

21 Aralık’a yaklaştığımız bugünlerde insan bedenindeki değişimler (sinir ve sindirim sistemi sorunları) hızla artmakta ve bugüne ilişkin gerçek dışı yüzlerce yazı yazılmaktadır. Bu dönem insanoğlunun yepyeni bir çağa -Altın Çağ- geçeceği, insanlığın kullanmamaktan dolayı körelttiği gerçek gücünü tekrar bulacağı bir süreç olacaktır. Yıllarca “sır”ların açığa çıkmasını heyecanla bekledik, şu an bu “sır”ların insanlığa tamamen aktığı bir dönemdir. Sırlar, semboller ve rüyalar bizi ulaşmak istediğimiz yere ulaştıracak rehberlerdir. Bu sayede doğa (bitki, hayvan, insan) kavramı gerçek birlikteliğine en sonunda kavuşacak ve bu üçlü bütünün parçası olarak dünyayı yükseltmeyi başaracaktır.

Guatemelalı Maya Büyükleri’ne göre “Beşinci Güneş Çağı; bilgelik, uyum, barış, sevgi, bilinçlilik ve doğal düzenin geri dönüşü çağı olacaktır. Bu, korkulduğu gibi dünyanın sonu olmayacaktır.” (Kaynak: The Mystery of 2012, sayfa 282, Janosh)

“Çağı Değiştirecek bir Güç Yok!”

Dinçer Güner

Astrolog Dinçer Güner solarlunarx.blogspot.com adlı blogunda aylık ve haftalık burç analizlerini paylaşıyor. Birçok seminerde burçlar ve astroloji ile ilgili bilgiler veren Dinçer Güner bu konuda çeşitli eğitimler de veriyor.

 

Özellikle son yıllarda 21 Aralık 2012’ye dair bir çok yazı yazıldı, filmler çekildi, kitaplar basıldı. Mayalar aşağı mayalar yukarı konuşuldu, konu edildi, hatta TV programlarında bile saatlerce tartışıldı. Bu tarihin geçmişine gidecek olursak; her şey Sümerliler zamanı Marduk isimli bir gezegenin ortaya atılması ile başlar… 2012’de Marduk dünyaya çarpacak, kurtulanlar ise yeni bir çağın başlaması için çalışmalar yapacaklar. Sümerliler zamanında sözde keşfedilen gezegeni, ismi anılan gezegeni NASA’cılar nedense bir türlü tespit edemediler. Pluto’yu bile gezegen sınıfına koyup akabinde çıkartan NASA’cılar. Bunun ardından gökbilimciler dışındakiler bu hikayeyi desteklemek için yörüngesinin belirsiz olduğunu bu yüzden keşfedilemediği iddia edildi, ama unuttukları bir şey var ki en düzensiz yörüngeye sahip gezegen Uranüs ve o bile tespit edilip, hareketleri gözlemlenebiliyor.

21 Aralık 2012 haritasına baktığımda, herkesin sözde görebildiği ama benim göremediğim çok özel bir açı veya kalıbı yok. En azından çağı değiştirecek güçte yok. Neptün ile Jüpiter kare açısı var ki gökyüzünde ilk defa gerçekleşmiyor… Pluto –Uranüs kare açısı var ki bu kare açı 2011 yılında da vardı yani bu 2012’ye özel değil. Bir tek Satürn-Pluto ve Jüpiter arasında “yod” dediğimiz kadersel olaylara işaret eden bir açı kalıbı var fakat bu açı kalıbı gökyüzünde ilk defa oluşmuyor…

“Hayaller Bitecek İdealler Gerçekleşecek”

“Hayaller Gerçek Oluyor”

Yasemin Boran

1980 yılından bu yana Astroloji ile ilgilenen Yasemin Boran hem klasik hem de Arap Astrolojisi hakkında çalışmalar yapıyor. Televizyon dünyasında astroloji ve tarotu anlatarak insanlara tanıtan Boran, bu konuyla ilgili dersler de veriyor. Gelin başarılı Astrolog Yasemin Boran’a kulak verelim.

 

1999 yılı dünya için ve özellikle de Türkiye için çok önemli bir felaket yılıydı. Hala da bu yılların izlerini taşıyoruz ancak sonuç olarak tüm dünyayı yok edecek büyüklükte bir felaket ya da dünyanın sonu değildi. Ama insanlar yine de dikkatlerini dünyaya, çevreye ve kendi içlerine yönelttiler.

Şu anda içinde yaşadığımız ve geliştirmiş olduğumuz bu medeniyetin üstüne kurulmuş olduğu sistemin artık tıkanma noktasına geldiğini ve tüm dünyanın yeni bir sistem beklentisi içine girdiğini görüyoruz. İnsanların kendilerine daha çok döndüğü bu dönemde yeni beklentilerin yeni ümitlerin odak noktasına da 21 Aralık günü gelmiş bulunuyor. 21.12.2012 şeklindeki rakamlarla ilgili duyarlılıkla ilgili bir beklentisi ve 21 Aralık 13.30’da gerçekleşecek olan kış gün dönümü oluşu tüm insanlığın duyarlılığının hat safhada olacağı bir tarihi meydana getiriyor. Şunu da söylemeliyim ki “Altın Çağ” olarak ifade edilen yeniçağın başlangıcı denmesi pek doğru bir tarif değil. “Altın Çağ” olarak söylenen terimin astrolojik olarak ifadesi “Balık Çağı”nın bitip “Kova Çağı”nın başlayacağı tarihtir. Ancak şu anda hala balık çağı devam ediyor ama balık ve kova burcunun sembolize ettiği özelliklerin aynı zamanda açığa çıktığı bir dönemde bulunuyoruz. Neptün’ün balık burcunun yönetici gezegeni olduğu için tamamen, hayallerin biteceği ve ideallerin gerçekleşeceği bir döneme giriyoruz. “Altın Çağ” ve “Kova Çağı”nın hazırlığı niteliğinde bir dönemin başladığını söyleyebiliriz. Onun ötesinde insanlar hayallerini gerçekleştirebilme potansiyeline de ulaşacaklar. Ancak benim tavsiyem, hayallerin gerçekleşebileceği bir süreç içerisine girdiğimiz için kurdukları hayallere dikkat etmelerini öneriyorum. Özellikle de korkularla yaratılmış olan beklentiler maddeye dönüşebilir şayet ki kıyamet beklentisi içinde olursanız sizin için hakikaten kıyamet kopacak demektir. Zaten “Kıyamet” kıyam etmekten gelen Arapça kökenli bir kelimedir. Yani ayağa kalkmak uyanmak anlamına geliyor ve bu manada baktığımız zaman insanlar kendi kıyametlerini yaşamaya başladılar. Bu anlamda bakarak bir uyanış dönemi içerisine girdiğimizi söyleyebilirim. Tüm dünya için hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum.

“Felaketin Kanıtı Yok”

Raymond Lo

“I Ching“ üstadı Raymond Lo 21 Aralık’a dair çok özel yorumlarını bizlerle paylaştı. Master Lo, doğal felaketlerin gökyüzünün durumu ile ilgili olabileceğini fakat 21 Aralık’ta kıyamet kopacağına dair bir kanıt olmadığını söyledi.

Bu yıl Yang Su Ejderi yılıdır. Ejder su deposudur ki güçlü dünya anlamına gelir, Ejder yılı normalden çok daha fazla depremlerin görüldüğü bir yıldır. 1976‘da Çin’de yaşanan ve çok sayıda kişinin zarar gördüğü Tangshan Depremi gibi olaylarda bunun kanıtıdır.

Yang suyu çok güçlü sert okyanus sularıdır. Özellikle Aralık ayının ortasındaki Fare ayında çok güçlüdür. İki kat yang suyu ile “Yang Ateşi” bugün göğe yükselerek birbiriyle çatışır. Ve dünyada iki kat Ejder Fare’nin yarısıyla birleşerek büyük bir su döngüsüne sebep olur. Bu ayda ve döngü esnasında depremlerin ve sel felaketlerinin yaşanması sürpriz olmaz. Ejder yılı ve Fare ayında güneyde üç yıldız vardır. Uçan yıldızlar Güney Doğu grafiğinde 5 ve 3 olarak görünür. 3 depremdir, 5 ise şanssızlık. Bu durumda Güney ve Güney Doğu’da yer alan bölgelerde sel ve deprem olaylarının yaşanması yine sürpriz olmayacaktır. Ancak bunun küresel bir felaket olacağını gösterir hiç bir kanıt da bulunmamaktadır.