Zamansız Bir Moda Yazısı
Sabah uyanmışsındır. Hava berbattır, alelacele evden çıkman gerekiyordur ama sen takılmışsındır ayakkabı dolabının önünde. Geçen sezon aldığın krem krema rengi Chloé bow ayakkabıları giymek istersin ve havaya uydurmaya çalısırsın böylece siyah kalın çoraplar eşlik eder Chloé’lere. Becermişsindir güzel ayakkabıların seninle geliyordur heryere. Moda ne hissettiğindir.
Birilerinin seni beğenmesi için değil, gerçekten kendi beğendiğin gibi olmaktır moda. Mutlaka en şık ayakkabılar ya da gardırobun en pahalısı en önemli akşamı beklememeli. En flashy parçayı en trashy t-shirtle birleştirdiğimde günün en mutlusu ben oluyorum. Valentino dantellerimle organik pazardan domates seçebilirim. Bu beni eğlendirir. En şık davete de gidebilirim. Moda ne hissettiğindir. Bir tavır bir umarsızlıktır bana göre… Aykırılıktır belki de yanlış zamanda kendine doğru geleni yapmaktır; tıpkı Coco’nun pantolon giymesi gibi… Hayata karşı tavır almak yine hayatla eğlenmek için. Vitrinde sana ne zamandır flörtleştiğin bir çift stilettoyla nuhu nebiden kalma yün hırkanı birleştirmek… İşte o zaman iyice sindirmişsindir ama heyecanlısındır hala… Çünkü emin adımlarla yüksek ama kırılgan topuklarınla yeni sezona dogru Lady Gaga tasarımlı Beats by Dr.Dre kulaklıklarınla yürürken Kurt Cobain “smells like teen spirits” diye bagırır. Gülümsersin çünkü bu şarkılarla besleniyorsundur. Müzik seni besliyordur. Sanat seni besliyordur. Zaten sanat dışavurumculuk akımıyla buluşmuyor mu ki modayla… Sonra en sevdiğin bandın solisti gibi hissedersin ve bitmek tükenmeyen ilham halleri.. Patti Smith bir kere hayatına girmiştir. Atsan atamazsın satsan satamazsın. Her sezon içimizde olan siyah renk de zaten bir Metallica rengidir “Metallica siyahı”. Ekose eteği her giydiğinde Axl Rose’a saygı duruşunda bulunursun. Kendini tekrarlarsın. Yıllar geçer ve sen durmadan kendini tekrarlarsın. 60, 70, 80’ler, 90’lar devam edersin. Carine Roitfeld sezon modasını zarfa koyup herkese mektup atsa da sen bildiğini okursun. Senin görüntün tüm bu birikimlerindir. İşte heyecan verici olan bu! Yıldırım Özdemir’in bu kış için kestiği saçlarını kulağının arkasına atarken çıkmış ojelerin seni rahatsız etmez çünkü o gün Amy Winehouse dinliyorsundur. Onun gibisindir. Hayat devam eder ve sen bu umassızlıkla modayı umursarsın. Hiç çekinmeden çizgiliyi çiçekliyle eşleştirirken eğlenirsin. Sezon modasına burun kıvırırken aslında çoktan yeni aldıklarını tepe tepe eskitmişsindir.
Aslında moda Melis Ağazat’ın Virginia Woolf’u hatırlatan porselen tabaklarıdır, Bahar Kongel’in kırmızı ruju, Yaprak Aras’ın Wayfarer’larıdır.
[nggallery id=1120]
hilal
süpperrrrrrrrrrrrrrrrr:)