Mehmet Gezen: İki Kişiyken Daha Güçlü
Ortaya çıkardıkları eşsiz tariflerle yalnızca mekânlarında değil, sosyal medyada da sıkça takip edilen ve çokça beğenilen Chef Bro’s şeflerinden Mehmet Gezen, kendilerini sektörde öne çıkaran özellikleri ve motivasyonlarını MAG Okurlarıyla paylaşarak, balık kokusunun çözümüne dair püf noktası veriyor.
Şefler tariflerini gizli tutarken siz her yerde anlatıyor ve sosyal medyada paylaşıyorsunuz…
Bizler yeni nesil şefler olarak daima yeni tarifler deniyoruz ve çoğu zaman başarılı sonuçlar elde ediyoruz. Bu tarifleri gizli tutacak olursak kimseye faydası olmayacağını düşündüğümüz için sosyal medyada paylaşıyoruz. Aldığımız olumlu geri dönüşler, takipçilerimiz ve meslektaşlarımızın tariflerimizi deneyip bizlere teşekkür etmeleri, onlar kadar bizleri de çok mutlu ediyor.
Bu kadar farklı tarif aklınıza nasıl geliyor?
Daha önce de belirttiğim gibi balık sektörüne girmeden önce mutfakta birçok dalda çalışmış olduğum için Türk ve dünya mutfağında birçok tarife hâkim biriyim. Bu tarifleri kombinleyerek balık üzerinde denemek ve olumlu sonuçlar almak, yeni tarifler denemek için gerekli ilham kaynağını sunuyor.
Faruk Şef ile fikir alışverişi yapıyor musunuz? Bazı konularda fikir ayrılığı yaşadığınız oluyor mu?
Birlikte Ankara’ya geldiğimiz günden bu yana her daim fikir alışverişi içindeyiz. Bazı konularda farklı pencereden bakıp birbirimizin eksiğini tamamlamaya da fikir ayrılığı demek yerine, iki kişi olmanın avantajı diyoruz.
Chef Bro’s’u sektörünüzdeki diğer işletmelerden ayıran nedir?
İsmimizden de anlaşılacağı üzere iki şef kardeşin, tecrübelerini birleştirerek açtığı, her ikisinin de kendine has lezzetleri barındırdığı bir mekân olması. Sektörün en alt basamağından (bulaşıkçılık) geldiğimiz için misafirlerimizin beklentilerini karşılamak adına daima mutfakta ve salonda, yani işimizin başında olmamız, diyebiliriz.
Mehmet Şef bugün aşçı olmasaydı hangi mesleği icra ediyor olurdu?
Sanırım kendimi başka bir mesleği icra ederken düşünemiyorum. Her zaman örnek aldığım bir söz var: “Ya sevdiğin işi yap ya da yaptığın işi sev.” Ben hem sevdiğim işi yapıp hem de yaptığım işi seven şanslı çok az kişiden olduğumu düşünüyorum.
Mehmet Şef özel hayatında nasıl birisidir?
Özel hayatımda enerji dolu, yaşamayı seven, eğlenceli biri olduğumu söylerler.
Motivasyon kaynaklarınız neler?
Mutfakta çalışırken, müşterilerin anında olumlu geri dönüşleri ve daima yenilik arama çalışmalarımız neticesinde, adrenalin ve motivasyon her zaman yüksek oluyor. Tabii sosyal medyadaki başarımız da bizlerin motivasyonuna büyük katkı sağlıyor.
Yemek yapmak dışındaki hobileriniz neler?
El sanatları ile ilgili birçok alanda hobilerim mevcut ancak en öne çıkanı, küçüklüğümden bu yana mutfakta kullanılan sebzeleri yetiştirme gibi bir merakımın olması ve bunu her sene mekânımın bahçesinde, kısıtlı imkânlarla yetiştirdiğim sebzeler ile, yoldan geçenlerin bile dikkatini çekecek miktarda verim almam diyebilirim.
Evde balık pişirildiğinde, kokusuna çözüm olarak tavsiyeleriniz nelerdir?
Hamsi, istavrit, mezgit gibi tavada kızartma yaparken fazla koku yayan küçük balıklar yerinde fırında pişirebileceğiniz levrek, çupra başta olmak üzere büyük balıkları öneririm. İlla kızartma yapmanız gerekirse de, kızarma işlemi biter bitmez kızartma yağını balkona kaldırmak ile başlayabilirsiniz. İki bardak kaynar suya, yarım bardak üzüm sirkesi ekleyip beş dakika kaynatmak da evdeki kokuyu hafifletecektir. Elinizdeki balık kokusuna çözüm olarak da; elinizi yıkayıp kuruttuktan sonra bir dilim limonu elinize sıkıp, bir süre ovalayıp elinizi durulayabilirsiniz.
Balığa limon sıkılır mı?
Bu konu bir balıkçıya en çok sorulan soruların başında geliyor ve her zaman tartışmaya açık bir konu; ancak benim fikrim bir balığın yağ oranı ve pişirme tekniğinde bir sorun yoksa o balığın tadını alabilmek için balığa limon sıkmamaktan yana. Balığa limon sıkarak tüketene de çatmamak gerek, neticede zevkler ve renkler tartışılmaz.
Hem girişimci hem yönetici hem de çalışan olmak sizi yormuyor mu? Bunun üstesinden nasıl geliyorsunuz?
Bu konuda zorlanmamamızın en büyük sebebi Faruk Şef ile birlikte iş paylaşımımızın olması. Örneğin; birimiz salonda iken diğerinin mutfakta olması veya birimiz çalışırken diğerine dinlenme ve daha enerjik bir başlangıç yapma fırsatını tanıması diye anlatabilirim. Yani kısacası iki kişi olmanın avantajını yaşıyoruz.
Bir tarifinizi paylaşabilir misiniz?
Çocuklara balığı sevdirmenin yoludur “fish & cips”.
Malzemeler
1 derisiz, kılçıksız fileto levrek
2 büyük boy patates
1 su bardağı un
1 yumurta
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı tatlı toz biber
İsteğe göre ketçap, mayonez ve acı sos
Yapılışı
Fileto balığı ince şeritler halinde doğrayın ve tuzlayın. Balık parçalarını, çırpılmış yumurtaya batırdıktan sonra una bulayın. Daha önceden kızdırmış olduğunuz bol yağın içine balık parçalarını atın. Balıklar kızarınca çıkartın ve parmak şeklinde doğradığınız patatesleri aynı yağın içinde kızartın. Kızaran patatesleri derin bir kapta kızarmış balık parçaları ile buluşturup üzerine tatlı toz biber ve tuz ekleyerek taklalar attırın. Sunumu göz zevki ve eldeki malzemelere göre yapabilirsiniz.