I Love Amsterdam
House of Bols, Red Light District, Marie Heineken Plein, Diamant Museum, Magna Plaza…..
Amsterdam”in bu taraflari bir yana, simdi biraz Beril Akcay yonuyle yazicam,
tanitmaya calisicagim, sayet henuz bu surprizlerle dolu yere gitmeyenlere…..
Peki Beril Akcay gezilerde en cok ne yapar?
Alisveris_
Dogru, onuda bol bol yaptim Amsterdam”da, ama asil ne yaptim?
Yemek Yedim
Ben hayatimda bu derece: gezerken atistirilmasi, sonra durup yemek yemesi, sonra tekrar atistirmasi, yani “yemek yemek ve yemek” olan bir yer ilk defa goruyorum.
En basta da, bugune kadar gorduklerimin arasinda en iyi “fast food Chinese” olan Wok to Walk, ile baslamak istiyorum yazima…..
Amsterdam”da da nerden cikardin Chinese”i demeyin. Digerlerine de gelicez ama neyi nerde iyi buluyosan yiyeceksin, ve de yedin diyelim bir guzel yazicaksin ki herkes de ogrensin.
Simdi: Wok to Walk!
Lezzeti tarifsiz!
Minik bir corner bufe seklinde ama sabah saat onda –saka yapmiyorum kahvaltida yiyordum- gidiyorum icerisi tiklim tiklim.
Damak tadina gore, istedigin pirinci, eti, deniz urunlerini ve sebzeleri seciyosun, 4 dakika icinde pisirip sana veriyorlar.
Pratik kabinda ister yuruyerek yemek ya da bufenin icindeki bistroda oturarak unutilamaz bir ziyafet cekmek, o size kalmis….
Biraz kesifci yanim zayiftir benim. Onceki yazilarimdan da hatirlarsiniz cok sikayet ederim bu huyumdan!
(Amsterdam da her sokak basinda bir patates kizartmasi bufesine rastlamak mumkun yaninda da cesit cesit soslari ile birlikte. Sokakta neredeyse herkes, ellerinde kagit kulahlar, icleri patates dolu ve de genelde yaninda sadece mayonez ile yiyorlar. Hem yuru hem atistir tarzinda. Ben saticidan sos olarak ketcap isteyince, iste tipik amerikali diye bana bir bakis firlatmadi digil yani. Ama aslinda denenmesi gereken cok cesitli soslar var itiraf ediyorum. Yalniz cok minik bir not, soslar icin extra para oduyorsunuz, ketcap da dahil, e ne diyelim burasi Amerika diil)
Simdi asil meseleye gelelim, ununu her ne kadar defalarca duymus olsamda, insanlarin onunde yarim saat sira bekledigi, kuyrugun ana caddeye kadar uzandigi, patates kizartmasi uzerine dunyanin en unlu bufesi olan ve de 1887 yilindan beri hizmet veren “Vleminckx Sausmeesters”, bufesine usendim usendim ta en son gun gittim. Gitmez olaydim hala yedigim patatesin tadi aklimdan cikmiyo durup durup canim istiyor, buyuk eziyet cekiyorum. Gercekten cok sira bekliyorsunuz, gercekten cok lezzetli ve de gercekten Amsterdam”i cok seviyorum dedirtiyor size.
Hollanda peyniri, zaten fazla bir soze gerek yok sanirim!
Lutfen bol bol alin, gelirken yaninizda usenmeden tasiyin, ben ole yaptim, az kalsin beni hava alanindan iceri almayacaklardi. Ozellikle de farkli farkli tat ve cesitleri sahip Henri Willig peynirleri. Bircok yerde satildigi icin kolayca bulabilirsiniz, her cesidi ayri guzel ama kabi yesil ve peynirin kendisi de yesil renkte olan ( cok ilginc bir goruntusu var gercekten de) Pesto sos lu cesidini, mutlaka ve de mutlaka denemelisiniz. Inanin boyle birsey bugune kadar hic tatmadiniz size garanti ediyorum.
Bir de Amsterdam”in vazgecilmezi olan Flower Market dan bahsetmek istiyorum, Aslinda genelde bircok Avrupa ulkesinde rastlarim ama hicbirinde durmuslugum incelemisligim yoktur. Amsterdamldaki bana bir baska guzel geldi, hatta kendime yetistirmek uzere lale tohumu bile aldim. Yetistirebildim mi hayir, ama bahce konularina ilgisi olanlar icin bir Bahcecilik Cenneti bence Flower Market!
Aslinda ben seyahatlerimi gezi rehberi seklinden cok, kendi yasadiklarimi tum samimiyetimle aktarip okuyucularimla paylastigim yazilar halinde sunmayi seviyorum ama yogun istek uzerine biraz da minik gezi tavsiye notlari ilistiricem artik…..
Eglence icin en iyi club: Escape
• En guzel markalarin yer aldigi alisveris caddesi: PC HOOFT Straat
• Aksam ustu kehvesi icin en iyi adres: Café PC
• Hava her donem de soguk. yaz aylari icin bile kalin bir kac parca kiyafet ilistirin valizinize
• Mutlaka tranvay otobuslerini kullanin cok kolay ve zevkliler
• Asla asla hic bir yerde “pancake” yemeyin, yemek konusundaki tek hayal kirikligimdi
Bon Voyage………
