Etel Baler ile Deniz ve Pınar Yeğin Kardeşler
En favori hediyelerimden biri eşarp. Beden uydu uymadı sorunu yok, herkesin dolabında bir fazlasına yer var. Son zamanlarda gözde eşarplarım ise Rumisu. Desenleri ve kalitesi ile kırk metre öteden, Rumisu farkını fark ediyorsunuz. Tasarımcılarının kişilikleri ve azimleri de aynı şekilde. Onların pozitifliği de işin içine girince mutlaka edinilmeli diyorum ve sözü onlara bırakırken herkese mutlu seneler diliyorum.
Denizcim sen moda okudun, genç tasarımcı olarak odüller aldın; senin bu sektörde olman zaten kaçınılmazdı. Ama Pınar sen Harvard’da finans okurken kendini nasıl bu sektörün içinde buldun? Çok merak ediyorum doğrusu…
Ben de kendimi, bu soruyu sıklıkla kendime sorarken ve gülümserken buluyorum. Sanat, illustrasyon ve tasarımın yeri hayatımda her zaman çok büyüktü. Ama çok yakın bir zamana kadar; çizdiklerimi, yarattıklarımı, en yakın çevrem hariç kimselerle paylaşmıyordum. Zaman içerisinde kendimi en keyifli ve huzurlu hissettiğim anların; kendimi unuturcasına çizerken, üretip, yaratırken olduğunu fark ettim. Böylece eğitimimden çok, beni en mutlu eden şeylerin hayatımı şekillendirmesi gerektiğine olan inancım ve en başta Deniz olmak üzere yakın çevremin cesaretlendirmesiyle, her şey “Rumisu” ile başlamış oldu. Amaç her ikimizin de illustrasyon sevgisini esprili bir şekilde paylaşabilmekti. Aksesuar tutkunları da olarak paylaşım aracı seçimimizi bir nevi boş kanvas olduğuna inandığımız eşarptan yana kullandık. Herkesin çok sevdiği, kolayca kullanabildiği, rahatlıkla risk alabildiği bir parçayla yola çıkmış olmak, bize çokca özgürlük tanıyor ve keyifle desenlerimize yenilerini eklemeye devam ediyoruz.
Çizimlerimizi ve desenlerimizi paylaşabilmenin en temiz ve güzel aracı olabilecek beyaz ve temiz birer sayfa fırsatı gördük eşarp ve fular fikrinde. Bir nevi kullanılabilir sanat bizim için eşarp.
Eşarba en güzel yakışan kombin nedir?
Pınar: Ben çok minimal giyinip, bir aksan olarak renkli bir eşarpla tamamlamayı seviyorum.
Deniz: Ben eşarbı, klasik halinden uzaklaştırmayı tercih ettiğim ve ruh halimi neşelendirme amaçlı da kullandığım için vazgeçilmez kurtarıcı jean ve t-shirt ikilisiyle birarada eşarp ve fular takmayı çok seviyorum.
Desenler çok farklı, naif bir çizginiz var. Ürünü tanımasam bile Rumisu’dur diyebiliyorum. Desenleri siz mi çiziyorsunuz?
Evet, çizimler tamamıyla bize ait. İşin bizim için en heyecanlı, en özel kısmı da bu zaten. Her birinin; hikayesi, hissi, renkleri farklı ve her parçanın etiketinde özellikle bu hikayeyi, Pınar’ın mı yoksa Deniz’in mi çizdiğinin bilgisini bulabiliyorsunuz. Çizerken nelerden etkilendiğimiz ve neyi anlattığımızı da detaylı olarak Rumisu severlerle paylaşıyoruz.
Size göre Rumisu’yu özel kılan özellikler nelerdir?
Tamamıyla orjinal el çizimlerimizden yaratılmış olmaları. Dikkatli bakıldığında, bizim hayal ve aynı zamanda iç dünyamızı paylaştığımız, giyilebilir sanat olarak algılanıp; sevileceklerini ümit ettiğimiz, limitli miktarlarda ürettiğimiz ve her birinin kalitesine çok önem verdiğimiz parçalar olmasına çok özen gösteriyoruz. Yeni koleksiyonumuzdaki parçaların köşelerinden sallanan, hikayesinin bir devamı anlamında masallarımızı anlatmamıza yardımcı olan üç boyutlu tığ işi yaratıklarımızın ve üzeri elde nakışlanmış kumaş kılıflarımızın tamamının UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu) tarafından yönetilen bir proje kapsamında Güney Doğu Anadolu’da yapılıyor olması da bizi ayrıca heyecanlandırıp, gururlandırıyor. Kadının ekonomik ve sürdürülebilir kalkınmasını hedefleyen bu projeye bir şekilde destek verebiliyor olmak bizi daha da motive ediyor.
Hediye almak isteyenlere seçecekleri eşarbı, neye göre seçmelerini önerirsiniz?
Aşık olarak alış-veriş yapmaya inananlardan olarak, ilk görüşte sizi en heyecanlandırandan şaşmayın deriz biz. Kimimizi renk tavlıyor, kimimizi tema ve üzerindeki karakterler… Bizim için ayrı keyifli oluyor, kimin neyi, neden seçtiğini gözlemlemek ve dinlemek. Ama söz konusu aksesuar olduğundan zaten bir şekilde o, size kendini sevdirmiş olan dolabınızda ona güzel eşlik edebilecek bir şeyleri kendiliğinden hemen buluverebiliyor.
Birkaç sene önce, Hermes’te katildiğim bir davette eşarbı bağlamanın çok farklı yöntemlerini göstermişlerdi. Sizin favori bağlama şekliniz hangisi? (Yanına bağlama görselleri ekleyebiliriz)
Desenleri daha ortaya çıkardığı ve kolaylıkla bağlandığı için “the modern one loop” olarak da bilinen bağlama şekli. Bir kareyi çaprazından katlayıp, üçgenin sivri ucunu önünüze doğru getirerek bağlama şekli.
-Vintage bir görüntü için nasıl bir bağlama önerirsiniz? (Yine görsel varsa çok şık olur)
Vintage bir görüntü için, 70’lerin saçların üst kısmını yarım küre şeklinde kapayacak, basin arkasında minik bir kumaş topuzu şeklinde bağlanıp, aşağı doğru saçlarla birlikte döküleceği bağlama şeklini çok seviyoruz.
Benim bugüne kadar gördüğüm tüm ürünleriniz kare ve aynı boy. Dikdörtgen veya farklı boyutlarda ürünleriniz var mı? Yoksa neden hep kare?
Bir sonraki ve aslında şu an numuneleri üzerinde çalıştığımız koleksiyonda; yepyeni, farklı boylar devreye giriyor olacak evet. Fakat şu an mağazalara girmiş olan koleksiyonumuzun tamamı;“ne kadar büyük o kadar sarıp sarmalanacak keyif” mantığıyla başvurduğumuz 140×140 cm boyundaki büyük karelerimizden oluşuyor.
Tek konuda uzmanlaşan markaları çok seviyorum. Siz de hep sadece eşarp konseptinde devam mı edeceksiniz?
Çıkış noktamız ve tutkumuz illüstrasyon olduğu için, desen, her zaman bizim için başrol oyuncusu olacak. Dolayısıyla ileride Rumisu koleksiyonlarının çeşitlenmesini istiyor olsak da “desensiz asla” diyor, gerisini zamana bırakıyoruz…
Yurtdışında birçok güzel noktada varsınız. Türkiye’de mi daha çok kullanıyor yoksa yurtdışında mı?
En son katıldığımız fuar sonrasında, yurtdışında Rumisu’nun bulunacağı adresler, bizi çok sevindirecek şekilde arttı ve dolayısıyla şu anda yurtdışında çok farklı ülke ve şehirde Rumisu sevgisini yayabiliyor olmaktan ayrı bir heyecan duyuyoruz.
Bugüne kadar eşarbı en güzel kullanan kimdir? Aklınıza gelen ikonik bir resim karesi var mı?
Audrey Hepburn, benim ilk aklıma gelen isim. Beyaz gömlekleri ile taktığı minik eşarpları gözümün önüne geliyor hemen.
Carolina Herrera: “Ucuz bir elbiseyi alın, güzel bir eşarpla ve şık bir çantayla birleştirin. Her zaman şık olursunuz.” demiş. Katılıyor musunuz?
Kesinlikle. Aksesuarın gücüne sonuna kadar inanıyor, bu gücü kullanmaktan keyif alıyoruz.