Dünyaca Ünlü İspanyol “Dj David Penn”

İspanya’nın tüm dünyada en meşhur Dj prodüktörlerinden biri olan David Penn, klasik piyano eğitimiyle adım attığı müzikte şimdi bir house müzik canavarı. 90’ların Kulüp Klasiği  “The night train” onun ilk büyük imzası olurken, sayısız ödül kucaklayan bir Dj olarak, Simply Red, Junior Jack, Kiko Navarro, Robbie Rivera gibi büyük isimlerin remix çalışmalarında da yer almış. House müziğin en ünlü plak şirket şirketlerinden “Defected” için Ibiza’da gerçekleştirilen büyük partilerin de yıldızı olan Penn’le 27 Haziran Bodrum şovu öncesinde bir röportaj gerçekleştirmiş oldum…

David Penn, kariyerini ve favori şarkıcılarını anlatırken, ayrıca ona göre en iyi Dj’leri sıralıyor…

İspanya’nın dünyaca en ünlü Dj’lerinden birisiniz ve tüm dünyada hit olmuş birçok house parçasına imzanızı attınız, peki sizin dinlemeyi en çok sevdiğiniz house müzik klasikleri hangileri?
Cece Peniston “Finally”, Armand Van Helden “You Don´t Know Me”, David Morales “Needin’U”, Nuyorican Soul “Runaway”.

Kulüp klasiklerinden biri sayabileceğimiz “The night train” sizin ilk büyük çıkışınız olmuştu, bu unutulmaz dans şarkısına ilham veren neydi, hatırlıyor musunuz?
Dürüst olmam gerekirse, bana ne ilham verdi pek hatırlamıyorum, şarkıyla ilgili fikirler birkaç saat içinde oluşmuştu ve bu şarkının özel bir şarkı olduğunu hissetmiştim. Her şey hızlıca halledildiğinde duygusu oldukça fazla bir şarkı çıktı ortaya.

Uluslararası kariyer yapan en ünlü İspanyol Dj’lerden biri olarak, sizin favori Dj’leriniz kimler?
Benim için en favori İspanyol Dj’ler Toni Bass, Dj Chus, Oscar De Rivera, Abel Ramos ve Rober Gaez.

Müzikteki ilk adımlarınız klasik piyano eğitiminiz olmuş, peki müzik eğitiminin bir Dj’in yaratıcı sürecine yardımcı olduğunu düşünüyor musunuz?
Elbette çok yardımcı oluyor ama normalde basit bir fikirle yola çıkmak virtüözlükten çok daha fazla işe yarıyor, sanırım benim de fark yaratabildiğim nokta bu.

Simply Red, Junior Jack, Kiko Navarro, Robbie Rivera ve daha birçok büyük ismin remix çalışmalarında da imzanız var, hangi eski dans klasiğine remix yapmak hoşunuza giderdi?
India’nın sesiyle, Masters at Work ekibiyle birçok şarkı diyebilirim. Bir keresinde birlikte “Love & Happiness” adında bir şarkı yapmıştık ve çok ses getirmişti. Remix yapıp imzamı atmak isteyebileceğim o kadar çok şarkı var ki…
Tam dört kez “En İyi House Dj’i Ödülü”’nün sahibi olmakla kalmayıp ayrıca yaptığınız ortak çalışmalarla da büyük hitler yarattınız, peki eğer bir imkan doğarsa hangi ünlü pop yıldızıyla işbirliği yapmak isterdiniz?
Birkaç isim söylemem gerekirse, Stevie Wonder, Madonna ve Coldplay, derim!

Buika bu aralar Türkiye’de en meşhur İspanyol şarkıcılardan biri haline geldi ve siz Buika ile “We play house” şarkısında beraber çalışmıştınız, bu şarkının hikayesi nedir ve dans müziği için başka hangi kadın vokalleri beğeniyorsunuz?
Concha Buika ile tanışmak istedik, çünkü Kiko Navarro ile yaptığı işlerde sesine bayılmıştık, Buika ile her şey çok kolay oldu ve fikirler üretmeye başladıktan sonra çok eğlenceli bir çalışma gerçekleştirdik. Harika bir insan, onu çok seviyorum. Chus ve ben stüdyoda Buika ile beraber dolu kayıt yaptık ve “We Play House” ortaya çıktı ayrıca İngiltere’de yayınlanan “Will I (Discover Love)” şarkısını da beraberce yaptık, o da oldukça başarılı oldu. Bu yıl yine benim plak şirketim Urbana’la beraber yepyeni bazı remixler yayınlıyor olacağız…

Bodrum’da 27 Haziran’da bir şovunuz var, peki Türkiye hakkında en çok neler biliyorsunuz?
Epey zamandır İstanbul’da da gelip çalıyorum ve harika oluyor, özellikle İstanbul’da insanların çok yüksek bir enerjisi var!