Sihirli parmaklar yılbaşı sofrasına dokunursa…
Anjelika Akbar, dört yüzden fazla bestesi bulunan dünyaca ünlü bir piyanist, kendini kanıtlamış bir yazar, okullarda ve şirketlerde seminerler veren bir konuşmacı… İki çocuk annesi çok güzel bir kadın… Şık yılbaşı sofrasını MAG okurları için bütün içtenliği ve zarafetiyle paylaştı.
2013 siz ve aileniz için nasıl geçti?
Şükürler olsun çok iyi geçti.
2014 ile ilgili beklentileriniz neler?
Bu soruya Hz. Ali’nin duası ile cevap vermek isterim; “Allah’ım, bilmediğim ama bana hayırlı olan şeyleri kalbime açık et. Kalbimde olanları da bana hayırlı et”.
31 Aralık gecesi için planınız şimdiden hazır mı?
Değil. Genellikle çok önceden plan yapmıyoruz. Birçok faktöre bağlı olarak, her şey her an değişebilir. Ve bu “değişebilirlilik” bana göre güzeldir.
Hafızanıza yer etmiş bir yeni yıl geceniz var mı?
Çok özel değilse bizimle paylaşır mısınız?
2000 yılının ilk günlerinde CRR’de bir konserim olacaktı. Önceden basılmış konser afişine “Yeni Binyıl’ın Ninnisi” diye bir beste dahil ettim. Ama öyle bir beste henüz hazırda yoktu. “Yılbaşı gecesi evde tek başıma ışıkları söndürüp, mumları yakıp, piyano başına oturacağım… ‘Yeni Binyıl’ı yeni doğan bir bebek olarak tasavvur ederek ve konsantre olarak o anda doğaçlama yapıp kayda alacağım” dedim. Öyle de yaptım… Çok büyüleyiciydi… Çıkan doğaçlamayı daha sonra dinleyip notalara aktardım ve ezberleyip konserimde seslendirdim.
Hediye almayı sever misiniz? Yeni yıl için sevdiklerinize neler alacağınızı planladınız mı?
Hem hediye vermeyi, hem de almayı çok seviyorum! Fakat kutlama konusunda olduğu gibi, hediye almayı da son ana bırakıyorum. Hediyeleri içgüdüsel bir arayışla seçiyorum, önceden düşünmüyorum. Alışverişe çıkıyorum, hediyeyi alacağım kişiyi hissediyorum, mağazalarda gözlerimle tarama yapıp o kişiye uygun bir şey o anda buluyorum. Yani mantığımla değil hislerimle seçiyorum hediyelerimi.