View Yapı Sürdürülebilir ve İnovatif Projeler İnşa Etmek

Ankara’nın kalbinde yükselen Metafor Ankara projesi ile sektörün güçlü oyuncularından View Yapı’nın yakın zamanda yönetim kurulu başkanı olan Ali İmran Bozdoğan, sektörel vizyonunu, iş felsefesini ve başarıya giden yoldaki tecrübelerini MAG Okurlarıyla paylaştı.

Kendinizden biraz bahsederek başlar mısınız?

Aslen Samsunluyum ve üniversite yıllarımda iş dünyasına giriş yaptım. O günden bu yana aktif olarak iş dünyasının içerisinde farklı sektörlerde yer aldım. Daha sonra, hâlihazırda yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığım View Yapı’nın kuruluşunu gerçekleştirdik. Değer inşa etmek üzere çıktığımız bu yolda şu anki en büyük projemiz Ankara’nın yeni nesil yaşam merkezi olan Metafor Ankara’dır.

İş yaşantımda kurumsallığa, takım çalışmasına ve sürdürülebilir büyümeye büyük önem veriyorum. Değer yaratan ve insan odaklı bir yaklaşımla hareket etmeyi önemli görürken dayanışmanın ve paylaşmanın gücüne inanıyorum. Beraber çalıştığım insanlara, onların yetenekleri ve hayallerinden doğan sinerjiye de inancım tam. Zira paylaşarak büyümenin, kalıcı başarıyı da beraberinde getireceğine inanırım.

Sektöre yaklaşımınız nasıl?

View Yapı olarak projelerimizi sadece binalar olarak görmüyor, insanların hayatlarını dönüştüren yaşam alanları olarak görüyoruz. Her projede estetiği ve kaliteyi ön planda tutarak, müşterilerimize kişiselleştirilmiş deneyimler sunmayı amaçlıyoruz. Yatırımcılarımız için sadece bir iş ortağı değil, bir aile üyesi olarak kendimizi konumluyoruz. Yenilikçilik kavramına gelince; bu kavramları sadece pazarlama odaklı bir kelime olarak kullanmıyor; inovasyonu tüm iş akışlarımızın merkezinde pozisyonluyoruz. İnşaat ve gayrimenkul sektöründeki global ve yerel trendleri, başarılı uygulamaları ve teknolojileri takip ediyor, aldığımız ilham ile sektöre yön verecek yenilikçi adımlar atıyoruz. Örneğin; Metafor Ankara projemizin AVM kısmında yenilikçi bir satış yöntemi olan metrekare bazlı satış modelini geliştirdik. Ticari gayrimenkul yatırımını demokratize eden bu yaklaşımımız finansal erişebilirliği iyileştirerek farklı profildeki yatırımcılarımızın projemize yatırım yapabilmesini mümkün kılıyor. Bu yaklaşımımızla bu yıl “İnovatif Gayrimenkul Markası Ödülü”nü kazandık.

Sürdürülebilirlik ve çevre dostu uygulamalar konusundaki yaklaşımınız nedir?

Sürdürülebilirlik, View Yapı olarak faaliyetlerimizin temelini oluşturuyor. Projelerimizi planlarken ve hayata geçirirken, çevresel zararlı etkiyi minimize edecek yaklaşımlar sergiliyoruz. Bu kapsamda başta imalat ve işletme süreçlerimizde yenilenebilir ve çevre dostu süreçleri önceliyoruz. Zararlı gaz emisyonunu minimize eden, enerji verimliliği sunan, sıfır atık odaklı öncü uygulamaları projelerimize entegre ediyoruz.

Çalışmalarımızda toplumun ve çevrenin ihtiyaçlarını gözetmek, gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek bizim için büyük önem taşıyor. Sürdürülebilir bir gelecek için bugünden yatırım yapmak, View Yapı’nın iş felsefesinin temelini oluşturuyor.

Metafor Ankara projeniz Ankara’nın kentsel dönüşümüne ve modernleşmesine nasıl katkı sağlıyor?

Cumhuriyetimizin yüz yıllık başkenti Ankara, etkileyici kültür dokusuna sahip bir şehir. View Yapı olarak, Ankara’nın kentsel dönüşümüne ve modernleşmesine katkıda bulunmayı kendimize misyon edindik. Ankara’nın dokusunu, geleceğin ihtiyaçlarına uygun şekilde yeniden şekillendirmek için yaratıcı ve sürdürülebilir projeler üretiyoruz. Bu bağlamda projelerimiz bölgesel, ekonomik ve sosyal bir dönüşümün de tetikleyicisi oluyor.

Projeniz kapsamında oldukça ilgi gören, metrekare bazlı AVM yatırım modelinden biraz bahseder misiniz? Bir kişi neden AVM yatırımı yapmalı?

Bildiğiniz gibi alışveriş merkezlerinde bulunan mağaza ve dükkânlar yüksek değerli ve geri dönüş oranı yüksek ticari gayrimenkul türleridir. Özellikle son dönemde  yaşanan enflasyon, emtia fiyatlarındaki artış ve kurdaki dalgalanmalar; geleneksel ticari gayrimenkul yatırımı yapmak için gerekli eşik değerini yükseltmiştir. Alışveriş merkezlerinde yer alan ticari gayrimenkullere geleneksel model ile yatırım yapmak giderek daha zor hale gelmiştir.

Yenilikçiliğe ve öğrenme kültürüne önem veren olan bir organizasyon olarak sürekli analiz ve  benchmarking çalışmaları yürütüyoruz. Simon Property Group, Kimco Realty ve Merlin gibi dünyanın önde gelen firmaları ve farklı ülkelerdeki inovatif modeller ile sürekli etkileşim içerisinde olmaya özen gösteriyoruz. Sektör realiteleri ve global vizyonumuzun kesiştiği noktada ise ticari gayrimenkul yatırımını demokratize etmek amacıyla Metafor AVM projemizde yenilikçi bir satış modeli benimsedik.

Sadece büyük yatırımcının değil, küçük ve orta ölçekli yatırımcıların da ticari gayrimenkul yatırımının avantajlarından faydalanması adına AVM satışımızı metrekare bazlı satış sistemi ile gerçekleştiriyoruz. Yatırımcılar diledikleri ölçüde metrekare satın alarak AVM yatırım süreçlerine dahil olabiliyor; kiralama, tahsilat ve işletme süreçleri ise profesyonel bir ekip tarafından merkezî olarak yönetiliyor. AVM karması ve AVM işletmeciliği için güçlü bir altyapı sunan bu model ile birlikte yatırımcılarımız hem metrekare değer artışından hem de düzenli kira getirisinden kazanç sağlıyorlar.

Türkiye’deki inşaat sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’deki inşaat sektörü, kuşkusuz teknik uzmanlığı ve iş kapasitesi ile kendini kanıtlamış bir sektör; ancak, global arenada daha fazla öne çıkmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu dönüşümün ilk adımı da ülkemizde inşaat sektörüne olan bakışın değişmesidir. Halen geleneksel algılanan inşaat sektöründe bir paradigma değişikliği ihtiyacı var.

Nasıl ki bir akıllı telefon değerini ekran, pil gibi donanımları ile değil içerisinde yer alan işletim sistemi ve yazılımlar ile kazanıyorsa; inşaat sektörü de bina değil, değer inşa etmekle ivme kazanır.  Küresel arenada büyümek için binalar inşa etmenin ötesinde daha fazla yenilikçilik ve pazarlama becerisi gerekiyor. Müteahhitlerimiz dünya genelinde önemli işlere imza atıyorlar. Özellikle Orta Doğu ve Afrika gibi bölgelerde güvenilirliğiyle biliniyorlar fakat taşıdığımız potansiyel çok daha büyük. Sektör olarak da bu dönüşümü gerçekleştirecek yeterli insan kaynağı ve “know-how”a sahip olduğumuzu düşünüyorum.

Sizin için başarı ne ifade ediyor? Başarılı olmanın temel prensipleri nelerdir?

Başarı benim için sadece rakamlarla ifade edilen bir konsept değil, aynı zamanda güzel bir ekiple ortak bir amaç içerisinde olmak demek. Sadece ülkemizde değil; dünyanın dört bir yanında projeleri hayata geçirme hedefiyle ilerlemek, benim için büyük bir motivasyon kaynağı; ancak, bu yolda yalnız değilim. Başarının anahtarı, güçlü bir ekip ile birlikte çalışmakta yatıyor. Bu ekip, iş arkadaşlarımdan daha fazlasını temsil ediyor. Genç yeteneklerin yetişmesine olan inancımız da bu aile yapısının önemli bir parçasını oluşturuyor.

Bu yolda ilerlerken sadece iş sonuçlarını değil, aynı zamanda sektörün dönüşümüne ve toplumun gelişimine katkıda bulunma arzusundayım. İşte bu nedenle başarı benim için sadece bir hedef değil, bir süreç yönetimidir.

Geleceğe dair planlarınız neler? Üzerinde çalıştığınız yeni projeler var mı?

Yarınlara adım atarken yeni proje ve yatırımlarımıza odaklanmış durumdayım; gayrimenkul geliştirme, dijital dönüşüm, yapay zeka ve perakende teknolojileri gibi konular gündemimizde. Düşünüyor, geliştiriyor ve bunların üzerinde çalışıyoruz. Bir yandan global partnerliklerimizi de her geçen gün güçlendiriyoruz.

Gayem, güçlü bir kurumsal yapı ile global pazarda sürdürülebilir bir büyüme yakalamak ve sektörde etki yaratmak. Kısacası daha güzel, daha güçlü ve daha huzurlu bir gelecek için hayaller kurmaya ve projeler geliştirmeye devam ediyorum.

Son olarak; başarılı bir iş insanı olan Ali İmran Bozdoğan’ın genç girişimcilere tavsiyeleri, tüyoları ne olur?

Bir fikirleri olsun, kısa, orta ve uzun vadeli hedefleri, bu hedefe götüren adımları… Risk alsınlar, çünkü insanın rızkını, aldığı riskler belirler. Riske girmek bir o kadar da dikkatli olmayı gerektirir. Ayrıca konfor alanlarına hapsolmasınlar isterim.  Her dönemin kendi içinde fırsatları vardır. Bu fırsatlara odaklanmak gerekir. Bir problem bulsunlar ve onun çözümünü arayarak bu çözümü geliştirsinler.  Pazar araştırması ve rakipleri tanımak da bu anlamda oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra büyümek önemlidir fakat büyümede denge çok daha önemlidir. Hızlı değil, dengeli büyümeye odaklanmalılar.

Girişimcilik yolunda katma değerli iş ve insanlarla birlikte hareket etmek girişimciye fayda sunar. Dayanışma ve paylaşmanın gücüne ve beraber yol yürüdükleri insanlara; onların yetenek ve hayallerinden doğan sinerjiye de samimiyetle inanmaları gerekir. Geriye sadece planlı ve sabırlı bir şekilde çalışmak kalıyor. Umarım herkes hayal ettiklerini hayata geçirebilecek iç motivasyona ve imkâna sahip olur. Bu alamda ben de bir yatırımcı olarak genç girişimcilerin her zaman destekçisi olduğumu sizler aracılığıyla bir kez daha ifade etmek isterim.