Uzm. Dt. Nurgül Demir – Çocuğunuzun Dişleri Kaç Yaşında?
Doğru bir tedavi planlaması için hastaların diş yaşının önemli olduğunu belirten Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir, çocuklarda ilk süt dişlerinin ve daimi dişlerin görülmesinin neden farklı zamanlarda olabileceğini MAG Okurları için açıklıyor.
Süt dişlerinin çıkması, ardından belirli yaşlarda yerlerini daimi dişlere bırakarak düşmesi; birbirini takip eden, yaşa ve çocuğun büyüme gelişim süreçlerine göre bireysel farklılıklar gösterebilen, özel ve kompleks fizyolojik bir döngüdür.
İlk süt dişleri bebekliğin ortalama altıncı ayında ağız içinde görünmeye başlar. Daimi dişlerin çıkmaya başlaması ise genellikle çocukların altıncı yaşına denk gelir. Aynı yaş grubundaki çocuklarda dahi dişlerin sürme zamanlaması farklılık gösterebilir; bazılarının süt dişleri henüz sallanmaya bile başlamamışken bazılarının kalıcı dişleri çıkmaya çoktan başlamış olabilir ve bu durum ebeveynlerde kaygı uyandırabilir. Diş yaşı nedir ve çocuklardaki bireysel farklılıklar nasıl bir sorun yaratabilir açıklayayım.
Diş yaşı, dişlerin sürme ve gelişimlerini tamamlama zamanlarına göre belirlenerek, çocuğun genel sağlığı hakkında da bilgi sahibi olmamıza yarayan bir parametredir. Diş yaşı, çocuk diş hekiminin ağız içi muayenesine ek olarak, hekimin uygun gördüğü görüntüleme tekniklerinden faydalanılarak belirlenir.
Çocuk hastalarımız için doğru tedavi planlamasının yapılabilmesinde, hastamızın diş yaşı önem arz etmektedir. Yakın zamanda düşeceği öngörülen süt dişlerinin, travma görmüş veya derin bir çürük sebebiyle müdahale gerektiren genç daimi dişlerin tedavi yöntemlerinin belirlenebilmesinde diş yaşının rolü büyük öneme sahiptir. Büyüme gelişim çağında, dişlerde dizilim bozukluğu veya çenelerdeki kapanış problemleri şikâyetiyle başvuran hastalarımızın ideal tedavi zamanlamaları için ise diş yaşının doğru tespiti başarılı tedavinin önemli adımlarından biridir.
Kalıtsal etkenlerin yanı sıra, vitamin ve minerallerin eksikliği veya fazlalığı diş yaşının bireysel farklılıklar göstermesindeki etkenlerdendir. Dişlerin gelişiminde etkili olan kalsiyum, fosfor, D, A, B ve C vitaminlerinin eksikliği dişlerin geç sürmesi üzerinde rol oynayabilir. Hamilelik döneminde anne adayının D vitamini eksikliğiyle takip edilmesi, bebeğin prematüre veya düşük doğum ağırlığı ile dünyaya gelmesi durumlarında süt dişlerinde sürme gecikmeleri görülebilir.
Tiroit hormonu düzensizlikleri, dişlerin sürme zamanlarını etkileyebilecek endokrin bozukluklardan bir tanesidir. Bahsettiğim etkenlere göre daha nadir görülse de, bazı sendromlar ve gelişimsel bozukluklarla seyreden bazı kalıtsal hastalıklar da diş yaşını etkileyecek faktörler olarak karşımıza çıkabilir.
Dişlerin sürme yolundaki lokal etkenler, bazı sistemik hastalıklar, beslenme yetersizlikleri ve düzensizlikleri, hormonal bozukluklar dişlerin çıkmasını geciktirebilir veya erken çıkmasına sebep olabilir. Dişlerin, ideal zamanlamaya göre, altı aya kadar geç veya erken çıkması normal kabul edilir. Uzayan sürme gecikmelerinde ise altta yatan herhangi bir hastalık olmadığının değerlendirilmesi ve etkenin belirlenerek, önlem alınması; bazı hastalıkların erken teşhisi ve tedavisi açısından önemlidir.