Öngörülü Yaklaşım: Aslanbaş Hukuk Bürosu
Mesleğine başladığı günden itibaren sözleşmeler hukuku, şirketler ve ticaret hukuku, icra ve iflas hukuku alanlarında faaliyet gösterdiğini belirten Aslanbaş Hukuk Bürosunun kurucusu Avukat Mert Koray Aslanbaş, bu konular hakkında en çok merak edilenleri yanıtlıyor…
Öncelikle kendinizden biraz bahseder misiniz? Hangi konularda ağırlıklı olarak çalışmaktasınız?
1994 yılında Ankara’da doğdum. Çankaya Üniversitesinde hukuk, Anadolu Üniversitesinde işletme eğitimimi tamamlamamın akabinde Ankara Barosuna bağlı olarak serbest avukatlık mesleğini icra etmeye başladım. Aslanbaş Hukuk Bürosunun kurucusuyum. Mesleğe başladığım günden bu yana şirketler ve ticaret hukuku, icra ve iflas hukuku ile sözleşmeler hukuku alanlarında çalışmaktayım. Özellikle şirketlerin hukuki işlemlerinin yerine getirilmesi, şirketlere yönelik sağlıklı bir altyapının oluşturulması, karar verme ve uygulama süreçlerinde hukuki destek sağlanması, sözleşme hazırlanması alanlarında ağırlıklı olarak çalışmaktayım. Aslanbaş Hukuk Bürosu olarak Ankara Çukurambar’da bulunan ofisimizde faaliyet göstermekteyiz.
Hangi durumlarda şirketler ve ticaret hukukuna başvurulmalıdır? Bu alanda danışmanlık ve destek konusundaki hizmet süreciniz nasıl ilerliyor?
Günlük hayatımızda kişiler, şirketler ve kurumlar çeşitli sebeplerden dolayı hukuksal problemlerle karşılaşabilmektedir. Bu sorunlara zamanında ve doğru şekilde çözümlerin sunulması gerekmektedir. Önleyici danışmanlık hizmeti ile, şirketlerin yaşayabileceği hukuki problemler, ofisimizce problem çıkmadan önlenmeye çalışılmaktadır. Şirketler hukuku ve ticaret hukukuna bir şirketin kuruluş aşamasından kapanış aşamasına kadar tüm ticari hayatı boyunca göstermiş olduğu faaliyetlerde ihtiyaç duyulmaktadır. Ofisimiz bir şirketin tarafı olabileceği hukuki uyuşmazlıklarda ortaya çıkabilecek hukuki sorunları öngörerek, sözleşmelerin müzakere aşamasında müvekkillerini bilgilendirir ve gerekli hukuki korumaları sağlar. Dava veya icra takibine konu işlerde ise müvekkillerini yargı mercileri önünde temsil ederek, haklarını elde etmelerine yardımcı olur.
Bir icra-iflas avukatı nasıl olmalıdır? Geçmiş davalarınızdaki yaklaşımlarınızdan örnekler verebilir misiniz?
Bir icra-iflas avukatı, uyuşmazlık meydana geldiğinde sorunu hızlı bir şekilde algılayıp, vakit kaybetmeksizin yol haritasını çıkarmalıdır. İcra konularında avukatın en temel görevi, müvekkilinin alacağına kavuşmasını en hızlı ve pratik şekilde sağlamaktır. Bu doğrultuda öncelikle borçlu ile anlaşma sağlayarak alacağın tahsili sağlanmalı, anlaşma sağlanamaz ise avukat tarafından vakit kaybetmeksizin icra müdürlüğü aracılığı ile icra takibi başlatılmalıdır. Bu süreçte Aslanbaş Hukuk Bürosu olarak bizlerin problemler karşısında çözüm üretme yeteneğini göstermesi, birden fazla görevi önceliklendirmesi ve yönetme yeteneğine sahip olması, sözlü ve yazılı iletişim kanallarını etkin bir şekilde kullanabilmesi büyük önem arz etmektedir. Tüm bunların yanında avukat, düzenli çalışma becerisi sergilemeli ve ikna kabiliyeti göstermelidir. Zaman zaman borcu tahsil edebilmek için, borçlunun mal varlığına haciz konulması gerekebilmektedir. Haciz işlemleri uzun ve detaylı bir süreci kapsayabileceği için bu sürecin sıkı bir şekilde takip edilip en nihayetinde borçludan borcun tahsil edilmesi sağlanmalıdır. Geçmişte açmış olduğumuz ve devam eden dosyalarımızda; icra ve dava dosyalarının detaylı olarak incelenmesi, tüm aşamaların dikkatli bir şekilde takip edilmesi, hukuki süreçlere tam anlamıyla hâkim olunmasına dikkat etmekteyiz.
Sözleşmeler hukuku kapsamında en çok karşılaştığınız durumlar neler? Bunlara yaklaşımınızı anlatır mısınız?
Sözleşme hukuku, insanların özgür iradeleri ile sözleşme yapma serbestisi içinde sözleşme yapmalarını sağlayan, hakkın sınırlarını çizen, hakları koruyan, güvence ve teminat altına alan, her iki tarafın yükümlülüklerini belirleyen, sözleşmeye aykırı davranılması halinde hukuki yaptırımları sağlamak için yasal yollara başvuru olanağı sağlayan bir hukuk alt dalıdır. Sözleşmenin geçersizliği, feshi, iptali, sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmemesi halinde başvurulacak yollar, karşı taraftan talep edilebilecek haklar, tazmini söz konusu olabilen zararlar genellikle karşılaştığımız konulardır. Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri sözleşmelerin kurulması, feshi, karşılıklı edimlerin ifası ve sair hususlarda başvurulacak hükümleri içerir; fakat doğru bir sözleşme, tarafların iradesini hukuki ilişki kurulurken ayrıntısıyla ortaya koymalı, süresi, feshi, sonuçları, yaptırımları, sözleşmeye uyulmama ihtimali göz ardı edilmemelidir. Hukuk büromuz, her türlü özel hukuk veya kamu sözleşmelerinin titizlikle hazırlanmasında ve sözleşme görüşmelerinin hazırlık safhasından, yazılıp imza altına alınmasına kadar geçen sürede müvekkillerin faaliyet gösterdikleri sektörün özellikleri ve yapısal durumları göz önüne alınarak sözleşmelerin hazırlanması, değiştirilmesi, analiz edilmesi, sona erdirilmesi ve sözleşmeye aykırılık halinde izlenecek fesih veya iptal süreçleri başta olmak üzere danışmanlık hizmeti vermektedir. Müvekkillerimizin beklentilerini her zaman önemsiyoruz, gereksinimlerini ve ihtiyaçlarını biliyoruz ve hakları için en doğru kararları veriyoruz.