Mimar Songül Barbaros Yaşam Tarzlarına Estetik Bir Bakış Açısıyla Konfor ve İşlevsellik Kazandırmak
“Her projede kendi çizgisi ve karakteri olan bir tasarım dili oluşturmaya çalışıyorum, çünkü her kullanıcının ve mekânın kendi hikâyesi olduğuna inanıyorum.” Diyen Mimar Songül Barbaros, tasarım felsefesini ve son projesinin ilerleyişini MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Kendinizden bahsederek başlar mısınız? Eğitimleriniz, çalışma alanlarınız, verdiğiniz hizmetler nelerdir?
Anadolu Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Mimarlık bölümü mezunuyum. Mezun
olduktan sonra farklı ölçek ve tipolojilerdeki birçok projenin hem tasarım hem de şantiye aşamasında aktif olarak bulundum. 2015 senesinde kendi tasarım ofisimi kurdum. İç mekân tasarımı alanında uzmanlaştım; restoran ve kafe gibi ticari mekânlar başta olmak üzere konut, otel ve ofis projelerinde de yenilikçi bir anlayışla çalışmalarını sürdüren bir mimar ve mekân tasarımcısıyım. Ayrıca birçok markaya da mimari danışmanlık hizmeti veriyorum.
Geçmiş deneyimlerinizden söz eder misiniz? Başarıyı yakalamanızda size yarar sağlayan özellikleriniz, tecrübeleriniz nelerdi?
Her projede kendi çizgisi ve karakteri olan bir tasarım dili oluşturmaya çalışıyorum, çünkü her kullanıcının ve mekânın kendi hikâyesi olduğuna inanıyorum. Tasarımın yaklaşımı kadar, uygulanabilir olması da çok kritik bir nokta. Artık her şeyin dijitalleştiği bir çağda yaşıyoruz. Bu bakımdan rasyonel bağdan kopmadan teknik detaylara hâkim olarak tasarımlar ortaya çıkarıp projeler üretmenin başarıyı getirdiğine inanıyorum. Bu noktada da bir mimar için mesleki bilgi birikiminin yanında özellikle şantiye tecrübesinin bir seçenek değil, bir zorunluluk olduğunu düşünüyorum. Multidisipliner bir bakış açısıyla çalışmaları yönetebilmek, kullanıcının ve mekânın beklentilerini ve ihtiyaçlarını doğru gözlemleyip iyi analiz etmek aslında başarıyı da kaçınılmaz kılıyor.
Tarzınızı ve tasarım çizginizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Öncelikli olarak her projede tasarıma başlarken ana hedefim, mekân için bir hikâye oluşturmak. Mekâna ve kişiye özel detaylar eklemek ile ilgili hassas bir bilinçte olmak; tasarım sürecinde benim için asla atlanmaması gereken bir nokta ve beni besleyen bir alan. Bu da beraberinde özgün olma hedefini ortaya koyuyor ve proje sürecinin memnuniyet ibresi de ancak bu şekilde yükselebiliyor. Kişilerin yaşam tarzına “konfor, estetik ve işlevsellik “ kazandırmak, bence bu hayatta yapılabilecek en kıymetli dokunuşlardan birisi…
Projenize gelecek olursak, burada nasıl bir konsept yaratmak istediniz? Tasarımda öncelikleriniz neler oldu?
Ne istediğini bilen, belli bir vizyona ve estetik algıya sahip danışanlarla bir proje süreci yürütmek aslında sizi her zaman keyifli sonuçlara götürüyor. Bu konut projemizde de ev sahipleri beklentilerini bana aktardıklarında projenin anahtar kelimeleri “konfor, sadelik, işlevsellik ve şık detaylar” olarak ortaya çıktı. Göz yormayan, aydınlık ve ferah bir atmosfer yaratmaya çalışarak, aynı zamanda tasarımdaki bütünlüğü bozmadan, özellikle depolama alanı ihtiyaçlarını bütünün bir parçasıymış gibi göstererek detaylandırdık. Projenin tamamında bej renk paletinden ilerleyerek doğal, sıcak ve sakin bir ortam oluşturduk. Modern çizgiye sahip mekânlarda biz mimarların genelde “soğuk malzeme” olarak nitelendirdiği ürünleri kullanmak, benim en keyif aldığım detaylardan birisi. Bu projemizde de odak noktalarındaki detaylarda soğuk ancak, bir o kadar da doğal bir malzeme olan mermer tek tercihimiz oldu. Bu yola çıkarken hedefimiz olan; evi daha kullanışlı, ferah ve şık hale getirme amacımıza proje sonunda ulaştığımız için mutluyum.
Müşterilerinizin isteklerini kendi tasarım anlayışınız ile nasıl harmanlıyorsunuz?
Her proje sürecine danışanlarımı da mutlaka dâhil ederek bu keyifli yolu birlikte tamamlıyoruz. Kullanıcı odaklı, özgün, fonksiyonel ve estetik algısı yüksek mekânlar tasarlamaya özen gösteriyorum. Kendi tasarım vizyonunuzla kullanıcının beklentilerini doğru şekilde buluşturmak aslında çok hassas bir denge kurmayı gerektiriyor. Danışanlarımın ihtiyaçlarını doğru anlayıp analiz ederek, mesleki tecrübem ve bilgi birikimimi onlara aktararak, aynı frekansta buluşmaya çalışıyorum. Tüm proje sürecinde her detayı büyük bir hassasiyetle ele alıyoruz. Finale geldiğimizde ise çıkan sonuç hem bizi hem de danışanlarımızı mutlu ediyor.