Melez Güzel EMILY DIDONATO

Adriana Lima’ya olan benzerliği ile konuşulan, dünyanın en genç, güzel ve aranılan modellerinden biri Emily Didonato… Birbirinden ünlü markaların yüzü olarak tanıdığımız ve aynı zamanda Victoria’s Secret meleklerinden biri olan Emily; Ankara Shopping Fest’in de yüzü oldu. New York doğumlu melez güzel; hızla tırmandığı kariyer basamaklarını MAG okurları ile paylaştı. Emily Didonato’yu diğer modellerden ayıran en önemli özelliği, ne melez cazibesi ne de baştan aşağıya masumiyetle karışık naif bir güzelliği olması. Moda endüstrisinin dikkatini çeken esas özelliği ki bu özellik aynı zamanda onun işlerini de artırıyor, tıpkı 80’li yıllarda Claudia Schiffer’ın top modelliğe giden yolda izlediği türde bir kariyer planı izlemesi. Tıpkı Schiffer’ın, Karl Lagerfeld tarafından Chanel’in yüzü olarak lanse edilmesi gibi o da yola önemli bir markayla, Guess ile çıkıyor…

Bize kendinizden bahseder misiniz? Genç yaşta çok ünlü bir model olmak nasıl bir duygu?
21 yaşındayım ve New York’luyum, modelliğe 16 yaşında başladım. O zamandan beri Calvin Klein, Maybelline gibi markalarla çalışıyorum. Her gün yaptığım işten zevk alıyorum, ünlü olmak gerçekten umurumda değil.

Daha önce Türkiye’ye geldiniz mi?
Hayır, bu Türkiye’ye ilk gelişimdi. Türkiye çok güzel bir ülke!

Ankara’yı gezme fırsatı bulabildiniz mi? En çok nereleri beğendiniz?
Evet, biraz gezebildik. Anıtkabir kesinlikle çok etkileyiciydi.

Ankara Shopping Fest kapsamında çok özel bir görev üzerine burada bulunuyorsunuz… Bu özel festivalin açılışını siz yaptınız. Peki sizce sizi seçmelerinin sebebi nedir?
Hiçbir fikrim yok. Sadece bunu yapmamı benden istedikleri için gurur duydum.

Model olmanın avantajları ve dezavantajları sizce neler?
Dünyanın pek çok yerini görebildiğiniz için seyahat etmek en büyük avantajı fakat diğer taraftan ailemi özlemek de zor olabiliyor.

Kendinize örnek aldığınız isim/isimler var mı?
Kendime örnek aldığım belirli isimler yok. Güçlü ve dayanıklı kadınların hepsini seviyorum.

İşiniz gereği çok sık seyahatleriniz oluyor. Bu durum özel yaşantınızı etkiliyor mu?
Evet, kesinlikle etkiliyor. Bazen ikisini bir arada yürütmek zor oluyor.

Türk kadınlarının giyim tarzını nasıl buldunuz?
Türk kadınları gerçekten çok zarifler. Türkiye’de dünyaca ünlü markaların dükkanları var dolayısıyla kadınlarınız da son derece modernler ve güncel modayı yakalayabiliyorlar.

Rutin olarak kullandığınız cilt bakım ürünleri ya da doğal güzellik sırlarınız var mı?
Mesleğim gereği çok sık makyaj yapıldığı için günlük hayatımda pek bir şey yapmamaya çalışıyorum. Uyumak cildimi dinlendirmeme gerçekten yardımcı oluyor. Maybelline’in BB kremini de çok seviyorum. Sıkça kullanıyorum.

Formunuzu nasıl koruyorsunuz?
Tabii ki spor! Çok fazla spor yaparak form tutuyorum.

Türk mutfağının tadına bakma şansını yakaladınız mı?
Evet! Hatta bayıldım! Özellikle yaprak sarmaya!

Bu yazın trend parçaları ve hit rengi nedir?
Bu sezonun sade ve modern kesimlerini çok seviyorum. Benim de genel olarak çok sevdiğim ve kullandığım siyah-beyaz parçalardan oldukça fazla var.

Gelecekteki plan ve projelerinizden bahseder misiniz? Sizi tekrar Türkiye’de görebilecek miyiz?
Umarım! Türkiye’yi çok sevdim ve yakın zamanda tekrar gelmeyi umut ediyorum.