Farklı Dünyalardan Gelen Tasarımlar Texit Clothes

Farklı olanı arayanları, yolculukları sevenleri ve sıradan olmayanları hedefleyerek sektöre adım atan Texit Clothes kurucu ortakları Ahmet Toker ve Yusuf Kısa, markanın yolculuğunu MAG Okurlarıyla paylaşıyor.

Texit’in yolculuğu nasıl başladı? Kendinizden de bahsederek, markanızın öyküsünü anlatır mısınız?

Ahmet Toker: Başkent Üniversitesi Yönetim Bilişim Sistemleri mezunuyum. Gözlerimi Ankara’da tekstil ve mağazacılıkla uğraşan, eski tabirle esnaf bir ailede açtım. Ailem 1967 yılından beri Toker markası altında tekstil, inşaat, gıda ve turizm gibi çok yönlü sektörlerde hizmet göstermekte. Ailemin izinden giderek ben de on üç yaşımdan itibaren tekstil ile uğraşmaya başladım. On sekiz yaşımda mağazacılık sektörüne de girmemle beraber tüccarlık serüvenim başlamış oldu.

Bu noktada üniversite ve iş hayatımı birleştirerek, aile şirketimizi inovasyonlarımla desteklemeye başladım. Hayatın olağan akışında genç bir girişimci ve yatırımcı olarak, insanların duygularını, hayallerini ve hislerini kıyafetlerine yansıtabilmeleri gerektiğini düşünüyordum. Evden çıkarken ne hissettiğini bilenlerin de bir markası olması gerektiğini düşündüm. Böylece Yusuf Bey ile hikâyemiz başlamış oldu.

Yusuf Kısa: Atılım Üniversitesi İşletme bölümünde eğitim hayatımı sürdürmekteyim. Yaşamımın bir kısmını, doğup büyüdüğüm Adana’da geçirdim. Ailem iş dünyasında olduğu için iş disiplini ve kurumsallık bakış açısını görerek büyüdüm. Bu bakış açısını kendime rol edindim ve  şimdi genç girişimci olarak, Texit Clothes kurucu ortaklarındanım. Texit, profesyonel bir bakış açısıyla ve kurumsallığı benimseyerek kurulmuştur. Moda tasarımında sürdürebilirlik ve etik değerleri benimseyen, dünyayı değiştirme gücüne sahip bir marka olmak adına ortaklarımızla beraber girişimde bulunduk. Yüksek kaliteli, yenilikçi ve kişiselleştirilebilir ürünler sunarak, sektöre değer katmak ve ekip olarak büyümek için bu serüvene başladık.

Texit’i, hayatın akışındayken kendimizi içinde bulduğumuz kalabalıklardan ve kargaşadan kaçmak istediğimiz anlar için var olmuş farklı bir yeri hayal ederek hayata geçirmeye karar verdik. Bu amaç doğrultusunda markanın ismi, logosu, tasarımları ve çağrışımları için iki yıl süren uzun bir ön hazırlık süreci yaşadık. Yaratıcılıklarını ön planda tuttuğumuz tasarımcılara önce neler hayal ettiğimizi söyledik, sonra da onların neler hayal ettiğini sorarak devamlı birbirimizden beslendiğimiz uzun bir dönem geçirdik. Böylece markanın asıl amacı olan, insanların kendi zihinlerinde yarattıkları dünyalarını somutlaştırabildiğini gördük.

Ürün yelpazenizde neler yer alıyor? Hangi materyalleri kullanıyorsunuz?

Texit’in yelpazesini aslında sanat ve tasarım ürünleri olarak tanımlayabiliriz. Her bir tasarım, farklı hayal güçlerinin bir araya gelmesiyle, kendine özgü hikâyeleriyle müşterilerimizle buluşuyor. Ürünlerimiz arasında şu anda t-shirt, sweatshirt, aksesuarlar ve günlük giyim ürünleri yer alıyor. Bunların yanı sıra, kişilere özel tasarım abiye elbiseler ve gece giyim ürünleri de sunuyoruz. Tüm bu ürünlerimizde, Texit ekibi olarak sanatsal ve estetik bir yaklaşım benimsiyoruz.

Texit olarak, her bir ürünümüzün arkasındaki hikâyeyi anlatmak ve insanlara bir sanat eseri hissi vermek istiyoruz, asıl amacımız bu diyebiliriz. Müşterilerimizin sadece bir giysi veya aksesuar değil, bir sanat eseriyle etkileşime girdiğini görmek bizi gururlandırıyor.

Tasarımlarınızın ortaya çıkış sürecini anlatır mısınız?

Texit olarak en baştan beri insanların, günlük hayatın stresinden uzaklaşabilecekleri, rahatlayabilecekleri ve kendilerini başka bir mekânda hissedebilecekleri ürünler tasarlamayı hedefledik. Her bir ürünümüzde; özgün fikirlerimizi yansıtmayı, insanların kendi hayallerini ve kaçmak istedikleri mekânları simgeleyen ürünlerimizle onlara bir nefes alma alanı sunmayı görev edindik. Tabii, bu amaç ve anlayış bizi harika bir sürece itti. Bu markayı oluşturmak için uzun zaman ciddi bir ön hazırlık süreci geçirdik. İsim, logo, tasarımlar ve çağrışımlar üzerinde düşünerek iki yıl boyunca titiz bir şekilde çalıştık. Yaratıcı tasarımcılarla bir araya geldik ve onlara hayal ettiklerimizi anlattık. Aynı zamanda onlardan da ne hayal ettiklerini sorduk. Bu süreçte birbirimizden ilham alarak ilerledik sürekli.

Amacımız, markayı insanların kendi yaratıcı dünyalarını somutlaştırabilecekleri bir hale getirmekti. Bu nedenle, kaliteli kumaşları ve en küçük detayları dikkate alarak üretim sürecine dahil ettik. Tasarım çemberimizdeki birçok seçenek arasından sadece en sevdiğimiz on tasarımı seçtik.

Her aşamada, acele etmeden, üzerinde düşünerek hareket ettik ve sonunda hayalini kurduğumuz yerleri üzerimizde taşıyabileceğimiz bir marka oluşturduk.

Texit kullanıcılarını tanımlayacak olsanız neler söylerdiniz?

Texit kullanıcıları, kesinlikle güçlü ve kendinden emin, sıradan olmak istemeyen insanlardır. Bir ortama girdiğinde aurası ile tüm dikkatleri üzerine toplayabilen, bir bakışıyla ortamın ilgi odağı olan, üzerinde taşıdığı kıyafetin, ortamdaki prestijini etkileyen önemli bir faktör olduğunun farkında olan insanlardır.

Koleksiyonlarınıza yeni ürünler de eklenecek mi? Hedeflerinizden ve planlarınızdan bahseder misiniz?

Yaz kreasyonumuzu haziran ayında gerçekleştirdiğimiz bir tanıtım defilesi ile modaseverlerin ilgisine sunduk. Bu kreasyonda tasarım yelpazemizden seçilen sadece yirmi üç ürünle defilemizi gerçekleştirdik. Şu anda toplamda yirmi dokuz özel tasarım ürününe sahibiz ve eylül ayına kadar bu sayıyı altmışa çıkarma hedefimiz bulunmakta. Amacımız, “markamızın asıl hedefi bolluk” paradoksuna kapılmadan, ana ürün yelpazemize sürekli yeni tasarımlar eklemek olacak. Önceki tasarımlarımızı daha da geliştirerek, herkesin hoşuna gideceğinden emin olduğumuz tasarımları sergileyeceğiz. Ürünlerimizin belli bir standartta klasikleşmesindense; her birinin ayrı bir öneminin, değerinin olmasını sağlamak için çalışacağız.