Dr. Özge Banu Öztürk: Yaşlanmayı Yavaşlatabiliriz
Bedende meydana gelen birçok hastalığın mitokondriyal disfonksiyon zemininde oluştuğunu belirten Uzm. Dermatolog Özge Banu Öztürk, mitokondrileri iyileştirme yollarından bahsederek bunların başında gelen beslenmenin önemini ele alıyor.
Temelde sağlıklı bir bedende gereken işlevselliği sağlayacak enerji yani ATP’nin yüzde doksanından fazlası mitokondrilerimizde, glukoz gibi organik maddelerden oksijen kullanılarak oluşturulur. Eğer ki mitokondrilerimiz bu enerji ihtiyacını karşılayamazsa, mitokondriler ATP üretemez ise bedende aksaklıklar başlar ve hücrelerarası bağ dokuda toksinler birikir, kan dolaşımı azalır, lenf sistemi tıkanır ve sistemlerde (sinir sistemi, mide bağırsak sistemi, dolaşım, cilt) kronik hastalıklar kaskadı başlar:
- Depresyon, anksiyete (panik), şizofreni
- Otizm
- Alzheimer, Parkinson
- Obezite
- Diyabet
- Kalp, böbrek, karaciğer yetmezlikleri
- Kanserler
- Otoimmün hastalıklar
Bedende kronik birçok hastalık mitokondriyal disfonksiyon, yani yetersizlik zemininde oluşur. Mitokondriyal DNA, annemizden bize aktarılıyor. Mitokondri, hücreye enerji veren, hücre ömrünü, sağlığını ve işlevselliğini belirleyen organeldir ve babadan değil, anneden gelir. Anne her çocuğuna enerjisini verir, enerji üretme mekanizmasını verir. Harcanan her enerji, annenin çocuğuna verdiği mitokondriden gelir.
Mitokondri hücre içindeki en karmaşık ve ilginç organeldir. Kendine has DNA’sı vardır. Hem enerji üretir, hem hücreyi ölümden korur. Mitokondriler bölünerek çoğalabilirler. Hücre içinde dolaşır, nerede enerji lazımsa oraya gider. Bazı hücreler (kök hücreler) hasarlı hücrelere mitokondrilerini çoğaltıp transfer bile edebilirler. Mitokondriler bu açıdan bakıldığında gençliğin, sağlığın, iyileşmenin ve yenilenmenin (rejenerasyon), onarımın kilit organelidir. Peki, mitokondrinin temel görevi nedir? Enerji. O vakit, kim enerji üretiyorsa, kim daha çok mitokondriye sahipse o kişiler uzun ve sağlıklı bir ömür sürecek diyebiliriz. Bedende mitokondrilerden en zengin iki doku bulunur. Beyin-sinir hücreleri ile kas iskelet sisteminde kas hücreleri. O halde, kim beynini geliştirirse ve de kas dokusunu korursa, uzun yaşayacak.
İnsan bedeni; tüm dokularında kök hücreler barındıran mucizevi bir multisistem, kompleks bir bilgisayar diyebiliriz. O sebeple yaşamın her döneminde bazı özel yaklaşımlar ile uyuyan kök hücreler uyandırılabilir veya kas ve beyin gibi dokularda mitokondri sayısı çoğaltılıp, ATP yani enerji yapımı arttırılabilir. Özetle, mitokondrilerimizin sağlığını koruyarak veya iyileştirerek birçok sistemin onarım ve yenilenmesini sağlayabiliriz. Bu yolla gençleşebiliriz.
Mitokondrilerimizi İyileştirme Yolları
- Beslenme
- Doğru mikrobesin takviyeleri
- Fiziksel egzersiz
- Tıbbi detoks
Beslenme
Belki de kendimize, genç kalmak adına yapabileceğimiz en masrafsız yatırım, doğru beslenmedir. Az ye, uzun yaşa; ama ne yediğimiz de çok önemli.
Fazla karbonhidrat, mitokondriyal disfonksiyona neden olan serbest radikallerin ve diğer ara toksinlerin üretimini arttırarak mitokondrilerde ATP tüketiminin artmasına sebep olur. Yani şekerli, karbonhidratlı beslenerek enerji almıyoruz. Aksine mitokondrinin ATP harcamasına sebep oluyoruz. Şekerli içeceklerden kaçınmak ve beyaz ekmek, kraker, unlu mamuller ve tatlılar gibi diğer rafine karbonhidratları azaltmak, mitokondri sağlığını desteklemek için yapılacak en basit şey diyebiliriz.
Proteinlerin ve yağların yıkım son ürünü olan ketonlar, mitokondride serbest radikalleri temizler ve oksidatif hasarı azaltır. Bedende keton cisimcikleri; ketojenik beslenme ve uzun aralıklı oruç modeli ile arttırılabilir. Ketojenik beslenme, özellikle beyin hücrelerinde yeni mitokondri oluşturulmasını artırır. Nörolojik problemlerin (otizm, epilepsi gibi) tedavisinde tavsiye edilen önemli bir beslenme modelidir. Ketojenik beslenme modelinde; avokado, sızma zeytinyağı, Hindistan cevizi, fındık yağı gibi sağlıklı yağları bol miktarda tüketip, otla beslenen koyun, keçi, dana eti, küçük yüzey balıkları ve organik tavuk ve yumurta gibi makul miktarda sağlıklı protein kaynakları tercih edilmelidir.
Polifenollerden Zengin Mor, Turuncu, Yeşil Tabaklar
Polifenol adı verilen bitki bazlı antioksidanlardan zengin bir grup kimyasal madde, mitokondriyal fonksiyonları iyileştirir ve yeni mitokondri oluşturur. Ayrıca mitokondrileri hasardan korur. Polifenoller özellikle yaban mersini, erik, kiraz, böğürtlen ve enginarda, turunçgillerde, roka, tere, dereotu gibi salatalarda bolca bulunur. Tabaklarınızı hazırlarken mor, turuncu, yeşil renkli sebze ve meyveleri eklemeye özen gösterin.
Kalori Kısıtlaması
Çok fazla yemek, ATP yani enerji tüketimine sebep olarak mitokondrileri yorar. Vücudumuzdaki aşırı enerji (aşırı yemekten veya hareketsizlikten kaynaklanan), mitokondride oksidatif stresin artışına neden olur. Kalori kısıtlaması ve uzun açlık, mitokondri oluşumunu artırır. IF (intermittent fasting), mitokondri sayısını arttırır diyebiliriz.
Uzun, sağlıklı, ilaçsız yani hastalıksız bir ömrün en maliyetsiz reçetesi doğru besinle az yemek, uzun açlık diyebiliriz. Önümüzdeki sayıda “Mitokondrilerimizi nasıl iyileştirebiliriz?” sorusuna; takviyeler, fiziksel egzersiz ve tıbbi detoks ile devam edeceğiz. Bir sonraki sayıda görüşmek üzere sağlıkla kalın.