Ramazanı Rahat Geçirmeniz İçin 5 Öneri
Duydunuz davulun sesini ve 11 ayın sultanı Ramazan geldi… İftar sofrasında çeşit çeşit tatlıların, birbirinden lezzetli yemeklerin olduğu, hatta çoğu zaman masadan midemiz dolu kalktığımız, nasıl beslensem de midemi rahatsız etmese dediğimiz zamanlardayız. Tabii ki her ramazanda olduğu gibi bu ramazan ayını da boş geçmedim ve size bu güzel ayı rahat geçirmeniz için 5 öneriyle geldim.
1.Sahuru atlamayın.
Sahurda sadece su içerek niyetlenmek veya hiçbir şey yemeden yatmanın son derece zararlı olduğunu her Ramazan ayında altını çiziyorum. Çünkü gün boyunca alamadığımız besin ihtiyacımızı karşılamak zorundayız. Sahur yapmak, bu noktada ihtiyaçlarımızı karşılamaya yardımcı oluyor. Karbonhidrat, protein ve yağ açısından dengeli bir öğün, hem uzun süre tok kalmamıza hem de günü açlık ve susuzluk açısından rahat geçirmemize yardımcı oluyor. Yapılan çalışmalarda da sahura kalkılmadığı zaman açlık süresi daha da uzadığı için gelişen hipogliseminin yorgunluk, baş ağrısı, unutkanlık ve halsizlik gibi belirtilere neden olduğunu gösteriyor. İftardan sonra hissedilen uyku hissi, çoğu zaman uzun süreli açlık sonrası birden besin tüketmemizden ve kan şekerimizin aniden yükselmesi sebebiyle oluyor. Bunların yanında Ramazan’da dengeli beslenmeyen ve sahura kalkmayan kişilerde; kan şekeri düşüklüğü, sindirim zorlukları, mide ve bağırsaklarda gaz birikimi, ani tansiyon yükselmesi yaşanabiliyor.
2.Sahurda ve iftarda midenizi rahatsız etmeyecek besinlere ağırlık verin.
İftar ve sahurda yaptığınız besin seçimleri de uyku kalitesini ve uykuya geçişi etkileyebiliyor. Bazı besinler uykuya dalmamızı kolaylaştırıp uyku kalitesini artırırken bazıları da uyku kalitesini düşürebiliyor, sindirim güçlüğü hazımsızlığa yol açıp uykuya geçişte zorlanmaya sebep olabiliyor. Uykuya geçişi zorlaştıran besinler arasında sahurda yenilen hamur işleri, kızartmalar, yağlı börekler, gece yatmadan önce yenilip yatıldığı için sabah midenizde ağırlık, ekşime, yanma ve hazımsızlık hissetmemize sebep oluyor. O yüzden sahurda kahvaltılık ürünlerin tüketiminin olması hem midenizi rahat ettirir hem de rahat bir uyku uyumanıza yardımcı olur. İftarda ise orucunuzu yine kahvaltılık ürünlerle açmamız ve biraz bekleyip ardından bir çorba ile devam etmeniz midenizi rahatsız etmeyecektir. Yine iftarda yağ içeriği yüksek besinlerden uzak durmanız iftar sonrası hazımsızlık şikayetinizi hafifletecektir.
3.Beslenmenizde su içeriği yüksek besinlere yer verin.
Oruç tutarken susuzluğa karşı alınacak önlemlerden birisi de su içeriği yüksek sebze ve meyvelerden faydalanmak. Sahurda lif ve su içeriği yüksek besinlerden domates, salatalık, maydanoz gibi sebzelere beslenmenizde yer verebilirsiniz. Yine su ve lif içeriği yüksek meyvelerden çilek, elma ve erik gibi meyvelere porsiyon kontrolüne dikkat ederek tüketebilirsiniz.
4.Lif alımınızı arttırın.
Ramazanda öğün sayısı azaldığı için sebze ve meyve tüketimi genellikle ihmal edilir. Durum böyle olunca lif alımımızda oldukça azalır ve bağırsak hareketlerimizde yavaşlama görülür. Bunların üzerine hareketsizlik eklendiği zaman kabızlık problemi yaşayanların sayısı gittikçe artıyor. Bu sebepten dolayı yine sahurda kuru meyve tüketimini arttırmanız, iftarda tahıl içeriği yüksek çorbalara ve bol yeşil yapraklı sebzelerle hazırlanmış salatalara ve sebze yemeklerine iftar sofranızda yer vermeniz ve iftardan sahura kadar geçen zamanda ara öğün olarak 1 porsiyon meyve tüketmeniz bağırsak sağlığınızın korunmasına yardımcı olacak ve kabızlık şikayetinizi hafifletecektir. Ayrıca Ramazan’da gün içinde tüketemediğiniz suyu, iftar ve sahur arasındaki sürede mutlaka tüketmeye özen gösterin. Kabızlık sorunu için ayrıca bitki çayları veya kuru meyvelerle yapılmış şekersiz hoşaflar da iyi bir alternatif olabilir. Özellikle kuru kayısı ve erik hoşafı iftardan sonra hissedilen tatlı ihtiyacınızı da azaltacaktır.
5.Yağlı tohumlara ağırlık verin.
Dengeli protein, karbonhidrat ve yağ içeriğiyle süt yoğurt grubu, yumurta, yüksek lif içeriğiyle tam tahıllar ve yağlı tohumlarda uzun süre tokluk hissi sağlayan besinler arasında yerini alır. Yağlı tohumlar içerdiği sağlıklı yağ asitleriyle tokluk hissi sağlarken aynı zamanda kan şekerini dengelemeye yardımcı oluyor. Bu nedenle. Ramazan’da sahur veya iftar sofranıza koyacağınız 3 – 4 adet ceviz, 10 – 15 adet fındık veya badem ile hem uzun süre tok kalacak hem de E vitamini, magnezyum, potasyum, çinko ve bakır gibi çeşitli vitamin ve minerallere beslenmenizde yer vermiş olacaksınız.