Provalarla Başlayan Hayat Mehmet Deniz Sarıkaş
“Gelsin Hayat Bildiği Gibi” dizisiyle, izleyenlerin beğenisini kazanan Deniz Sarıkaş, yeni projesi “Kirli Sepeti” ile Fox ekranlarına çıkmaya hazırlanıyor. Yetenekli genç oyuncu, mesleğine başlama hikâyesini, kariyer hedeflerini ve yeni dizisine dair ipuçlarını MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Oyunculuğa başlama hikâyenizi anlatır mısınız?
Ablam da tiyatro mezunu olduğu için çok küçük yaşlardan itibaren tiyatronun içindeydim. Oyunlar, provalar hayatın normali gibiydi. Çok küçük yaşlardan itibaren oyuncu olmak istiyorum. Üniversite sınavlarına hazırlanırken konservatuar okumak benim için tek seçenek gibi bir şeydi. Sonrasında Müjdat Gezen Sanat Merkezinde Tiyatro bölümüne girmem ve menajerim Ufuk Ergin’le tanışmam, hayatımın dönüm noktaları oldu diyebilirim.
“Gelsin Hayat Bildiği Gibi” dizisiyle sizi tanıdık. Çekerken unutamadığınız veya zorlandığınız bir sahneniz oldu mu?
Kasım ayında denize girdiğim bir sahne vardı; onu asla unutamıyorum, aşırı soğuktu. Set ekibi çok yardımcı olmasına rağmen defalarca atlamam gerektiği için resmen donmuştum.
Dizideki “Ozan” karakterini nasıl tanımlarsınız? Günlük hayatınızda kendinizi Ozan’la bağdaştırdığınız durumlar oluyor mu?
Ozan, başına kötü şeyler gelmiş biri ve tabii aynı şartlarda büyümedik, çok farklı aile yapılarından geliyoruz; ama Ozan’ı oynarken çok da uzak insanlar olmadığımızı fark ettim. Sevdiklerimizin üzerine titrememiz, hayatla mücadele etme şeklimiz oldukça benzer aslında.
İlk proje teklifinizi aldığınızda neler hissetmiştiniz?
Gerçekten çok sevindim tabii ki! Hele ki ilk işimde BKM gibi bir yapım şirketi, Altan Dönmez gibi bir hocayla çalışacağımı duymak rüya gibiydi.
İleriye dönük kariyer hedefleriniz var mı?
Oldukça fazla var! Bambaşka roller oynadığım, her projemde kendimi geliştirdiğim bir kariyer hedefim var. Tek tip bir oyuncu olmak asla istemiyorum, kendimi zorlamak ve sürekli kendime meydan okumak zaten yapımda var. Menajerim Ufuk Ergin de beni bu konuda çok teşvik ediyor, gerçekten bu konuda şanslıyım. Farklı ve özgün bir kariyer yolculuğum olmasını umuyorum açıkçası.
İlk projeniz bir televizyon dizisi oldu. Bundan sonraki projenizi dijitalde mi isterdiniz, yoksa sinemada mı?
Hepsinde olsun isterim desem… Oyunculuğu, işimi gerçekten çok seviyorum. Hangi platform olduğu önemli değil ama kendimi sinema perdesinde görmek için sabırsızlanıyorum. Sinema çok büyülü bir yer gerçekten. Dijitalin de bambaşka avantajları var, hepsini yapabilmeyi çok isterim.
Boş zamanlarınızda sporla yoğun bir şekilde ilgileniyorsunuz. Spor sizin için ne ifade ediyor?
Spor hayatımın büyük bir kısmını kaplıyor; yapmam gerektiği için değil, gerçekten çok sevdiğim için yapıyorum. Küçükken çok uzun süre basketbol oynamıştım, hayatımın her döneminde bir şekilde sporla ilişkim oldu. Eğleniyorum ben spor yaparken, spor iyidir diyerek bitireyim.
Hayranlarınıza sürprizleriniz olacak mı? Yeni projelerinizden genel hatlarıyla biraz bahseder misiniz?
Önümde beni çok heyecanlandıran bir dizi projemiz var. Bu dizi projesi aylar önce geldi. Ufuk bu projeden bahsedip “Çok seveceğin bir iş,” dediğinde çok heyecanlanmıştım ve öyle de oldu gerçekten. Medyapım’ın yapımcılığını, Merve Girgin’in kurucu yönetmenliği eşliğinde Ece Erdek’in yönetmenliğini yaptığı yeni dizimiz “Kirli Sepeti” bu sezon Fox’ta olacak. Gerçekten çok mutluyum, inanılmaz iyi bir kadro ve ekiple sıcacık bir iş geliyor. Oynadığım karakter oldukça sürprizli ve ters köşe olacak, tepkileri görmek için sabırsızlanıyorum. Çoğu sahnemin Ayça Bingöl ve Devrim Yakut gibi ustalarla olması da benim için büyük bir şans oldu, okul gibi bir set oluyor. Aşırı heyecanlıyım valla ne desem yetmez… Oynadığım karakter Ahmet ile sizleri tanıştırmak için çok sabırsızlanıyorum!