Niyazi Ercan İçin Baba Olmanın Anlamı
Beypazarı Doğal Maden Suyu Yönetim Kurulu Başkanı Niyazi Ercan ile baba olmanın anlamı ve nesiller arası baba-çocuk ilişkisi üzerine konuştuk.
Baba olduğunuzda hissettiğiniz ilk şey neydi?
İnsan hayatının belli dönüm noktaları vardır. Baba olmak, işte bu önemli dönemlerden biridir. İlk evladım Bilge’yi yirmi dört yaşımda kucağıma aldığımda o anki duygularımın kelimelerle tarifi imkânsız. Hissettiğim şey yeni ve çok farklı bir sevgi ve sorumluluk duygusuydu. İkinci evladım Cemil’i kucağıma aldığımda da bu sevgi perçinlenerek arttı. Dünyanın benzeri olmayan, en muhteşem duygusu.
Baba kavramını tek bir cümleyle tanımlayabilir misiniz?
Baba, evin direğidir.
Genelde birçok erkek, baba olmadan önce baba olmaktan korkar. Sizin çekinceleriniz var mıydı?
Hiç korkmadım. Aksine bir an önce babalık duygusunu bizzat tatmak istemişimdir.
Kendi babanızın size davranışlarıyla sizin çocuklarınıza karşı davranışlarınızı kıyasladığınızda gördüğünüz en büyük fark nedir?
Eskiye oranla babanın aile içindeki yeri ve otoritesinde ciddi farklılaşmalar oldu. Eskiden babalar evin ağırlıklı otoritesiydi. Son sözü söyleyen, çok fazla yüz göz olmayan bir yapısı vardı. Tabii ki devir değiştikçe bazı olgular da zamana uygun olarak güncellenebiliyor. Ben çocuklarımı yetiştirirken, büyüklerimizden gördüğümüz değerleri, içinde bulunduğumuz çağın şartlarına göre uyarladım.
Baba olduktan sonra hayatınızda neler değişti? Beklentileriniz doğrultusunda bir değişim mi oldu?
Baba olduktan sonra eşime ve çocuklarıma karşı yeni ve çok önemli sorumluluklar oluştu tabii. Çocuklarıma ileride iyi bir gelecek hazırlama arzusuyla daha çok çalışmak temel motivasyonum oldu.
Çocuklarınızla yapmakta en keyif aldığınız aktivite nedir?
Çocuklarım ve torunlarımla bir arada olabildiğimiz kalabalık aile sofralarından büyük mutluluk duyuyorum. O masada iş, aile, çocuklar, hayat ve pek çok konuya dair keyifli sohbetler ediyoruz.
Çocuklarınızla arkadaş gibi mi yoksa baba-çocuk çizgisinin keskin olduğu bir iletişimi mi tercih ediyorsunuz? İlişkinizi nasıl tanımlarsınız?
Çocuklarımla bazen baba-evlat bazen arkadaş bazen de bir iş ortağı gibi ilişkiler geliştirebiliyoruz. Hayatın her alanında olduğu gibi bu konuda da doğru bir dengenin kurulmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
Çocuğunuzun kariyerini oluşturma sürecinde nasıl bir etkiniz var? Tercihlerini tamamen kendisine mi bırakıyorsunuz?
Esas önemli olan çocuklarımın doğru dürüst, namuslu ve çalışkan olmalarıdır. Bizim bıraktığımızı daha ileri götürmelerinden gurur duyarım. İyi bir eğitim almalarını çok önemsedim. Bence bir baba elinden geldiği kadar iyi bir rehber ve rol model olmalıdır. Bu nedenle aileden neyi görüyorlarsa onu uygulamaya yatkın oluyorlar. Ben olabildiğince iyi bir rehber olmaya çalışıyorum. Elbette son karar kendilerinindir. Her zaman çocuklarıma koşulsuz destek olmaya hazırım.
Bugüne kadar aldığınız en güzel Babalar Günü hediyesi nedir?
Çocuklarımdan aldığım en güzel hediye dünyalar tatlısı üç torunumdur. Maddi değeri olan bir hediyeyi işin doğrusu hatırlamıyorum. Çünkü benim için önemli olan hatırlanmak, sevgilerini hissetmek, sarılmak ve birlikte güzel vakit geçirmektir.
Babalar Günü için iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?
Babalarımız hayatımızın her anında bizlerin örnek aldığı, hayatlarını kaybetmiş olsalar dahi her zaman gölgesini üzerimizde hissettiğimiz, hayata tutunmamızı sağlayan varlıklarımızdır. Mevlana’nın dediği gibi “Kıymet bilmek; kaybedince arkasından ağlamak değil, yanındayken sımsıkı sarılmaktır.” Babasız büyümek zorunda kalan yetimlerimizi ve şehit çocuklarımızı da unutmadan tüm babaların Babalar Günü’nü kutluyor, aileleriyle sağlıklı, mutlu ve uzun yıllar diliyorum.