Melek Düvenci Architects Yamas Yunan Taverna
Kendi ismindeki firmasıyla farklı disiplinlerden yaratıcı tasarımlarla mimari uygulamalar yapan Mimar Melek Düvenci, Yunan tavernası olarak tasarladığı Yamas projesinin detaylarını anlatıyor.
Titanic Deluxe Golf Belek’te Yunan tavernası olarak tasarlanan; nehir manzarası eşliğinde, yemyeşil bir doğada zeytin ağaçları içinde ve tarihî bir atmosfer hissiyatı vererek, yemek yemeyi keyfe dönüştüren Yamas…
Tasarımın çıkış noktası, Antik Yunan tarihinden esinlenerek günümüze modernize etmekti. Burada vakit geçirdikçe, Yunan kültüründen ve mitolojisinden birçok detayı keşfedeceksiniz. Bölgeden çıkan doğal taşlarla örülen ve tarihî bir kalıntı hissi veren yapı, mekâna girerken büyüleyici duruyor. Gösterişli yığma doğal taşlardan örülmüş yüksek kemer ve sütunların arasından geçerek, mekâna girerken antik bir yapıya girmenin gizemini yaşıyorsunuz. Yapının yansıma etkisini vurgulamak için; çoğunlukla zeytin ağacı olmak üzere, zengin peyzajla su öğesi birleştirilerek dekoratif bir havuz oluşturulurken, akşam aydınlatmanın etkisi ile suya yansıyan görüntü ve hasır sarkıt aydınlatmaların sıcaklığı cepheyi daha da çekici hale getiriyor. Karşılama bankosu ve barın bulunduğu kapalı bambu çatılı bölümünde, doğal taş duvarın antik izleri sürerken, balık mutfağını vurgulamak için modern bir akvaryumun bulunduğu alanda, bambu ve hasır gibi doğal ahşap malzemeler ile şık amforalar ve bohem duvar dekorasyonları ile giriş bölümünün ambiyansı devam ediyor.
Doğal taş örme duvarlar yanında köy sıvası kullanılarak iki malzemenin uyumu vurgulanırken, Antik Yunan alfabesinden yemek, eğlence, Ege doğası, Yunan kültürüne ait kelimeler kullanılarak oluşturulan dekoratif duvar ve DJ kabini yanında yer alan, yine Yunan mitolojisinde önemli bir yere sahip olan, metal zeytin ağacı heykel ayrıca sanatın mekânların ruhunu nasıl yansıttığına dikkat çekiyor. Melek Düvenci Architects olarak, mekân tasarımı yaparken daha önceki projelerimizde kullandığımız gibi Yamas projesinde de sanatı kullanmaya özen gösterdik. Birçok sanatçı ile çalışarak, bu projeye özel parçalar eklemiş olduk. Özel tasarım mitolojik karakterler içeren amforalar, zeytin ağacı heykeli, yan duvarlarda taş formundan soyut insancık heykelleri, nehir içinde dans eden dev Yunan mitolojisinden dansçı figürleri; hepsi çok kıymetli sanatçılar tarafından yapıldı.
Taverna, Yunan kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Bu sebeple projenin tasarım ve yerleşimini; en önemli odak noktalarımızdan dans, canlı müzik ve eğlence şekillendirdi. Merkezde, dans ve tabak kırma gösterileri için bir sahne; onun etrafında herkesin görebileceği bir düzen oluşturuldu. Nehir kenarında, kemerli duvarların önünde doğal taş sedirlerle farklı oturumlar oluşturuldu.
Koyu renkli masif mobilyalara güzel bir fon olarak kullanılan dökme mozaik zemin, yine bölgeden çıkan açık renkli taşlar kullanılarak yapıldı. Yunanistan ve Ege bölgesinin simgesi olan zeytin ağaçları mekânın girişinde bulunan durgun dekoratif havuz içinde ve oturma bölümleri ile sahnenin yer aldığı restoranın iç kısımlarında da kullanılırken, ağaçlardan sarkan doğal rattan aydınlatmalar da bohem bir Yunan tavernası hissini pekiştirdi. Eski evlerden çıkma masif ağaçlardan yapılmış pergolalar, begonvil sarmaşıklarının büyüyerek kendilerini sarmalarını bekliyor.
Yamas, lezzetli mezeleri ve güzel gün batımı manzarası eşliğinde sirtaki yaparken misafirlerini tabak kırmaya davet ediyor. Bırakın, zeytin ağacı kulağınıza fısıldasın…