Kendi Trendini Yaratmak Semen İç Mimarlık

Kurucusu olduğu iç mimarlık firmasıyla, yıllarca verdiği hizmet sonucunda oturmuş bir çizgide tasarımlarına ve projelerine devam ettiklerini belirten Semen Şakar, müşteri memnuniyeti konusunda yaptıklarından bahsediyor.

Bu yıl sektörde beklediğiniz tasarım trendleri neler?
Öncelikle, insanların mekân konusunda bilincinin arttığını düşünüyorum. Gerek konut, gerekse vakit geçirdikleri sosyal alanlar konusunda daha seçiciler. Bu durum, mesleki açıdan da çok hoşuma gidiyor. Rekabet ortamıyla beraber daha kaliteli işler ön plana çıkıyor. Bu durumu göz önünde bulundurursak biyofilik tasarımların ön planda olmasının, ortamları daha sevimli daha hümanist hale getirebileceğini düşünüyorum. Bu yıl, doğayla beraber harmanlanmış, geri dönüşüme müsait mobilya ve bitkileri daha sık görmeyi umut ediyorum.

Trendlere uymak ne kadar önemli?
Trend bazen her şeydir, bazen de mükemmel bir tablonun üstüne boyayı döküp güzel şeyler ortaya çıkacağını düşünmek kadar ironik ve can sıkıcı. Bence bizim sektörde güçlü, ayakları yere basan mimarlar, kendi trendini kendileri yaratmalılar. Kumaş, desen ya da bazı inşaat malzemelerinde trend takip etmekten keyif alıyorum evet ama; yıllardır oturmuş bir çizginin trende boyun eğeceğine pek ihtimal vermiyorum.

İç mimar olarak tasarımını yaptığınız evlerden birinde yaşamak istediğiniz oldu mu? Sizde bunun önemi nedir?
Son yaptığım Rize projemiz. Kesinlikle yaşamak isterdim. Zaten her şey o kadar kusursuz ve güzel ilerliyor ki ev sahipleriyle çok ciddi bir bağımız oluştu. Proje bitince kesinlikle üzüleceğim, bunu da biliyorum. Projeye başladığımızda taş taş üstüne bırakmadık. Bu konuda, benim sağ kolum Şafak Bey’e de teşekkür ediyorum, beraber harika bir ivme katettik. Seramiklerinden yalıtımına, hacimlendirilmesinden dekoratif detaylara ve mobilyalara kadar her şey su gibi aktı, akıyor. Danışanlarımızın da emeği büyük. Beraber sonsuz bir güven içinde ilerledik ve harika, huzurlu, aynı zamanda gösterişli ve houte couture denilebilecek bir proje ortaya çıktı. Çok mutluyuz.

Kişiye özel tasarımlar yaparken müşterilerinizin de memnuniyetini korumak amacı ile, onlardan gelen talepleri kendi fikirlerinizle nasıl birleştiriyorsunuz?
Ben bu işte artık kıdemli olduğumu düşünüyorum ve gördüklerinde tanıyabilecekleri net bir imzam, dokunuşum var. Bence danışanlarım bunun farkında ki genelde tarzımızın benzediği projeler yapıyoruz. Zıtlıklar olmuyor mu? Tabii ki oluyor; ama bu noktada da profesyonel davranıp ortada buluşuyoruz muhakkak. Yüzdeye vurursak baskın taraf ben oluyorum, doğruyu söylemeden edemeyeceğim.

Müşteri memnuniyeti noktasında neler yapıyorsunuz?
Bizim işimiz sabır gerektiren bir iş ve asıl sabırsız benim. Durum böyle olunca sonucu danışanlarımızın önüne ne kadar çabuk ve kusursuz koyarsak memnuniyet o kadar doğru orantılı ilerliyor. Şu an en büyük handikap zaman. Zaman herkes için çok değerli ve bizden beklenti en çok bu yönde oluyor. Bazen kendimi de, onları da dizginlemek zorunda kalıyorum. Nihayetinde oyun hamuru değil, mobilya üretiyoruz. Kaç kişinin eli değiyor. İnşaat sürecimiz desen, o da sancılı bir süreç. Malzemesi olsun, isçiliği olsun, beklemek zorundasın. İşte bu noktada; plan, program, ürün alımlarımızı yaptığımız yerler ve fazlaca mesai harcayan ekip arkadaşlarımın hepsine teşekkür ediyorum. Beraber iyiyiz, güzeliz.