© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

FERHAT KAZANCI Youtube Fenomeni Sebi Bebi

FERHAT KAZANCI Youtube Fenomeni Sebi Bebi

 

Kadınlarımız…

Kimine göre zorunluluk, kimine göre keyif, kimine göre de hemcinsleri ile yarıştır güzellik…

Sebile Ölmez, hem çok güzel bir kadın hem de güzellik ve bakım video paylaşımları ile youtube fenomeni. O, videolarında güzelliğe, bakıma ve doğru olması gerekene dair her şeyi zaten sizler ile paylaşıyor.

Biz Sebile ile kadınlarımızı konuştuk… Güzellik ve bakım ile yola çıkan ve oluşan fenomenliğin yükümlülüklerini konuştuk. Erkekleri neredeyse hiç konuşmadık. Çünkü, bence kadınlar, ne yapıyorlarsa sadece kendileri için yapıyorlar.

 

Sebile Ölmez ne oldu da, on yıllık sinema – TV sektöründe menajerlik ve TV koordinatörlüğü gibi bir kariyeri bir kenara atıp güzellik ve stil konusunda bilirkişi ve youtube fenomeni oldu?

Sinema – televizyon sektörüne çok tesadüfi bir şekilde girdim. Kariyer olarak, kendimi görmek istediğim yer aslında bu değildi… Sadece, çalışmaktan keyif aldığım Hasan Kaçan ile birlikte çalışıyor olmanın etkisi büyüktü ve bu uzunca bir süre böyle devam etti. Makyaja olan merakım çevremdeki birçok kişinin farkında olduğu bir konuydu. Araştırmayı, doğru olanı uygulamayı ve bunu yakın arkadaşlarıma aktarmayı seviyordum. Öyle ki; zamanla iyi görünmek istediklerinde ve gala gibi özel gecelerde nasıl makyaj yapmalarından, neyi nasıl kullanmak gerektiğine kadar benden akıl alır olmuşlardı. Hatta ve hatta birçoğunun makyajını da keyifle yapmışlığım oluyordu, çünkü bundan haz alıyordum.

O zamanlarda youtube’da video paylaşımları yapmak popüler bir durum değildi. Evde, yurt dışından almış olduğum bir video kamerası ile kendimi çekip kız arkadaşlarımla paylaşmak adına videolar hazırlayıp sadece, onlara yardımcı olmak amaçlı paylaşımlarda bulunmaya başladım. Bir baktım hiç tanımadığım kişiler videolarıma yorum yapmaya takip etmeye başlamışlardı ve bu kitle gittikçe çoğaldıkça bu noktalara geldim…

Bence mesleki anlamda kariyerinde bana göre teksin… Ama ilk zamanlarda güzel kadın olmanın getirdiği dezavantajların da oldu mu? Mesela, “kadın zaten güzel yüzüne ne yapsa yakışır” gibi yaklaşımlar?

Aslında başlarda hiç böyle bir sıkıntı yaşamadım, çünkü onlara ihtiyaçları olanı verdiğim için kendilerine uyguladıklarında büyük değişimler gördüler. Hakikaten kadınların neleri bilmediklerini bilsen inanılmaz şaşırırsın… Bu yüzden bilgiye aç bir kitle oluşumunun farkına vardım. Ve o kitle de “sana yakıştı ama bana yakışmadı” derdinden çok, öğrenmeye hevesliydi. Ne zaman takipçi sayısı ciddi rakamlara ulaştı, o zamanlarda tabii ki de bu tarz yaklaşımlara da şahit oldum ama çok az sayıda…

Çok samimi soruyorum, kendini güzel buluyor musun, yoksa artık konumun gereği kendini her daim bakımlı ve güzel görünmek zorunda mı hissediyorsun? Çünkü fenomen olmak, hele ki konu güzellikse işte o zaman herkesin gözü ister istemez sende odaklanıyordur.

Keşke çabasız güzel olabilenlerden olsam… Çabasız güzel olan tüm arkadaşlarıma “ne kadar şanslısınız” dediğim çok oluyor. Aslında şöyle; tabii ki de özgüveni yüksek bir kadınım, bundan dört sene öncesine kadar eforsuz hoş görünen bir kadındım. Sonrasında genetik olarak yer alan gözaltı morlukları ve cilt lekelerim oluşmasaydı günlük hayatımda bakımı ve makyajı bu kadar kendimde barındırmazdım. Artık sokağa makyajsız çıkmaya korkuyorum. Sonuçta, güzellik youtube fenomeni olarak herkes seni öyle tanıyor ve seni hep güzel görmek istiyor. Buna tıpkı, ünlü bir komedyen ile karşılaştıklarında onun suratsız haline “bu da ne suratsızmış” tepkisi vermeleri gibi yakın örnekleme verebilirim. Biraz da kendime ve işime karşı özenimden dolayı sorumluluk hissediyorum.

Takipçilerinin içerisinde özgüven sorunu yaşayan ve kendisine ciddi anlamda psikolojik baskı uygulayanların seninle dertleşir tavırları ile karşılaştığın oluyor mu? Onlara neler tavsiye ediyorsun? Profesyonel bir destek yaklaşımın olmasa da seni kendisine yakın hissedenlere yaklaşımını merak ettim…

Bu tarz konular ile ilgili destek isteyen kadınlarımız var öyle fazla ki, inan bana sayısına şaşarsın… Özellikle de ergenlik yaşında olan genç kızlarımızın yaşadıkları cilt problemlerinden tutun da, kendini güzel bulmadığı için yalnız olduğunu ya da eşinin kendinden soğuduğunu düşünen, hatta ve hatta kendi arkadaşlarının güzelliğini kıskanır ruh haline giren kadınlarımız…

Önceleri tabii ki de dilimin döndüğünce olumsuz etkiler altında kalmamalarına özen göstererek onlara cevap verebiliyordum. Ama şimdilerde bu kadar çok sayıda oluşan takipçiye aynı özenle tek tek cevap vermem neredeyse imkansız bir hal aldı. 500’e yakın paylaşılmış videom bulunmakta ve her gün hemen hemen her birinin altına 200 ya da 300 yorum eklendiği düşünülürse bu günde binlerce yorum ve mail demektir.

Peki güzel olan nelerle karşılaşıyorsun?

İşimin en güzel tarafı da bu sanırım; kısaca aklıma ilk gelenleri paylaşmak isterim…

Hayatındaki erkeği benim sayemde bulduğunu söyleyen, benim videolarımı izleyip de motive olan ve kilo vermeye başlayan, kendine bakmaktan keyif alan, mahalledeki arkadaşları tarafından dalga geçilirken semtin en yakışıklı çocuğu ile evlenen ve bana bunun için teşekkür etmek isteği ile Çanakkale’den gelen takipçilerim vardı…

50 yaşını geçmiş ve hayatında atlatmış olduğu kötü dönemlerden yorulmuş ve kendini salmışken benim sayemde tekrar hayata tutunup kendini sevmeyi ve kendine güzel olmayı öğrenmiş takipçilerimle de besleniyorum… İşte o zaman “iyi ki bunu yapıyorum” diyorum.

Peki kadınlarımız kendileri için mi yoksa erkeler için mi bakımlı ve güzel olmanın derdine düşüyorlar?

Bence kadınlar, artık kendileri için bu çabayı sarf ediyorlar, çünkü sektör onları buna itiyor. “Eğer sen bunu yapmazsan diğerlerinden daha geride kalırsın” etkisi çok daha fazla. Özellikle bakım için ama tabii ki karşı cinsi etkilemekte önemli… Fakat sanırım en önemlisi; kadınlar bakımlı ve güzel görünmeyi birbirleri ile yarışır şekilde statü farkı olarak bile değerlendirebiliyor…

Bana göre makyaj güzeli kadınların en büyük korkusu sabahları bambaşka biri olarak uyanıyor olma gerçeklerinin gerginliği… Sen ne düşünüyorsun?

Bu çok tartışılan bir konu ve Türkiye’de bir sitede bununla ilgili çok da özel bir araştırma yapılmış. Araştırmanın başlığı da; “kadınların doğru bildiği yanlışlar diye”.

“Uyanır uyanmaz hemen makyaj yapmalıyım ki erkek arkadaşım benden soğumasın” düşüncesine erkelerin yaklaşımı da şu; “eğer ilk buluşmalarında kadın, olduğundan çok daha fazla farklılaştıracak bir makyaj ile kendini tanıtıyorsa böyle kaygı ile sabah makyajı yaklaşımlarının olması doğru… Eğer kadın daha doğal, ifadesini ve yüz hatlarını belirginleştiren abartısız makyaj ile erkeğin karşısına çıkıyorsa, sabah makyajsız olması çok da bizim umurumuzda değil” gibi bir sonuç çıkmış.

Bu yüzden bence, “ilk buluşma makyajı” diye bir şey de var. Nasıl iş yerinize giderken abartıdan uzak, sadece iyi görünmek adına doğala yakın makyajı tercih edersiniz, işte bence ilk buluşma makyajı da böyle bir makyaj olmalı.

Bana göre, günümüzde kadınlarımızın güzel ve fark edilirlik adına hep “olmak” zorunlulukları var… Bakımlı olmak, zayıf olmak, doğru makyajı yapmak, doğru saç modelini kullanmak gibi yükümlülükleri bilinçli bir şekilde kendilerine zorunlu hal edinmişler. Bu kadınları yormuyor mu?

Gerçekten çok yoruyor… Ama bu bir tercih meselesi, bunu hiç kafasına takmayıp kendini farklı şeylerle eğiterek geliştirmek gibi değerlere önem veren kadınlarımız da var ve ben bir kadın olarak bizi yoran bu zorundalık yarışını hiçbir zaman yeterli bulmadım. Karşı cinsi etkilemek sadece fiziki açıdan kısa bir zaman diliminin anlamını taşır. Dış güzelliğin içine bir de kendini yetiştirebilen ve eğitebilen, en belirgin şekli ile hemen hemen her konuda sohbet edebilecek eğitime sahip olan kadın, en iyi örnektir.

Videolarında yapmış olduğun tüm uygulamaları sadece kendi üzerinde gerçekleştirmektesin, bu çok daha samimi ve gerçekçi mi gelmekte?

Açıkçası videolarımda önceleri başka modeller üzerinde uygulamalı paylaşımlarım da oldu ama gözlemlediğimizde sonuç olarak çok da tercih edilmedi bu. Çünkü, bu tarz bir paylaşım daha ders verir gibi algılanarak eğitimci etkisi ile sıcaklığını ve etkisini azalttı. Doğal olarak, izleyicim bunu istemedi ama arada kendime soruyorum “bir on sene sonra buruş buruş olduğumda hala kendimi mi model olarak kullanacağım diye”

Alım gücü olmayan kadınlarımızın da olduğunu düşünerek, paylaşımlarında alım gücü az olan hanımlar için de dengeyi kurabildiğin paylaşımların oluyor mu? Yoksa bakım kesinlikle lüks işidir gibi bir yaklaşım gerçekliği de var mıdır?

Bu tarz takipçilerim oldukça fazla ve bu hassasiyeti gösterdiğim paylaşımlarım da söz konusu. Ama “bunu 20 TL’ye temin edebilirsiniz” diye belirttiğim bir ürüne “ 20 TL az mı? “ tepkisi ile karşılaştığım da oluyor… Fakat bu rakamların altına da düşemiyorsunuz, çünkü her şeyin başı sağlık ve en önemlisi de; ucuz diye alınan, kalitesi düşük ürünlerin, cilde yapmış olduğu tahribat çok daha ciddi bir sıkıntı ve bana göre sağlıksız. Üstelik, çok yüksek maliyetli markalar ile eş kalitede daha uygun fiyatlara denk düşen markaların ürünlerinin mevcut olduğuna da inanıyorum. Bu yüzden paylaşımlarımda her kesime hitap etme özenini gösteriyorum.

Biraz da tatlı tatlı gıybet yapalım… Sana göre doğal güzelliğe sahip olduğuna inandığın için makyaj yapmasına anlam vermediğin ünlü isimler kimler?

Gerçekten de doğal güzelliği olan bazı ünlü isimlerin setlerde uygulamak zorunda kaldıkları yoğun makyaj sonrasında, doğal hallerinde sahip oldukları duru güzellikleri, o alışkanlık yüzünden makyajsız ciltlerinin görünüm olarak solgun ve hastalıklı görünebiliyor ve bu etkiden rahatsızlık duyuyorlar. Çok sık makyaj yapmanın en büyük dezavantajı da bu bence… Bu bir çeşit meslek hastalığı gibi de bir şey… Sorunun cevabına gelince de; ilk aklıma gelen makyaja ihtiyacı olmayan isimler arasında: Hande Subaşı, Rojda Demirer, Fahriye Evcen, Hatice Şendil, İrem Helvacıoğlu, Tuba Ünsal, Yasemin Kay Allen ve Bergüzar Korel’i sayabilirim. Bergüzar Korel, aslında çok duru ve makyajsız da çok daha genç görünüyor bu yüzden makyajdan özellikle kaçınmalı.

Makyajı hiçbir şekilde kendine yakıştıramayan kadınlar sence ne yapmalıdır?

Ben makyajın yakışmaması gibi bir şeye çok inanmıyorum. Sadece yüzünü iyi tanımak ve doğru makyajı yapabilmek diye bir gerçek var bence… Zaten makyajdan çok daha önemli bir şey var ki o da her yönü ile bakımlı olmak; cilt bakımı, ağız bakımı, temiz olmak, deodorant kullanmak gibi birçok şey sıralanabilir. Mesela, ben zamanında cildime çok daha iyi ve özenli davransaydım bugün makyaja daha az ihtiyacım olacaktı. Yine de makyajın kendilerine hiç yakışmadığına inanıyorlarsa da, kaşlarına önem versinler. Çünkü kaş, yüzü şekillendiren en önemli alan. Bundan sonra, bir maskara ve bir de allık yeterli olacaktır. Maskara “gözlerim burada der” ve bakışlarınızı belirginleştirir, allık da sizi daha taze ve genç gösterir…

Röportaj bitiş cümlem.

Böyle keyifli sohbet sonrası geriye herhalde Sebile Ölmez’i bilmeyenler için ona bir göz atmak düşüyor. İnstagram hesabı: @sebibebi ve youtube.com/sebibebi

İşte o zaman bu röportajda ne yapmak istedik ve size daha fazlası ile ne verebilmenin peşindeyiz anlayacaksınız…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.