Doç. Dr. Ebru Karagün Cilt Çatlakları
Kendi kliniğinde hastalarını kabul eden Dermatoloji Doç. Dr. Ebru Karagün, cilt çatlaklarının oluşumunu ele alarak tedavi yöntemlerine ve çatlak oluşumunu minimalize etmenin yollarına ışık tutuyor.
Kendinizden biraz bahsederek başlar mısınız? Bugüne kadar neler yaptınız, eğitimleriniz ve uzmanlık alanlarınız neler?
Samsunluyum. Öğrenim hayatımı, üniversite de dahil Samsun’da tamamladım. Asistanlık eğitimimi Ankara’da, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim Araştırma Hastanesinde aldım. Asistanlık sonrasında Ağrı Devlet Hastanesinde mecburi hizmetimi bitirdim. İstanbul Medipol Üniversitesi ve Düzce Üniversitesi Tıp Fakültelerinde yardımcı doçent doktor olarak görev yaptım. Meslek hayatımım en keyifli dönemleri; hem tıp fakültesi öğrencilerine hem de asistan hekimlere eğitim vererek hem hekimlik hem de hocalık görevi yerine getirmekti. 2021 yılında doçentlik unvanı alarak akademik hayatıma İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesinde misafir öğretim üyesi kadrosuyla devam etmekteyim. 2022 yılının nisan ayından itibaren ise Moment Beştepe Plazada bulunan kendi kliniğimde hekimlik görevimi yerine getirmekteyim.
Kliniğinizde hangi tedavileri uyguluyorsunuz?
Kliniğimizde kozmetik uygulamalardan botoks-dolgu-mezoterapi uygulamaları, ip askılama yöntemleri, cihaz işlemleri (Scarlet X lazer), ozon-glutatyon tedavisi ve ayrıca tüm dermatolojik hastalıkların tanı ve tedavisi yapılmaktadır.
Ciltteki çatlaklar nasıl ve neden oluşur?
Stria ya da cilt çatlakları; derinin alt tabakasında destek dokularının zayıflaması ve derinin, genişleme kapasitesinin üzerinde gerilmesi sonucu ortaya çıkan, çizgi tarzında yer yer yırtılması olarak da tarif edebiliriz. “Striae distensae (SD)”, ”stretch marks” ve “stria rubra” ya da “alba” gibi isimler verilmektedir. Sıklıkla gebelik sürecinde ortaya çıkması nedeni ile “gebelik çatlakları” olarak da tanımlanmaktadır. Cilt çatlakları sağlık açısından ciddi bir problem olmamakla birlikte geçmişte olduğu gibi günümüzde de en önemli kozmetik problemlerinden bir tanesidir. Sıklıkla beş ila elli yaş döneminde görülmekte ve görülme sıklığı yüzde on bir ila seksen sekiz arasında değişmektedir. Kadınlarda, gebelik süreci nedeni ile iki buçuk kat daha fazla gözlenmektedir. Cilt çatlaklarının oluşma nedeni tam olarak bilinmemektedir. Bununla birlikte birçok hipotezden bahsedilmektedir. Bunlar; mekanik etki (Mekanik olarak dokuların gerilmesi ve deri altı destek dokusunun azalması nedeniyle olmaktadır. Örneğin; gebelik, kilo alımı, ağırlık kaldırma -özellikle barfiks çekme- hızlı boy uzaması.), kortizon tedavileri, genetik faktörler. Ergenlik döneminde sıklıkla koltuk altı ve genital kılların ortaya çıkması sonrasında görülmektedir. Genellikle, kadınlarda uyluk üstü, kalça ve göğüslerde olurken; erkeklerde uyluk dış kısmı, sırt orta ve bel kısımlarında görülmekte.
Gebelikte gözlenen deri çatlakları için risk faktörlerini şu şekilde sayabiliriz: Gebelerde sıklıkla gebeliğin son üçüncü ayında başlamakta ve gebelik sonlana kadar devam etmektedir. Ailesel yatkınlık, genç yaşta gebe kalmak, gebelikte kilo artışının fazla olması, karın büyüklüğü ile (kilolu bebek, amniyon suyunun çok olması veya çoğul gebelikler) ile ilişkilidir. Kadınlarda gebelik sonrası cilt çatlakları en sık; karın, memelerde ve uyluk üst bölgelerinde gözlenmektedir.
Cilt çatlaklarının iki klinik formu mevcuttur:
• Striae rubra (erken evre)
• Striae alba (geç evre)
Cilt çatlakları başlangıçta kırmızı ve morumsu göründükleri için kırmızı anlamına gelen “striae rubrae-SR” olarak tanımlanmaktadır. Daha sonra bu renk solmakta ve sanki deride bir kırışıklık hatta bir skar gibi görünmekte ve beyaz anlamındaki ”striae albae-SA” olarak tanımlanmaktadır. Cilt çatlaklarında tedavi seçenekleri, cilt çatlaklarının klinik olarak erken ve geç evrede olup olmasına göre değişmektedir.
Bu çatlakları tamamen tedavi etmek mümkün mü?
Cilt çatlakları medikal bir problem olmamakla birlikte özellikle kadınlarda estetik yönü ile ciddi bir problem olarak algılanmaktadır.
Önlemek için; deri çatlaklarında ilk olarak riskleri iyi belirlemek ve hastayı bu risk faktörleri konusunda bilinçlendirmek son derece önemlidir. Gebelik döneminde kremler, on ikinci gebelik haftasından itibaren başlanmalıdır. Özellikle; centella asiatica içeren kremlerin (trofolastin), C vitamini, E vitamini ve kuşburnu yağının etkili olduğu, çalışmalarla tespit edilmiştir. Yaygın bir şekilde kullanılan badem yağı, kakao yağı, zeytinyağının etkinliğine dair bilimsel çalışmalarda yeterli olumlu sonuçlar alınamamıştır. Özellikle gebelikte kremlerin masaj yaparak uygulanmasının, deri çatlağı oluşumunu azalttığı bilinmektedir.
Tedavi için; Scarlet X (altın iğne), dermapen lazer tedavileri, kimyasal peeling, PRP, mezoterapiler uygulanmaktadır. Özellikle erken evrede; pembe-mor evresinde tedavi yapılırsa tedavi etkinliği artmaktadır.
Her yaş grubunda ve emzirme dönemlerinde uygulanacak olan tedavi seçenekleri mevcuttur. Deri çatlaklarının hem pembe-mor evresinde, hem de beyaz evresinde tedavi seçenekleri vardır; fakat erken dönemde, pembe-mor evresinde tedavi uygulanırsa, tedavi etkinliğini artıracağı özellikle bilinmelidir.
Bizler kliniğimizde öncellikle kişinin cilt çatlaklarının neden olduğunu, çatlakların erken-geç evrede olup olmadığını değerlendirmekteyiz. Sonrasında; aylık tedavi seansları şeklinde en az üç ya da dört seans tedavi planı oluşturulmaktadır. Planlamayı Scarlet X, dermapen, tedavilerini PRP-mezoterapi uygulamaları ile kombine etmekteyiz. Tedavi yanıtına göre seçenekler değişebilmektedir. Tedavide cilt altında yapılandırma süreci artırmak amaçlandığından tedavi etkinliğini ikinci aydan itibaren görmekteyiz. Hasta-doktor iş birliği ile yüzde kırk ila seksen oranında cilt çatlaklarında azalma sağlayabilmekteyiz.
Peki, tekrar eder mi? Tedavi sonrasında nasıl bir yol izlemek gerekli?
Eğer kişi hızlı kilo alıp verirse maalesef tekrarlama olasılığı olur. Tedavi sonrasında özellikle kilo dengesine dikkat edilmelidir. Kontrol edemediğiniz durumlar olduğunda, herhangi bir hastalık nedeniyle kortizon kullanıldığında, kilo alımı veya hızlı boy uzaması dönemlerinde cilt çatlaklarının oluşumunu minimalize etmek için uzman görüşü alınması gerekebilir.