Atlarla Dostluk

Duru Ersoy, çok küçük yaşlardan bu yana at binen ve uluslararası yarışlara katılan millî bir sporcu. Atların çok sadık ve binicisiyle aynı duygulara sahip olduğunu belirten Ersoy; bu spora olan ilgisini, başarılarını ve gelecek hedeflerini MAG Okurlarıyla paylaşıyor…

 

Binicilik sporuna olan ilginiz nasıl başladı? Ne kadar süredir at biniyorsunuz?   

Sekiz yıldır at biniyorum, altı yıldır da müsabaka koşuyorum. Anne ve babamın bana söylediğine göre, üç ya da dört yaşlarımda atlara karşı özel bir ilgim oluşmuş. Hatta anaokulu için fikrimi sorduklarında “Bahçesinde at olan okulu istiyorum.” diye diretmişim. Annem ve babam da bu isteğimi kırmayıp o okula başlattılar beni. Okulun küçük bir binicilik alanı vardı; orada midilli binerek başladım ilk, sonra okuldaki binicilik eğitmenim okulun bana yetmediğini söyleyerek özel bir eğitim almam gerektiğini belirtti ve beni şu anki antrenörüm olan Turgay Yazıcı ile tanıştırdı. O gün bugündür atlarla birlikteliğim devam ediyor.

Atlarla olan ilişkinizi nasıl tanımlarsınız? At nasıl bir dosttur?

Atlarla olan ilişkimi tanımlamam gerçekten çok zor ama bunu tutku, aşk, dostluk gibi terimlerle anlatabilirim. Atlar gerçekten de çok sadık ve duygusal hayvanlar, sizin ne hissettiğinizi anlarlar ve ona göre davranışlarını değiştirirler. Siz ne kadar sakin, mutlu ve rahat olursanız, atınız da o kadar rahat ve mutlu olur. Endişenizi hissederler ve onlar da sizinle birlikte endişelenirler. Bu nedenle atlarla birlikteliğinizde onları da düşünüp ruh halinizi ve davranışlarınızı ona göre ayarlamanız gerekiyor.   

Bu zamana kadar katıldığınız yarışlar nelerdi? Elde ettiğiniz başarılardan bahseder misiniz?

Altı yıllık müsabaka geçmişimde dört yüz civarında yarışa katıldım. Bunların iki yüz kadarında ilk beşte yer aldım; altmış civarında müsabakada da birinciliğim var. 2021 yılında, yıldız kategorisinde millî takıma seçildim. Yıldız Millî Binici olarak Yunanistan ve Bulgaristan’da Milletler Kupası’na katıldım. Buralarda birincilik dahil, derecelerim oldu. Ayrıca Yıldız takımı olarak ikinci olduk. Aynı yıl Yunanistan Atina’da Balkan Şampiyonası’na katıldık, burada da ferdî olarak birincilikler ve dereceler aldım. Takım olarak ise üçüncü olduk. 2021 yılında koştuğum atım Eluna, benim için özel bir attı. 2022’de Genç Binici kategorisine yükseldim ve bu kez de Genç Millî Takım’a seçildim. 2022 Balkan Şampiyonası’na atım Natil ile katıldık. Gençler kategorisinde takım olarak Balkan birincisi olurken, ferdî kategoride Balkan beşincisi oldum. Sanırım bu yıl da Türkiye’de bir ilki başardık. Türkiye’de ve yurt dışında on beş yaşında yüz kırk cm yüksekliği koşan ilk binici veya ilk kadın binici olabilirim. Sanırım diyorum, çünkü federasyonda bu tür kayıtlar bulunmadığı için emin olamıyoruz. Ayrıca Kasım ayında Türkiye’de koşulan en yüksek ve prestijli kupa olan Atatürk kupasına da katılmak istiyorum. Normalde 15 yaşında ki biniciler 140cm den daha yüksek müsabaka koşamıyorlar. Atatürk Kupası ise 145cm, fakat bu kupayı özel izinle koşmak istiyorum. Bunu yaparsam Atatürk Kupasını koşan en geç binici olacağım.

Atınızın hikâyesini anlatır mısınız?

Şu anki atımın adı Natil. 2021 yıl sonunda çok uzun seyahatler, araştırmalar ve denemeler sonunda beğenip aldığımız bir at. 2021 yılı hazin ayından aralık ayına kadar Avrupa’da ve Rusya’da birçok at denedim. Son olarak aralık ayında Natil’i buldum. Natil atçılık deyimi ile “doğru bir at”. Yani vücudu açık kahve, yeleleri ve kuyruğu siyah. Şimdi dokuz yaşında, 180-185 cidago yüksekliğine sahip gerçekten çok uzun bir at. Irkı Belçika Sıcak Kanlısı olarak geçen “BWP”. Çok arkadaş canlısı ve kendini sevdirmeye bayılan bir attır. Yanında illaki birinin bulunmasını ve sürekli onu sevmesini, onunla ilgilenilmesini ister. Aynı zamanda da çok cesur ve iyi kalpli bir attır.

At binmenin size neler kattığını düşünüyorsunuz?

At binmek gerçekten denge kabiliyetinizi artırıyor. El-göz koordinasyonunuzu geliştiriyor. Aynı zamanda atlarla birlikte vakit geçirmek size ruhsal anlamda da çok büyük destek sağlıyor. Ayrıca insan ilişkilerinde daha sabırlı ve anlayışlı olmanıza da yardımcı oluyor. Şöyle ki, dilini bilmediğiniz bir canlı ile anlaşarak onunla birlikte bir iş yapmak zorundasınız. O sizin dilinizi bilmiyor, siz onunkini bilmiyorsunuz. Eğer bu sabra ve anlayışa sahip olursanız, kendi türünüzle anlaşmanız da bir o kadar kolay oluyor.

Millî sporcu olmak nasıl bir duygu?

Gerçekten çok gurur verici bir duygu, çünkü birçok binici arasından ülkeni temsil etmek için seni seçiyorlar ve birçok yabancı binici ile yarışarak ülkeni en iyi şekilde temsil etme şansı yakalıyorsunuz. Hele de dereceye girip birinci olursanız, Türk bayrağını dalgalandırıp İstiklal Marşı’nı okutmak çok gurur verici oluyor. Bunu yaşamış bir sporcu olmak benim için büyük bir gurur kaynağı.

Atlarla alakalı hiç unutamadığınız ve sizi çok etkileyen anınız var mı?

2021 yılında Atina Milletler Kupası’nda, ikinci gün ilk birinciliğimi aldığımda seremoniye çıkarken gerçekten çok duygulanmıştım. Şeref turunu atımla beraber koşarken bütün Türk takımı ve seyirciler alkışlıyor, ıslık çalıyordu. O an kendimle, atımla ve takımımla çok gurur duymuştum.

İleride kendinizi nerede görüyorsunuz? Hedefleriniz neler?

İleride kendimi bütün dünyaya tanıtmak gibi bir hedefim var. Dünya çapında başarılı bir binici olmak istiyorum. Bunun için çok yolum var ama şimdiden bunun için çok çaba harcıyorum. Örneğin; bu yıl sadece bir hafta tatil yapabildim. Tüm yaz boyunca daha fazla deneyim kazanmak için Avrupa’da yarışlardaydım. Türkiye’ye Balkan Şampiyonası sonrası 13 Eylül’de gelebildim. Avrupa benim için çok ağır ve zorlayıcı oldu; ama tüm bunlar beni daha da motive etti. Avrupa, biniciliğin merkezi; orada dünyanın en iyi binicileri ile birlikte olmak ve onların bir kısmıyla birlikte yarış koşmak çok ayrı bir deneyim oldu. Şimdi 2023 yaz sezonunda Avrupa Genç Biniciler Şampiyonası’na katılmak için hazırlanıyorum. Öncelikli hedefim Avrupa Şampiyonası’nda ilk üçte olmak. On sekiz yaşına kadar bunu gerçekleştirmek istiyorum. Sonrasında her sporcunun ideali ve hedefi olan dünya kupaları ve olimpiyat var. Bunun yanı sıra, özellikle Türkiye’de yaşıtlarıma ve benden küçüklere ilham vermek ve onları bu sporda daha ileri taşıyacak bir örnek olmak istiyorum.