Bitkisel Çaylar
Bitkisel çay deyince kara çay, yetişen çay (Thea sinensis ) bitkisinden hazırlanan çayın dışında nane, kekik, kuşburnu gibi bitkilerden hazırlanan çaylar anlaşılıyor. Bu yazımızda bitkisel çaylar hakkında bazı bilgiler vereceğim.
Çok eski kaynaklarda bile, bitkilerin çay olarak sağlık için kullanıldığı kayıtlıdır. Zaman ilerledikçe çaylar önemli bir ilaç olarak eczacılık mesleğinde yerini almış, ellili yıllardan sonra ilaç olarak önemini kaybetmeye yüz tutmuştur. Bitkisel ilaçların seksenli yıllardan sonra önem kazanması üzerine bitkisel çaylar da hatırlanmış ve tekrar yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Bitkisel çayları 3 grupta toplamak doğru olur. Alternatif içecek olarak, koruyucu olarak ve tedavi amacı ile…
Kısaca bu sınıflandırmayı inceleyelim:
Alternatif İçecek Olarak
Bu çaylar gün boyu içilen çay ve kahvenin yerine sağlıklı bir içecek olarak değerlendirilmektedir. Çoğu kişi sabah çayından sonra artık çay içmemekte, yerine yeşilçay, kuşburnu, elma, adaçayı vb. bitkilerden hazırlanmış çayları içmektedir. Kullanım kolaylığı olan, süzme (veya daldırma) çaylar hemen her yerde bulunmaktadır.
Koruyucu Olarak
Bitkilerin sağlığı koruyucu pek çok maddeyi taşıdığının anlaşılması, bu maddelerin tabiattan herhangi bir işlem görmeden almak isteyenleri bitkisel çay içmeye yönlendirmiştir. Antioksidan maddeleri çay içerek vücuda almak gittikçe yaygınlaşmıştır. Son zamanlarda yeşil çay içimi oldukça artmıştır.
Rahat uyku uyumak isteyen, daha doğru deyişle akşamları çay veya kahve içerek kafeinin uyarıcı etkisinden kaçınmak isteyenler de değişik bitkisel çayları tercih etmektedir. Böylece hem sıvı ihtiyaçları giderilmekte hem de kafeinden korunmaktadırlar.
Tedavi Amacı İle
Nezle, grip gibi günlük rahatsızlıkların yanında böbrek, karaciğer hastalıkları, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıklarda da bitkisel çaylar yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Çok ciddi rahatsızlıklarda, kanser gibi, bitkilerin çay halinde ilaç olarak kullanımı da görülmektedir. Ama bu yanlış ve hastanın sağlığını tehlikeye sokacak bir durumdur. Dolayısıyla tedavi amacı ile kullanımın dışında düşünülmelidir.
Bitkisel çayların piyasada çeşitli şekillerde bulunur:
Parça Halinde
Bitkisel çaylar piyasada ya küçük parçalara ayrılmış droglar (bir bitkinin tamamını veya yaprak, kök, meyve gibi kısımlarının kurutulması ile elde edilen ürün) veya bu drogların karışımları halinde bulunmaktadırlar. Nane, sinameki yaprağı, kuşburnu meyvesi, tarçın kabuğu gibi…
Kullanıma Hazır Çaylar
Poşet çaylar, daldırma veya süzme çay diyebileceğimiz bir ambalaj şeklidir. Daldırma çayların tek kullanımlık ambalajı içinde toza yakın büyüklükte parçalanmış drog veya drog karışımları bulunur. Piyasada değişik ambalaj şekillerinde (ipli-ipsiz, zarflı-zarfsız) bulunmaktadır. Genellikle tek kullanımlıktır. Bu tek kullanım için 150-200 ml’lik kaplarda çayı hazırlamak gerektiği unutulmamalıdır. Üretim tarihinden itibaren en çok 1 yıl içinde tüketilmesi istenir. Hele yapısında uçucu yağ bulunan drogları taşıyanların daha kısa sürede tüketilmesi gerekir.
Süzme Çaylar
Droglar veya drog karışımları genellikle su ile ekstre edilir, yapısındaki maddeler bu suda çözünür ve bu maddeleri taşıyan bir çözelti (ekstrakt) elde edilir. Bu çözelti liyofilize edilir (dondurularak alçak basınçta uçurma) Bitkisel çayın etkili ve diğer maddelerini taşıyan, suda kolaylıkla çözünen bir toz yani “çözünen çay” elde edilmiş olur. Çözünen çaylar ya kavanozda çok kullanımlık veya aluminyum torbalarda tek dozluk olarak piyasaya çıkarılırlar. Çözünen çayda en çok hazırlanan bitki papatyadır…
Bitkisel çaylar nasıl hazırlanır?
Bitkisel çay hazırlamada 3 değişik yöntem kullanılır. Yöntemlerin seçimi önemlidir. Çünkü bitkisel çay çözeltisine geçecek maddeler bu hazırlama yöntemine göre değişebilir. Yanlış yöntem seçilirse istenen maddeler geçmeyebilir veya istenmeyen maddeler geçebilir. Bitkisel çayların bazen bir ilaç gibi olduğunu unutmayalım.
Kısaca bu yöntemleri görelim:
Demleme
En çok kullanılan yoldur. Su kaynatılır, tercihen porselen veya cam bir demlik içinde bulunan muayyen miktar drog üzerine ilave edilir. Ya kaynar su üzerinde tutulur veya kendi halinde 4-10 dakika bırakılır. Süre sonunda içilecek kaba süzülür. Biz buna “infüzyon” denilir.
Kaynatma
Drog bir kaynatma kabına (tercihen emaye, çünkü alüminyum ve benzerleri etkileşebilir) konur, üzerine muayyen miktar su ilave edilir, çok kuvvetli olmayan ateşte ısıtılır, su kaynadıktan sonra ısıtmaya hafif ateşte 15-20 dakika daha devam edilir. Bu esnada kaptaki suyun hemen hemen 1/3’ü buharlaşır. Süzülür, soğuması beklenir ve kullanılır. Buna eczacılık dilinde “dekoksiyon” denir. Kabuk, kök ve bazı meyve ile tohumlar gibi sert dokulu drogların dekoksiyonu hazırlanır.
Normal Isıda Hazırlama
Drog uygun bir kaba konur üzerine istenilen miktarda oda ısısındaki su ilave edilir, bir gece kendi halinde yine oda ısında bırakılır. Süzülür ve kullanılır. Biz bu işleme “maserayon” diyoruz. Yapısında müsilaj (su ile şişme özelliği olan maddeler) ve ısıdan bozulabilecek maddeleri taşıyan (kedi otu kökü vb.) droglardan maserasyon yöntemi ile çay hazırlanır.
Hazırlamada Dikkat Edilecek Hususlar
-Bitkisel çayın hazırlanmasında kullanılan drog miktarı önemlidir, ama istenilen miktardan biraz az veya bazen de biraz fazla olması sanılanın aksine çok önemli bir problem değildir. Şöyle ki, bitkisel çaylarda genellikle zehirli olmayan şiddetli etkiye sahip olmayan droglar kullanılmaktadır. Dolayısı ile miktarın biraz fazla olması herhangi bir zehirlenmeye sebep olmayacaktır. Yine de miktarın uygun bir şekilde ayarlanmasına çalışılır. Drogun veya karışımın özelliğine göre 150-200 ml su (1 bardak) için 1 veya 2 tatlı kaşığı çay konması uygundur.
-Genelde, hastalara sabah aç karına ve akşam yatmadan bir süre önce birer bardak içilmesi tavsiye edilir. Eğer 3. bir bardak içilecekse, ikindi vakti ve yine aç karına olmalıdır. Kısaca başka bir şekilde tavsiye edilmedikçe çaylar, etkisinin görülebilmesi için aç karına, sıcak ve yudum yudum içilmelidir.
-İnfuzyon şeklinde hazırlanan çaylar taze hazırlanmalıdır. Uçucu yağ taşıyan droglarla (nane, melisa, biberiye) hazırlanan çayların sadece infuzyonu yapılmalıdır.
-Dekoksiyon ve maserasyonla hazırlanan çaylar, bir günde içilecek miktarlarda hazırlanmalıdır. Gün boyunca içilmesinde bir sakınca yoktur. Bu tür çayların serin bir yerde saklanması gerektiğini hatırlatalım.
-Eğer çay tedavi veya koruma amacı ile içiliyorsa, ancak muntazam bir şekilde muayyen bir süre kullanıldığı takdirde istenilen etkisinin meydana geleceği unutulmamalıdır.
-Bitkisel çay içilerek yapılan tedavilerde, tedavinin gerektirdiği süre tamamlanınca çay içilmesi de bırakılmalıdır. Aksi takdirde mutedil etkileri yapan maddelerin bile birikmesinde istenmeyen etkiler doğabilir.
-Şeker ilavesi genellikle çayların tadını hoş hale getirir. Acı maddeler bulunan droglarla hazırlanan çaylara şeker ilave edildiği zaman bu acılığın giderilemediği, şeker ilavesine devam edildiği taktirde çayın lezzet bakımından içilemez bir hale gelebileceği unutulmamalıdır. Bu gibi durumlarda az miktarda şeker ilave edilerek çayın içilmesi tavsiye edilir. Çaylara tatlandırıcı olarak süzme bal ilavesi tavsiye edeceğimiz daha iyi bir yöntemdir. Ancak bal 40 dereceyi geçmemeli. Öksürüğe karşı kullanılan çaylara bal ilavesi balın da etkisi ile çayın daha etkili olmasını sağlayacaktır…
-Suni tatlandırıcıların bitkisel çaylara ilave edilmesini tavsiye etmiyoruz. Çünkü çaydaki etkili maddeler ile reaksiyona girmesi kaçınılmazdır. Uçucu yağ taşıyan droglar ile hazırlanan çayları herhangi bir tatlandırıcı katmadan içmek gerekir. Zaten uçucu yağ taşıyan drog çayın tadını ve kokusunu düzenlemiştir.
-Bitkisel çayları hem zevk hem koruyucu hem de tedavi için kullanılan ve kullanılabilecek olan basit ama etkili içecekler hatta ilaçlar olarak düşünmek gerekir. Sadece kaynağının güvenilir olduğundan temiz ve hijyenik olduğundan emin olun.