Beyza Şanlıoğlu – Modada Genç ve Cesur Adımlar: BEYYA
Moda dünyasına adım atmadan önce yıllarca zihninde büyüttüğü hayali gerçeğe dönüştüren Beyza Şanlıoğlu, Béyya ile sadece bir marka değil, özgün, kaliteli ve karakter sahibi bir stil anlayışı yaratmayı hedefliyor. Genç tasarımcı, markasının ruhunu ve geleceğe dair hedeflerini MAG Okurları için anlatıyor.
Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
2000 yılında İstanbul’da doğdum ve büyüdüm. Seyahat etmeyi, yeni yerler görmeyi ve farklı kültürler ile bütünleşmeyi seviyorum. Moda ve sanata ilgi duyan biriyim. Ayrıca, kara kalem çizim yapmayı çok seviyorum. Lise yıllarımda, bu tutkumun ilerde hayatımın önemli bir parçası olmasını istediğim için profesyonel bir eğitim almak istedim. Yaklaşık iki sene çizim eğitimi aldım. Bilgi Üniversitesi Moda Tasarımı mezunuyum. Üniversitede okurken son iki dönemde; yazları, sektördeki öncü markalarda staj yaparak, sektör hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak ve kariyerime sağlam adımlarla başlamak için bu deneyimleri en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştım.
2025 gibi, rekabetin yoğun olduğu bir dönemde moda sektörüne adım atmak cesaret ister. Bu kararı verirken sizi en çok ne güçlendirmişti? Béyya’nın macerası nasıl başladı?
Bu soruyla günlük hayatımda da sıkça karşılaşıyorum. Bu işe başlamadan önce zorlukların farkındaydım; günümüz şartlarında baştan sona bir marka kurmak gerçekten büyük bir sorumluluk. Negatif düşünce ve durumları ekarte edip önümdeki yola odaklanmaya çalışıyorum. Yolumun çok uzun olduğunu ve daha henüz başında olduğumu biliyorum. Bu süreçte öğrenmeye ve gelişmeye devam ediyorum. Bana güç veren en büyük şey, yıllardır kurduğum bu hayali gerçeğe dönüştürmek, potansiyelimi görmek.
Tasarladığım bir ürünün hayata geçtiğini görmek benim için büyük bir mutluluk. Sevdiğim işi yapıyor olmak, ileride geriye dönüp baktığımda “İyi ki yapmışım!” diyebilmek ve mutlaka istediğim şeyin peşinden gitmem gerektiği gerçeği beni hep motive etti. Tabii ki ailemin desteği de benim için çok önemliydi. Yaklaşık 2022 yılından beri bu sürece kendimi hazırlıyordum, aldığım eğitimlere duyduğum güven de bu adımı atmamda önemli bir rol oynadı. Béyya, 2024 ekim ayında resmî olarak kuruldu ancak faaliyete mayıs 2025’te başladı. Yaklaşık sekiz aylık bir kurulum sürecinden geçti diyebilirim.
Béyya kadınlarını nasıl tanımlıyorsunuz?
Béyya kadınını; kendine güvenen, kaliteli ve özgün tasarımda ürünleri tercih eden, aynı zamanda estetik anlayışını karakteriyle bütünleştiren, çevresine ilham veren kadınlar olarak tanımlayabilirim.
Tasarımlarınızı ortaya çıkarırken nelere dikkat ediyorsunuz?
Önceliğimiz yüksek kalitede tasarım ürünler üretmek. Markayı kurarken de uzun araştırmalar sonucu, staj yaptığım yerlerden edindiğin bilgiler ve çevre ile, işinde çok başarılı uzman kişiler ile çalıştığımı söyleyebilirim. Ben bir ürünü satın alırken kalitesine nasıl dikkat ediyorsam ve memnun kalmak istiyorsam, müşterinin de aynen o şekilde bir beklentisinin olduğunun farkındayım. Bu yüzden titizlikle, en özenli şekilde müşterilerimizin beklentilerini karşılamak ve onları uzun yıllar memnun edecek, dayanıklı ürünler sunmak istiyoruz.
Sınırlı üretim anlayışınızın arkasındaki stratejik ve duygusal nedenler neler?
Sınırlı üretim, markamızın temel prensiplerinden biri. Bu yaklaşım bize hem kaliteyi kontrol etme hem de tasarımın özgünlüğünü koruma imkânı veriyor. Her bir üründe kumaştan kalıba, dikişten işçiliğe kadar tüm detayları titizlikle yönetebilmem, ancak belirli adetlerde üretim yaptığımızda mümkün oluyor. Ayrıca sınırlı üretim, müşterilerimizin kendilerini özel hissetmelerini sağlıyor. Her parçanın butik bir özenle hazırlanması, Béyya’nın ruhunu en doğru şekilde yansıtıyor. Kısacası sınırlı üretim, hem kaliteyi korumak hem de Béyya’nın özgün ruhunu yaşatmak için bilinçli olarak tercih ettiğimiz bir yaklaşım.
Sonbahar-kış 25 koleksiyonunuzda yer alan parçalar hakkında neler söylemek istersiniz? Koleksiyonun teması, kilit parçaları, içeriği nedir?
Bu sezon FW25 koleksiyonunda sonbahardan ilham alarak kahve tonlarını ön plana çıkardık. Spor ve şıklığı bir araya getiren, günlük hayata uygun pratik tasarımlar yapmak istedik. En çok dikkat çeken parça, benim de ayrıca favorim “brown – cashmere jacket” oldu.
